• Başkalarının başarılarını samimi olarak kutlayanlar:

Kendine güven duyan insanlar kendilerini kimseyle karşılaştırmazlar ve kıskançlık içinde olmazlar. Bir arkadaşları bir konuda başarı sağladıysa bununla gurur duyarlar. Bilirler ki çok çalışanın, çaba gösterenin o durumu hak ettiğini. Bundan dolayı canı gönülden o kişinin destekçisi olurlar.

  • Zayıf yönlerini güçlendirmek için çabalarlar:

Her insan her konuda başarılı olamaz. Bu durumun bilinciyle kişi, bir konuda yetersiz kalırsa başkalarından yardım alabileceğini bilir. Beceremediği bir konuda kendi yeteneklerini geliştirmeye çalışır ve bunun için hem zamanını hem de emeğini sarfeder. Bu konuyla ilgili komplex yapmaz ve insanın farklı zeka tiplerinde olduğunu kavrar. Ayrıca akıllı insan başkalarının aklını da kullanandır.

  • Sorun yerine çözüme odaklıdır:

Bir işe giriştiğinde karşısına çıkan engellerin altında kalmaz. Zorlu insanlar ki hatta sinirleniri bozacak kadar imkansızı isteyen insanlar ile çalışıyor olabilirler fakat onlar hiç bir şeyi kişisel almaz mantıklı görülen (Hayali yaratılan değil) sorunlarda konuyu ele alır ve sorumluluğu da üzerine alarak yenilikçi, işi kolaylaştıran çözümler bulmaya çalışır. Bu kişiler pozitif düşünceli, kararlı ve mücadele etmekten kaçınmazlar. Bilirler ki her sorunun mutlaka bir cevabı vardır.

  • Yıkıcı gurur ısrarında değillerdir:

Bir çok konuyu gurur meselesi haline getiren insanların bilinçaltının derinlerinde özgüven eksikliği görülür. Birinden bir yardım istediklerinde, başkalarının onlara acıyacaklarını düşünürler. Bu yüzden zayıf yönlerini göstermekten kaçınırlar. Özgüvenli insanlar bu durumu problem olarak görmezler. Onlara göre başkasının yardımını istemek onları kabiliyetsiz veya az akıllı yapmaz. Aksine işin erbabının tecrübesine güvenerek iş birlikteliğine girer.

  • Kendilerine değer verirler:

Zihinsel olarak güçlü insanlar neyi yapıp neyi yapamayacaklarını bilirler. Bununla orantılı neyi isteyip neyi istemediklerini de bilirler. Bu kişiler kendilerini oldukları gibi kabul eder ve kendilerinden ve oldukları durumdan memnuniyet duyarlar. Bu hissiyatları bir şeyleri başarmakla ya da bir ödül almakla gerçekleşmez. Çünkü kendine değer verme bir şeylere bağımlıysa o gerçek bir kendine değer verme denilemez. Onlar kendilerine ne olursa olsu her durumda kendilerine değer verirler. Bu tanımı kendini beğenmişlik veya narsistik kişilik bozukluğu ile karıştırmamalıyız.

  • Sorumlulukları üzerine alırlar:

Her hangi bir hata yaptıklarında bu hatayı hiç kimsenin üzerine veya bir olayın üzerine atmazlar. Doğrudan hatayı kabul edip, özür diler ve işe tekrar başlarlar. Kendilerini suçlayıp, kendilerini affetmeme gibi durumlara girmezler. Her şeyden önce insan olduklarını unutmazlar ve yumuşak tutum içinde olurlar.

  • Başkalarından beklentileri çok yüksek değildir:

Psikolojik olarak sağlıklı bir insanlar her hangi bir şeyi verdiklerinden karşılığını bekleyerek bu verme işlemini gerçekleştirmezler. Onlar sadece birini mutlu etmek istemişlerdir ve bu durum onları motive eder. Onlar vermenin mutluluğunu yaşar ve ne kadar karşısındaki insana değer verdiğini göstermek isterler.

  • Uyumludurlar:

Değişiklikler onları korkutmaz. Bilirler ki zaman geçtikçe zevklerinin ve beğenilerinin değiştiğini. Bu yüzden değişikliğin kaçınılmaz olduğunu bilirler. Her hangi gerekli ani değişiklerin eğer onları iyiye götüreceğini bilirlerse direnç göstermez uyumlanırlar. Tabi o değişikliğin işe yaramadığı an geriye dönmenin gözlerinde büyütecek kadar önemli olmadığını bilirler. Ayrıca, anlamlı riskler almayı bilirler ve komfor alanından çıkmak onları ürkütmez.

  • Net sınırları vardır:

Zihinsel olarak güçlü insanlar kendilerine saygı duydukları için başkalarıyla arasına net sınırlar koyarlar. Bu demek değil ki samimi değiller aksine arkadaşlıklarında gayet dürüstlerdir. Örneğin, kendilerini kötü hissettiklerinde sırf arkadaşları istiyor diye onların tekifini kabul etmezler. Yerinde “Hayır” demeyi bilirler. Bu durum da zaten karşılarında olan insanlara olan saygılarındandır da! Düşünsenize başınız ağrıyor köü bir gün geçirdiniz arkadaşlarınız çağırdı diye onlarala buluştunuz fakat her zaman olduğu gibi pozitif değilsiniz yüzünüz asık, ağrınız var ve orada bulunan insanların da enerjilerini bozuyorsunuz. Bu sebeple hem kendilerine hem de karşılarında ki insanlara dürüst davranırlar. Ya da sahiden hoşlanmadıkları bir şeyi sırf arkadaşları istiyor diye yapmazlar.

  • Memnuniyetlerini dile getirirler:

Teşekkür etmeyi ve karşısında bulunan insanların emeğine değer verdiklerini göstermeyi bilirler.

Bu yaklaşımda olan insanlar her zaman sevilen, kabul gören insanlardır. Her şeyi yerli yerinde yapan, bağımsız, kendine güvenen, insanlara saygılı, anlayışlı, toplum halinde yaşamayı bilen insanlardır. Bu sebeple kendileri ve başkalarıyla sağlıklı ilişkiler kurarlar.

Konu ile ilgili sorularınız ya da paylaşacaklarınız varsa bana z.eylemsenkal@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Psikolog

Zeynep Eylem Şenkal