Son zamanlarda, hayatıma değen, bana çok şey öğreten, okumayı çok sevdiğim kitapları paylaşıyordum. Bugün de bir ebeveyn ve bir kız çocuğu annesi olarak, paylaşacağım çok önemli bir konu var. “Kızımın gelişiminde, eğitiminde, duygusal yapısında ya da başka şekillerde kitapları nelerdir?” diye sormuştunuz. Ben de bugün sizlere, çocuk gelişiminde etkili uzmanlardan, çok önemli kitapları paylaşacağım…

Çocuğunuz Sizden Ne Bekliyor?

Ülkemizde, çocuk gelişimi konusunda önde gelen isimlerinden biri, Yankı Yazgan. Yankı beyi zaten bilmeyeniniz yoktur diye düşünüyorum. Çocuk gelişimi ve zihinsel yapısı üzerine çok çalışan bir psikiyatrist. Eşi, Şule Yazgan ile birlikte kaleme aldıkları bir kitap. “Sağlıklı büyüme ve gelişim için 250 soru-cevap”. Çok güzel bir kitap, çok faydalandım. Uykudan emzirmeye, gelişme dönemindeki çocuğun yapısından beslenmeye kadar, çok farklı şeyler var. Hiperaktiviteden dikkat ve öğrenme eksikliklerine, boşanmadan cinsiyet ve cinsel kimliğe kadar çocuk gelişimi ile ilgili; çocuğunuzu büyütürken yaşayabileceğiniz sorunlar ve sıkıntılar ile ilgili 250 soruya uzman yaklaşımı ile bir cevap. Benim için bir başucu kitabı. Size de bu kitabı öneriyorum.

Çocuk Kitabı Önerileri için sizi şöyle alalım 👇

[call post=15417]

 

Birlikte Büyütelim Çocuk Ruh Sağlığı

Sevgili Prof. Dr. Bengi Semerci’yi çok seviyorum. Instagram hesabını da takip etmeye çalışıyorum, size de özellikle tavsiye ederim. Çocuk gelişimi üzerine, kafa açıcı, içgörümüzü yükseltici paylaşımları var. Anne ve baba olmanın ne kadar zor olduğunu biliyor. “Hele bir anne baba ol, o zaman anlarsın” sözünden çıkmış ve çocuk ruh sağlığını, çocuğu hırpalamadan, sağlıklı bir şekilde nasıl büyütebileceğimizin yollarını anlatıyor. O yüzden ben de çok etkilendim.

Bana kızım doğduktan sonra hep, “Bir büyüsün de anlarsın, bunlar en güzel yaşları” diyorlardı. Ben de “Ne kadar şikayet ediyorlar!” falan derdim. Gerçekten, çok doğruymuş, şimdi o anne-babaları çok iyi anlıyorum. Çocuğunuz büyüdükçe, bilinç seviyesi arttıkça, zihinsel ve duygusal kapasitesi yükseldikçe; size verdiği cevaplarla, hayatında yaşadığı duygusal sıkıntıları size yansıtma tarzıyla, çoğu zaman çaresiz hissedebiliyorsunuz. Ben de kızımın bazı davranışlarında çaresiz hissediyorum. Böyle kitaplar, bir ebeveyn olarak bizlere; merkezimizde kalıp köklenerek, çocuğumuzla şiddetsiz bir iletişim kurarak, onu hırpalamadan gelişimini sağlayacak şeyler veriyor. Çok güzel bir kitap.

Hayat Oyunla Başlar

Canım arkadaşım Pedagog Gözde Erdoğan. Onun kitaplarını zaten okumayan yoktur diye biliyorum. Gerçekten çok başarılı kitapları var. Daha önceki kitap önerilerimde de Gözde’nin önceki kitaplarını sizlere sunmuştum. Sevgili Gözde, şimdi yeni bir kitap çıkardı. Hatta benim kitabımla aynı anda çıkardı: Hayat Oyunla Başlar. Yaş gruplarını, 0-3 yaş ve 3-6 yaş olarak bölüyor.

Kendi kızım için Gözde ile ben de çalışmıştım. Ondan öğrendiğim en önemli şey şu oldu: ki ben bile, kendimi çok kaliteli vakit geçiren, oyuncu bir anne sanıyordum. Ancak hayır! Çocuklarımızın bir an önce yetişkin olmalarını bekliyoruz, hemen büyüsünler, akıllı uslu davransınlar istiyoruz. Onların çocukluk yapmalarına tahammülümüz yok. Ben bile Gözde ile yaptığım o seans sırasında bunu fark ettim. Gözde diyor ki;

“Araştırmalara göre, bir çocuk, yetişkinlere göre anlamsız sayılacak oyunlarda bile bilimin tüm gerekliliklerini karşılıyor ve sonu gelmez araştırmalar sonucunda birtakım bulgulara ulaşıyor.”

