Herkese merhaba! Bana hep “Kişisel bakımda hangi ürünleri kullanıyorsunuz?” diye soruyordunuz. Ben de, son zamanlarda kullandığım kişisel bakım ve kozmetik ürünlerini sizlerle paylaşmaya karar verdim.

Çokça fazla ürün kullanıyorum, denemem için de markalardan çok fazla ürün geliyor. Bir ürün bombardımanı içindeyim, kendi kişisel ihtiyaçlarımı da almaya çalışıyorum. Bu nedenle de, bilinçli bir şekilde tüketmeye çalışıyorum. Yaş ilerledikten sonra; insan saçına, cildine, göz makyajına neyin daha iyi geldiğini daha iyi bilir hale geliyor. Siz de, hem daha seçici oluyorsunuz hem de gerçekten de frene basıyorsunuz. Çünkü, gerçekten inanılmaz bir tüketim çılgınlığı yaşıyoruz, her yerden bir marka fışkırıyor.

Biz de tüketiciler olarak, neyi nasıl alacağımıza şaşırıyoruz. Çoğu zaman da, satış temsilcilerine çok inanıyoruz. O ayki maaşımızdan kısıyoruz, o ürünün bize çok iyi geleceğine inanıyoruz ama öyle olmuyor. Ya da, bir ürünü sonuna kadar düzenli ve sistematik bir şekilde kullanmıyoruz ve sonunda da etkisini görmüyoruz.

Hangi kategoride yer alırsanız alın, bence kişisel kozmetik ürünlerinin dikkatli seçilmesi gerekiyor. Çünkü, bence paramızı değecek ürünlere harcamalıyız. Benim de bugün sepetimde; denemem için gelen ürünler, iş birliği yaptığım markaların ürünleri ve gerçekten beğenerek kullandığım ürünler var. Kişisel bakımda, saç bakımında ve cilt bakımında kullandığım pek çok ürün var. Bu nedenle, liste biraz uzun olabilir. Dilerseniz, sözü daha fazla uzatmadan ilk ürünle başlayalım!

  • Restorex Şampuan

Restorex ile bir iş birliği yapmıştım zaten ama ben Restorex’i çok eskiden beri biliyorum. Bir Türk markası. İki ayrı markaları var. Sarmaşık, saç uzatma kabiliyetinden dolayı çok biliniyor. Gerçekten, hem saç dökülmelerine karşı etkili, hem de saçı kaliteli bir şekilde uzatan, vaatlerini yerine getiren bir ürün. Biliyorsunuz, bir ara saçlarım küttü, kısa kestirmiştim. Bir ara dönem vardı, o dönemi sevmedim. Hızlı uzamasına yardımcı oluyoru, o yüzden de kullanıyorum. Hafttanın 2-3 günü kullanıyorum. Her yıkamada kullandığım bir ürün değil. Bazen de kuaföre gidiyorum, orada da genelde Kerastase ürünlerini kullanmaya çalışıyorum. Onlar da, genelde saç diplerini besleyen ürünler.

  • Love Beauty and Planet Şampuan

Türkiye pazarına yeni girdi ama ben onu çok uzun zamandan beri biliyorum. Biliyorsunuz, organik ve doğal içerikli ürünleri seviyorum. Adı da çok güzel. Aşk, sevgi, güzellik ve gezegen anlamına geliyor. Çok güzel bir marka. Bu markayı, sanıyorum Unilever satın aldı. Güzel bir girişimci markasıydı ve çok sevildi. Bence, global ve iyi bir markanın satın alması da iyi oldu; çünkü böylece, pek çok yere dağıtımının yapılması da mümkün oldu. Bendeki, Murumuru Butter ve gül içerikli ve muazzam kokuyor. O kadar seviyorum ki, her şeyde kullanıyorum. Çok beğendim, çok yumuşak bir ürün. Sülfat içermiyor, paraben içermiyor, saç diplerine de bakım yapıyor. Şampuan olayı önemli. Çocuklarımız ve kendimiz için, özellikle sülfatsız ürünler kullanmaya çabalayalım. Fiyatı, alıştığınız market şampuanlarından biraz daha pahalı ama bence değer.

