Deniz veya akarsulardan tutulmuş balıklar ile çiftliklerde yetiştirilen balıklar arasında tat anlamında bir fark olduğu uzun zamandır biliniyor ancak son dönemlerde her iki balık arasındaki besin değerleri, çevreye verilen zarar gibi diğer konular da tartışmaya açıldı. Bu nedenle temel olarak somon balığı incelemeye alınmış ve hem doğadan yakalanan hem de çiftlik somonları üzerinde çalışmalar yapılmış.

Günümüzde somon balığının büyük kısmı çiftliklerden elde ediliyor ve iki somon tipi arasındaki farklar genel olarak balıkların yetiştirme tarzları ve besin değerleri arasındaki ilişki üzerine ciddi bir fikir veriyor.

Vahşi ve Çiftlik Somonu Arasındaki Farklar

Somon gibi yağlı balıkları tüketmenin çok sayıda faydası var çünkü somon aşağıdaki besinler bakımından çok zengin:

omega-3 yağları
proteinler
A vitamini
D vitamini
kalsiyum

Vahşi ve Çiftlik Somonunun Yaşam Koşulları

Çiftlik somonları ağlarla örülü havuzlar içerisinde tutulurlar ve çiftçiler onların üremelerini kontrol altına alır, besler, gerekliyse ilaçlar verirler. Bazen bu havuzlar çok dolu olurlar ve somonların yüzmeleri için pek alan da kalmaz.

Dünya balık stoklarının fazla tüketimi çiftlik balıkçılığının popüler hale gelmesine sebep oldu. Bu yöntem sayesinde balık fiyatları düşük tutulabiliyor.

Vahşi somonlar ise doğal su kaynakları içerisinde büyüyor ve yaşıyorlar. İnsanların onların üremesi üzerinde kontrolleri yok ve kendi kendilerine besleniyorlar. Bu somonlar uzun mesafeleri kısıtlama olmadan gidebiliyorlar.

Çevresel ve kimyasal kirlilik ise çiftlik somonları kadar doğal somonları da etkiliyorlar.

Besin Değerlerinde Farklılık

Vahşi somonun kalorisi, doymuş yağı ile A ve D vitaminleri daha azdır ancak çiftlik somonunun protein miktarı daha fazladır Her ikisinin de omega-3 düzeyi ise somonun ne yediğine göre değişiklik gösteriyor.

2017’deki bir çalışmada çiftlik somonunun omega-6 düzeyi bakımından vahşi somondan daha yüksek değerlere sahip olduğu görülüyor. İkisi arasındaki omega-3 asitleri düzeyi neredeyse aynı sayılır ancak çiftlik somonunda bu miktar bir tık daha düşük. Lakin bu eşitliğin sebebi çiftlik somonunun vahşi versiyonuna göre daha fazla yağa sahip olması. Yani aynı miktar yağ kütlesindeki omega-3 miktarı aslında çiftlik somonunda biraz daha düşük.

Omega-3 şu bakımdan önemli:

beyin fonksiyonları
görüş
sperm üretimi
enerji üretimi
inflamasyonların azaltılması

Her iki balık türü de çevresel kirlilikten etkilendiği için bedenimiz için zararlı olan maddeler içerebiliyor.

Renk Farklılıkları

Vahşi ve çiftlik somonlarının beslenme farklılıklarından dolayı renklerinde değişiklik olabiliyor. Vahşi somon bol bol karides, yengeç ve kabuklu deniz canlısı yediği için, bunların bünyesinde bulunan renklendiricileri de tüketir ve bu yüzden solgun pembe-kırmızı renge çalabilir. Bazı vahşi somonlar ise bu maddeleri işledikleri için beyaz renge sahip olabiliyorlar.

Astazantin olarak adlandırılan bu renklendirici madde, çok ciddi bir antioksidandır ve inflamasyonları da bastırır. Çiftlik balıklarına ise bu maddenin sentetik bir versiyonunu içeren yemler verilir. Sentetik versiyonu orijinali kadar güçlü değil ancak yine de faydalı.

Hem doğal hem de sentetik astazantin insanlar için zararlı değil.