“Çocuklar her şeyden önce merak ediyor” diyor. O yüzden, çocuğun merakının en önemli şeylerinden bir tanesi oyun. Çocuğun en önemli gelişim dönemi, 0-6 yaş. Bu dönemde, çocuğun karakteri gelişimi döneminde, bunlarla ilgili şeyler var. Örneğin, 2 yaş sonrasında biliyorsunuz, çocukların duygusal dengesizlikleri başlıyor; çünkü, sinir sistemi kendini yavaş yavaş oluşturmaya başlıyor ve çocuk duygusal yapısını nasıl dengeleyeceğini bilmiyor. O yüzden, öfke patlamaları oluyor. “Terrible 2” yani korkunç 2 yaş dediğimiz bir sendrom var. Oradan başlayarak, çocuğunuzun öfke krizlerini nasıl sakinleştireceğinizi, oyunlarla çok güzel anlatıyor.

“Duygumu tamir et” diyor; çünkü, büyümekte olan bir çocuk aslında o duyguları yaşıyor ama onların ne olduğunu analiz edemiyor. Karşısında, onun ne olduğunu gören sağlam bir liman ve o duyguları dengeleyebilecek bir ebeveyn varsa, çocuğun işi kolaylaşıyor, çünkü duyguları ile nasıl başa çıkabileceğini öğreniyor. Eline sağlık Gözdecim, çok beğendim kitabını.

Çocukla Birlikte Büyümek

Yine çok sevdiğim, çok da faydalandığım bir kitap. Psikolog Dilek Kırcaoğlu’nun kitabı. Eski bir kitap, umarım hala baskısı vardır. “Özdisiplin, problem çözme becerisi, sorumluluk ve kendine güven duyguları, gelişimine nasıl yardımcı olacak?”, Ev ödevi, yatma vakti, paylaşma, sorumluluk alma, yemek yeme gibi durumlarda, sizin de benimle aynı sorunları yaşadığınızı düşünüyorum.
“Hadi, hadi, hadi!”. İşte, sevgili psikolog Dilek Kırcaoğlu, çocukların yaşayacakları dönemler ile ilgili; kişisel bakımdan yeme içme, uyku düzenine kadar en problemliden en temel şeyleri, çocuğu hırpalamadan, güzel bir iletişim ile çocuğumuzla nasıl iş birliği yapacağımızı öğretiyor.

Yavaş Ebeveynlik

Sevgili Klinik Psikolog Pınar Mermer’in kitap. “Bir Psikoloğun ebeveynlik yolculuğu” yazıyor. Pınar da bir anne, biliyorum, çok da seviyorum onu, sosyal medyadan da takip ediyorum. Bana da çok faydası olan bir kitap.

Duydunuz mu bilmiyorum; dünyada artık bir yavaşlık akımı var. Çünkü, 1900’lerin başında Sanayi Devrimi ile birlikte inanılmaz hızlanan hayatlarımızda fark ettik ki, başımıza gelen bütün sıkıntılar, bu hızdan kaynaklanıyor. O kadar hızlıyız ki! Her şeyde hızlıyız; günümüz hızlı, hayatımız hızlı, biraz yavaşlamak gerekiyor. Bu nedenle, farklı farklı şeyler çıkıyor.

Örneğin, “slow food” çıkıyor. Slow food, yavaş yemek anlamına geliyor. Yavaş yemek derken; gıdanın tabağınıza geliş aşamasında bile, üreticisinin gerçekten bir köylü ile genetik olarak değiştirilmemiş, doğanın döngülerine saygılı bir şekilde üretilmiş bir gıdanın, yine mutfak adabına uygun, yani endüstriyel olmayan bir şekilde pişirilmesi ve bunları sizin tabağınıza getiren kişinin de bu niyetle getirmesi anlamına geliyor.