  • Yves Rocher Yıpranmış Saçlar İçin Saç Maskesi

Yves Rocher’in ürünlerini zaten genelde çok beğeniyorum. Bu da, gerçekten iyi bir ürün. Onarıcı bir maske ve içinde jojoba yağı var. Kıvamı gerçekten çok iyi. Saç bakımımı, tempomdan dolayı genelde kuaförde yaptırıyorum ama evde bakım yapmaya da çalışıyorum. Evdeysem, kendime bir gün ayırdığım zamanlarda bu maskeyi mutlaka kullanıyorum. Çok kuru, cansız, nemsiz saçlarınız varsa, bu üründen çok memnun kalabilirsiniz.

  • Love Beauty and Planet Diş Macunu ve Diş Fırçası

Bu elimdeki, güllü ve Aloe veralı diş macunu. Bir konu var ve bu konuyla ilgili görüşler ikiye ayrılmış durumda. Diş macunlarının içerisine konulan florürün, bizim epifiz bezimizin üzerinde bir kireçlenme yaptığı ve bunun da toplumsal olarak bizi uykuda tuttuğu ile ilgili bir görüş var. Bu konuyu merak ediyorsanız, “Diş macunuyla ilgili gerçekler” ya da “Diş macunu ve epifiz bezi” diye arama yapabilirsiniz. Değişik savlar var. Florürün diş minesi üzerinde çok da etkisi yok gibi savlar da var. Ama ben, o nane tadını da seviyorum.

Ev yapımı diş macunu da kullanıyorum. Ben, genel olarak organik diş macunları kullanmayı tercih ediyorum. Bunların içerisinde de genelde kömür oluyor. Biliyorsunuz, son günlerde bir karbon çılgınlığı da var. Ki olumlu anlamda, çılgınlık derken pozitif bir şeyden bahsettim. Kömürden yani karbondan elde edilen yüzde yüz doğal diş macunları da var. Love Beauty and Planet’ın da var. Benim elimdeki inanılmaz güzel bir ürün. Çok yumuşak ve kendiniz için iyi bir şey yapıyormuşsunuz hissi veriyor. Bir de onun yanında, yine yüzde yüz doğal, geri dönüşümlü malzemeden yapılmış, alt kısmı ahşap ve üstü de yine doğaya zarar vermeyen materyalden yapılmış bir diş macunu var.

“Üç ayda bir diş fırçanızı değiştirin”diye bir görüş var. Ancak, bu diş fırçaları atıldıktan sonra nereye gittiği söylenmiyor. Onlar, okyanuslara gidiyor, sonra da bizim hayatlarımıza giriyor. Bu nedenle, plastik içeren ürünleri mümkün olduğunca az tüketmeye çalışmalıyız. Elimdeki gibi ürünler, daha uzun kullanılıyor ve hijyeni daha kolay oluyor. Ben, bunları 3-4 ayda bir sterilize etmek için bir gece oksijenli suda bekletiyorum ve gayet hijyenik oluyor.

  • Bath and Body Works Rose Water & Ivy Vücut Losyonu

Bu aralar güle taktım. Zaten, biliyorsunuz Titreşimini Yükselt Hayatın Değişsin isimli bir kitap yazdım. Kitabın kapağı da pembeydi. Frekansı en yüksek yağlardan bir tanesi de gül öz yağı. Bu da, gül ve su sarmaşığı özleri içeren güzel bir vücut losyonu. Banyodan çıktıktan sonra, cildimi mutlaka nemlendirmeye çalışıyorum. O yüzden de, böyle yoğun nem içeren güzel kremleri kullanıyorum. Aynı zamanda, parfüm kullanmanıza bile gerek kalmıyor, çok güzel bir ürün. Bunun, aynı zamanda el sabunu ve mumu da var, hepsini çok beğeniyorum. Harika bir ürün. Bu arada, belli dönemlerde bu markalar çok güzel indirimler yapıyorlar. Fiyatları çok iniyor. Ben, onları yakaladıkça alıyorum.