Kalıcı Organik Kirleticiler

Kalıcı organik kirleticiler, insanlar tarafından üretilmiş organik kimyasallardır ve parçalanmaları uzun süre aldığı için hayvanların dokularına da geçerler. Özellikle yağlı balıklarda bol bulunabilirler.

KOK olarak kısaltılan bu maddeler temel olarak şunlardan kaynaklanırlar:

böcek ilaçları
medikal ilaçlar
endüstriyel kimyasallar

Bu maddelerin insanlarda tip-2 diyabet riskini arttırdıkları biliniyor çünkü insülin düzeylerini etkiliyorlar. Vahşi balıkları bol tüketen toplumlarda tip-2 diyabette artış görülmesinin sebebi de budur. Ayrıca nörotoksisiteye de sebep olan KOK, Parkinson ve Alzheimer rahatsızlıklarının riskini arttırıyor.

Son çalışmalar vahşi balıkların KOK düzeylerinin çiftlik balıklarından yüksek olduğunu gösteriyor. Bunun sebebi vahşi balıkların nerelerde yetiştiklerinin bilinmemesi ve deniz kirliliğine maruz kalabilmeleri. Ancak çiftlik balıklarında da bu miktarın yüksek çıkması mümkün çünkü esas netice balığın tükettiği yemlerin niteliğine göre belli oluyor. Bazı durumlarda çiftlik balıklarının KOK düzeyi vahşi balıklardan daha yüksek olabiliyor.

Ağır Metaller

Cıva gibi ağır metaller vücut üzerinde oksidatif strese sebep oluyorlar ve bu da hücrelere zarar vererek sağlığı etkiliyor.

Balıklarda bulunan diğer ağır metaller şöyle:

arsenik
kadmiyum
kurşun
cıva

Atlantik somonu üzerindeki çalışmalarda, vahşi somonlardaki cıva miktarının çiftlik balıklarından yüksek olduğu görülmüş. Tüm somon tiplerinin dokularında cıva bulunuyor ancak omega-3 yağ asitleri cıvadan gelen hasarın engellenmesini sağlayabiliyor.

Hayvan İlaçları

Balık çiftçileri bazen balıklarına antibiyotikler ve ilaçlar verebiliyorlar. Balıkların sağlıklı olması için yapılan bu uygulamanın insanlarda antibiyotik direncini arttırabileceği belirtiliyor. Vahşi balıkların ise bu maddelere maruz kalma ihtimalleri çok düşük.

Çevresel Sorunlar

Vahşi somonlar doğal ekosistem içerisinde bulunuyor ve kirliliği arttırmıyorlar. Çiftlik balıkları ise kirlilik riski doğuruyorlar çünkü balıkların kendi dışkıları ve tüketilmeyen yemler yerel ekosistemde kirliliğe yol açarak ağların altında kalan bölgelerde kirlilik kaynağı oluyorlar. Bilhassa su akışının yavaş olduğu yerlerde bu durum daha fazla öne çıkıyor.

Bazı balık çiftçileri ise çiftliklerini somonun doğal olmayan bir alanına kuruyorlar ve balıklar kaçacak olurlarsa bu bir problem haline geliyor. Kaçmış olan somonlar yemek ve çoğalma için yerel türler ile mücadeleye giriyor, yeni hastalık ve parazitleri bölgeye taşıyorlar.

Yüksek kar elde etmek için havuzların yoğun şekilde balık içermeleri hastalıkları da arttırabiliyor.

Fark Nasıl Anlaşılır?

Çiftlik somonlarının yağ oranı vahşi somonlardan daha yüksek ancak bunu neredeyse bütün çiftlik balıklarına uygulamak mümkün. Çiftlik balıkları aynı zamanda biraz daha topalak ve yumuşak hatlı oluyorlar.

Vahşi balıklar genelde sadece mevsimlerinde ortaya çıkıyorlar ve renk farklılıkları görmek mümkün. Yılın her mevsiminde aynı balığı yiyorsanız, bir kısmının çiftlik balığı olması çok yüksek ihtimal.