Onun dışında, “slow city”ler var, yani yavaş şehirler. Bunlardan bir tanesi, Seferihisar. Yine bu hıza karşı, anda kalmak, anın güzelliklerini keşfetmek ile ilgili bir şey. Sevgili Pınar Mermer’in Yavaş Ebeveynlik de yine; anda kalmak, zihni sakinleştirerek olanı hissetme ve o anlamda daha yoğun ve daha rafine ebeveynlik şartlarını anlatıyor.
İçerisinde çok güzel hikayeler de var. Örneğin, “Nasıl bir anne olduğunuz üzerine düşündünüz mü?” diye soruyor. “Yavaşlamak için birlikte yaşamak” demiş, bu da çok önemli. Kitapta hikayeler var, örneğin evlilik hikayeleri. Hepimiz hayaller kuruyoruz değil mi? İyi bir eğitim, 3 çocuğum olsun, şöyle bir işim olsun, şöyle bir hayatım olsun; ancak içine girdiğinizde, aslında hayal ettiğiniz şeyle gerçekte olduğunuz şeyle çok örtüşmediğini görüyorsunuz ve hayaliniz gerçekleşse bile; çok hızlı ve farkındalık dışında yaşadığınız için, onun içerisindeki keyfi süremiyorsunuz. Yavaş Ebeveynlik kitabı da biraz bunları anlatıyor. Boşanmadan kişisel gelişime kadar, bir anne ve babanın, ebeveynlik sürecinde kendini keşfetmesi, kendi hayatındaki farkındalığı arttırarak, buna göre ebeveynlik yapmasından bahsediyor. Güzel bir bakış açısı, o yüzden öneriyorum.

Çocuklarda 20 Psikolojik Problem ve Çözümü

Son iki kitabı, sevgili Uzman Klinik Psikolog Fazilet Seyitoğlu’ndan seçtim. Kitaplarını çok beğeniyorum, çok değerli bir uzman olduğunu düşünüyorum. Bu kitaplar, Hayy Kitap’tan bana hediye geldi, çok teşekkür ediyorum. Hayy Kitap; Türkiye’de yalnızca bilimsel sağlık, wellness ve zihin sağlığı üzerine güzel kitaplar basan bir yayınevi. Fazilet Seyitoğlu da, bu konu ile ilgili, gerçekten çok güzel kitaplar yazdı. Bunlardan biri, Çocuklarda 20 Psikolojik Problem ve Çözümü. Bu yazıyı okuyanlar arasında benim gibi ebeveynler var mı? Eminim vardır.

Kendi kızımla ilgili bile, “öf pöf” dediğim pek çok şeyin aslında başka şeylere dayandığını gördüm. Her ne kadar farkındalığı yüksek, gözü çocuğunun üzerinde olan bir anne olduğumu düşünsem de; bazen onların neler yaşadığını fark etmeden, onun size gösterdiği hareketin arkasında başka bir şey olabileceğini görmeniz gerekiyor. O yüzden, çok önemli bir kitap. Lütfen okuyun.

Çocuk Anne Babasından Ne İster?

Bu kitabı da çok sevdim. 0-7 yaş çocukların; fiziksel, duygusal, sosyal, dil ve ahlak gelişimi için öneri ve aktiviteler, çok önemli.

Çünkü artık, İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsak, biraz da maddi durumumuz yerindeyse, onları çeşitli etkinlik alanlarına götürebiliyoruz. Ancak onun dışında, çocukla çok fazla vakit geçiremiyoruz. Evet, kreşlere götürebiliyoruz, oradaki eğitim seviyesi ile bir şeyler verebiliyoruz; ancak, anne ve babalar olarak, bunlara biraz daha kafa patlatmalıyız diye düşünüyorum. Sevgili Fazilet hanımın kitabında da bu var. Özellikle ahlak gelişimi benim için çok önemli. Çocuklara toplumsal kurallar, toplum değerleri, insani değerler, etik değerler ve erdemler öğretilmeli diye düşünüyorum ve bu 0-7 yaşta bile mümkün. Bu nedenle, bu kitabı özellikle anlatıyorum. Bir de, kitabın arkasında çok güzel bir şey var, onu da paylaşmak istiyorum:

“Annesi, 5 yaşındaki çocuğuna yıldız çizmesini öğretti. Çocuk çok sevindi ve çevresindeki her şeyin üzerine, kağıtlara, duvarlara, kuma ve kıyafetlerine yıldızlar çizmeye başladı. Çizmekten çok büyük keyif alıyordu ve bu çok eğlenceliydi. Annesi de çocuğunun mutlu olmasından ve başarmasından dolayı kendini dünyanın yıldızı gibi hissediyordu. Evet, gerçekten de çocuğunuzu iyi yetiştirirseniz, onunla birlikte yıldızlara dokunabilirsiniz. Çocuğunuzun büyümesine ve gelişmesine tanıklık etmeniz, krizleri yönetmeye çalışmanız, duygusal geçişleriniz, incinmeniz ve sevinciniz. Ve bu yoğun emek sonrası ortak bir mutluluk hissi…İyi ki varsınız anne babalar” demiş.

O yüzden, geleceğin yıldızlarını yetiştirecek anne ve babalara, sevgili Fazilet Seyitoğlu’ndan Çocuk Anne Babasından Ne İster? Kitabı da, Ayşe olarak benim ebeveynlere önereceğim son kitaptı. Bugünlük bu kadar, başka kitap önerileriniz varsa, yorum kısmında paylaşırsanız, çok memnun olacağım. Hoşçakalın…