  • Bade Natural Doğal Gül Suyu Yüz Spreyi

Benim çok sevdiğim bir marka. Kendi markamı çıkarttığım dönemde, kendileri ile çok çalışmıştık. 2007 yılında, ben doğal kozmetikle ilgili Türkiye’de bir ilk gerçekleştirdikten sonra, pek çok genç arkadaşımızın da bir nevi yolunu açmış gibi oldum. Sinem de, sağolsun oradan devam eden güzel kardeşlerimizden bir tanesi. Bade Natural diye güzel bir markası var ve yüzde yüz gül suyu ile yapmışlar. İnanılmaz bir ürün.

Biliyorsunuz Seksenler tekrar başladı. Bütün gün setteyiz, cildimizde sürekli makyaj var. O set ortamında, ışıkların altında cildim çok kuruduğu için bundan yanımda mutlaka bulunduruyorum. Cildimi hem güzel nemlendiriyor, hem de makyajı daha taze ve canlı tutuyor.

  • Homemade Aromaterapi Vücut Ovması

Ben, 1-1.5 ayda bir mutlaka hamama gitmeye çalışıyorum. Yani, vücudun üst kısmını ölü derilerden arındırmaya çalışıyorum. Bu, hem toksinlerden arınmak için hem de pırıl pırıl, daha genç bir cilt için çok iyi. Dolaşım problemlerinden bir tanesi olan selüliti gidermede bile etkili. Bu nedenle, mutlaka düzenli olarak hamama gitmeye çalışın. Bizim, kültürümüzün en güzel yanlarından biri.

Yapamıyorsanız da, deniz tuzu ve aromaterapi yağları ile harmanlanmış, ovma ya da peeling dediğimiz ürünleri banyoda kullanabilirsiniz. İçinde jojoba yağı, argan yağı gibi besleyici yağlar var. Topuklarınız, dirsekleriniz, ellerinizin üstü dahil her yere çok güzel peeling yapan bir ürün. Hem ışıl ışıl bir cildiniz oluyor hem de daha canlı ve taze gözüküyor.

  • Gülsha Micellar Water

Güllü ürünlerden vazgeçmem. Bu da, Isparta’dan çıkan yine güzel bir marka. Gülsha’nın ürünlerini daha önce de sizlere anlattım. Bu da, onun çok yönlü makyaj temizleme suyu. Gerçekten, çok güzel ve yüzde yüz doğal bir ürün olduğu için çok severek kullanıyorum. Makyajımı önce bununla temizliyorum ve çok çok memnunum.

  • Estee Lauder Nutritious Super Pomegranate

Marka elçisi olduğum bir ürün. Türkiye pazarına yeni girdi. Daha genç yaş grubuna hitap eden bir ürün ve içerisinde süper antioksidan bir besin olan nar özleri olan bir ürün. Koreli kadınların güzellik sırrı diyeyim, siz anlayın. Kore güzellik trendlerine ayak uyduran bir ürün ve Uzak Doğu’da inanılmaz satılan bir ürün. Ben, Haziran ayında Estee Lauder’in davetlisi olarak Milano’ya gitmiştim. Başka bir ürünün dünya tasarımına gittim. Türkiye’den, Özge Ulusoy ile birlikte gittik. Orada, bu ürünü de keşfetme fırsatı buldum.

Yaşım 46 ve çok yoğun şartlarda çalışıyorum. Uzun saatler setteyim, yüzüme çok fazla makyaj yapılıyor ve her gün mutlaka makyaj yapıyorum. Evet, yaşlılık karşıtı ürünler kullanıyorum ama cildim cansızlaşmaya, matlaşmaya, enerjisini kaybetmeye başlamıştı. Benim ihtiyacım, bu enerjisiz, mat ve donuk görüntüyü gidermekti. Ürün, zaten bunu vaat eden bir ürün. Cildi çok iyi besliyor ve kullandığınız andan itibaren o parlaklık efektini görüyorsunuz.

