Mongol lekesi, derideki pigmentin neden olduğu bir tür doğum lekesidir. Yani konjenital dermal melanositozdur. Mongol izleri genellikle doğumda bulunur, ancak bebeğin yaşamının ilk haftalarında da görülebilir. Bu doğum lekeleri yüzyıllardan beri bilinmektedir ve insanlar bunları kültürel inançlara ve mitlere atfetmiştir.

Mongol lekesi önlenemez ve uzmanlar, neden olduğunu bilmezler. Cildin pigmentinin bir kısmı bebeğin gelişimi sırasında derinin derin katmanlarında “sıkışıp kaldığında” ortaya çıkar. Pigment yüzeye ulaşmadığında, gri, yeşilimsi, mavi veya siyah bir leke olarak görünür.

Mongol lekesi terimi 1885’te, bir Alman profesör olan Edwin Baelz tarafından bulundu.

Bazı insanlar tanrının attığı bir tokat izi olduğunu düşünmektedir. Bazı insanlar ise, annenin hamilelik sırasında yaptığı bir hareketten kaynaklandığına inanmışlardır. Mongol lekesi, kendi içinde herhangi bir sağlık riski taşımamaktadır. Bebekler herhangi bir sağlık riski altında olmaz.

Özellikle Asya, Latin Amerika, Yerli Amerikalı, Afrika ve Doğu Hindistan kökenliler gibi koyu tenli olanlarda görülür.

Mongol lekesi genellikle sırt ve kalça bölgesinde meydana gelir ve erkeklerde ve kızlarda görülme sıklığı eşittir. Lekeler düz ve pürüzsüzdür ve çürük gibi görünebilir. Ancak, çürüklerin aksine, ağrıya neden olmaz ve bir yaralanma sonucu gelişmemiştir.

Mongol lekesi ne kadar yaygındır?

Amerikan Pediatri Akademisi (AAP), bebeklerin en az % 2’sinin Mongol lekeleri, benler ve cafe-au-lait lekeleri gibi bir çeşit pigmentli doğum lekesi ile doğduğunu söylüyor.

Ancak, bazı çalışmalar daha fazla sayıda, özellikle de daha fazla renkteki insanı dikkate alan rakamlar göstermektedir. Örneğin, Hindistan Dermatoloji, Venereoloji ve Leproloji Dergisi’nde yer alan makale, Kafkas bebeklerinin % 9,5’inde, Latin asıllı bebeklerin % 46.3’ünde ve siyahi bebeklerin % 96,5’inde Mongol lekeleri tanımlandığını söylemektedir. Çalışmaya sadece iki

Asyalı bebek dahil edilmiş ve her ikisinde de Moğol lekesi varmış.

Mongol lekesi sağlık riskleri yaratıyor mu?

Tipik olarak zararsız olmasına rağmen, az sayıda vakada, Mongol lekesi, aşağıdaki gibi nadir bir metabolik hastalık ile ilişkilendirilmiştir:

• Hurler sendromu
• Hunter sendromu
• Niemann-Pick hastalığı
• Mukolipidoz
• Mannosidoz

Mongol lekesinin bebeklerde; geniş, yaygın veya sırt ve kalça bölgelerinin dışındaki bölgelerde ortaya çıkması daha olasıdır. Dünya Klinik Olgular Dergisi’nde yer alan bir makalede, bu nadir bozuklukların yanı sıra oküler spinal disrafizm olarak bilinen bir omurilik malformasyonunun Mongol lekeleri ile ilişkili olabileceği belirtilmektedir, ancak daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Spina Bifida Derneği, omurga bölgesinde bulunan bir doğum lekesinin omurilik bozukluğunun bir işareti olabileceğini söylüyor, ancak Mongol lekesi bu kategoriye girmiyor. Organizasyona göre, sadece kırmızı doğum lekelerinin spina bifida ile olası bir bağlantısı bulunabilir.

Mongol lekesi olan bebekler için tedavi gerekli midir?

Doktor yeni doğan bebeğin Mongol lekesini incelemeli ve bunları bebeğin tıbbi kaydında belgelemelidir. Bu kayıt, doğum lekelerinin çürükler ile karıştırılması durumunda, daha sonraki bir tarihte herhangi bir fiziksel istismardan şüphelenilmesini önlemeye yardımcı olur.

Lekelerin, çocuk büyüdükçe kendiliğinden yok olup olmayacağı ve azalıp azalmadığı tespit edilmesi için, düzenli kontrol edilmesi gerekebilir.

Amerikan Pediatri Akademisi AAP, çoğu Mongol lekesinin, bir çocuk 5 yaşına ulaştığı zaman tamamen ortadan kalktığını söylüyor. Bazı durumlarda, lekeler solmaz ve bir kişi yaşam boyunca o doğum lekesine sahip olabilir.

Mongol lekesinin hiçbir özel bakıma veya uygulamaya ihtiyacı yoktur. Acı verici değildir ve cilt ile ilgili herhangi bir problem yaratmaz. Genellikle sırt ve kalça bölgesini etkiledikleri için, Mongol lekeleri genellikle kozmetik bir sorun olarak kabul edilir.

Lazerle Leke Sildirme

Bununla birlikte, yetişkinliğe ulaştığında da Mongol lekesi olanlar için, lazer prosedürleri bir seçenek olabilir. Lasers’ta yapılan küçük bir çalışma, alexandrite lazer ile olumlu sonuçlar alındığını göstermiştir.

Dermatolojik Cerrahi’de yapılan bir başka çalışmada da, Mongol lekelerinin, birey 20 yaşına ulaşmadan önce, en başarılı olarak alexandrite lazerle tedavi edildiğini ortaya koymuştur. Ayrıca, lazer tedavileri uygun bir şekilde zamanlandığı takdirde ciltte koyulaşma yan etkisi de en aza indirgenmiştir. Diğer lazer tiplerinin ve cilt ağartma kremlerinin bir kombinasyonu, alexandrite lazer ile birlikte kullanılabilir.

Sonuç olarak:

Mongol lekesinin, yukarıda sıralanan nadir hastalıklara olası bağlantılarıyla bile zararsız olduğu düşünülmektedir. Bebeğiniz bir tıp uzmanı tarafından kontrol edilmişse ve sağlık sorunları bulunmuyorsa, Mongol lekeleri bir endişe kaynağı olmamalıdır.

Mongol lekeleri olan insanlar, ilerde normal ve sağlıklı bir hayat yaşar. Herhangi bir doğum lekesinde olduğu gibi, Mongol lekeleri olan insanlar görünümlerini kabul etmeye veya kozmetik sildirme seçeneklerini uygulama karar verebilir. Karar kişiye ve dermatolog doktorun görüşüne bağlıdır.