Elimdeki de “ikisi bir arada” bir ürün. Hem temizleyici köpük hem de maske olarak kullanabileceğiniz bir ürün. Ürünü temizleyici olarak kullanmak istediğinizde, direkt olarak uygulayıp köpürtüp temizleyebiliyorsunuz. Ya da dilerseniz, ince bir tabaka halinde uygulayıp 5 dakika kadar bekleterek, yine temizleyici bir ürün ile temizliyorsunuz. Gerçekten çok güzel bir ürün. Bu ürünün olduğu seride, jel formunda bir göz kremi de var. Ben, normalde krem formunda ürünleri daha çok tercih ediyordum. Ön yargıyla yaklaştığım, “Acaba etki eder mi?” dediğim ürün, gerçekten vaadini yerine getirdi. Göz altına canlılık ve enerjiyi veren, aydınlatma hissi veren bir ürün. Bu ürünün en önemli özelliği, sürer sürmez göz çevresini ışıldatması ve beyazlatması. Onun dışında, yaşlanma karşıtı ürünlerden beklediğiniz performansı beklemeyin. Aynı serinin kremini de kullanıyorum. Alta serumu sürdükten sonra üstüne bunu sürüyorum ve uzun saatler cildim kurumadan devam ediyorum.

  • Glam Glow SuperSerum ve Tonik

Benim sevdiğim bir marka. Çılgın çılgın, çok güzel maskeleri var. Ben onlardan en çok, lavanta öz yağı da içeren kil maskesini seviyorum. Bana 1-2 ürün yolladılar. Bunların içerisinde, bizim cilt bakımında kullandığımız altı ana asit var. Bunlar; hem cildin üzerindeki ince dokuyu temizleyen, parlaklık veren, ölü dokuyu temizlerken gözeneklerin sıkılaşmasını sağlayan, cildi nemlendiren, asit içerikleri ile kombine edilmiş muazzam bir serum ve onun toniği.

Bu toniği çok seviyorum. Set sonrası eve geldiğimde; cildimi Gülsha’nın micellar suyu ile temizliyorum. Daha sonra, temizleyici ürünümü yüzüme koyuyorum ve Forea Luna ile birlikte yüzüme masaj yaparak temizliyorum. Sonra da, bu toniği kullanıyorum. Bu toniğin kapağını açtığınızda bile, asidik bir kokusu var. Sanki bir klinikte, uzman bir estetisyen size cilt bakımı yapıyormuş gibi hissettiriyor. Yoğun ve sert bir tonik. Çok hassas ciltler kullanamaz ama onun dışında, cildinizi derinlemesine temizlemek istiyorsanız, bu ürün sizin ürününüz. Gerçekten, çok memnun kaldım. Bununla temizledikten sonra, serumumu sürüyorum ve bu sefer Luna’nın arka tarafı ile masaj yaparak serumu yediriyorum.

Estee Lauder Advanced Night Repair Serum

Bu ürün yeni bir ürün. Türkiye pazarına yeni girdi, zaten dünyada da Haziran ayında tanıtıldı. Yoğun, sıfırlayıcı konsantre bir ürün. Çok fazla iddialı olduğunu düşünmüştüm. Estee Lauder’in bütün formüllerini yapan formülatörü ile görüştükten sonra ikna oldum. İnanılmaz bir teknoloji.

Biliyorsunuz, gece uyurken vücudun onarım mekanizması çalışıyor. Yani ne oluyor? Bizim, melatonin üretimimiz ve büyüme hormonu üretimimiz artıyor. İşte bu sistem, içerisinde DNA aktive edici formüller ile (10-15 senelerini verdikleri bir teknolojiden bahsediyorum), cildi onarıyor. Bu arada, bu ürünün yaş sınırı yok. Herhangi bir yaştaysanız, yorgun cildiniz varsa, ani bir onarım ve canlanma istiyorsanız, bu ürün sizin ürününüz. Gerçekten, kullandığınız anda etki ediyor. Çok yorgun, gece geç saatlerde yatağa girdiğim bir gecede kullanıp, sabah iyi bir cilt ile uyanmayı hedefliyorum.

Institut Esthederm Glauscine Serum

Daha önce Youtube kanalımda da paylaştığım gibi, 2 hafta boyunca ben Esthederm’in selülit ürünlerini kullandım. Bunu, belli bir beslenme ve spor düzeni ile birlikte kombine ettim. Sonunda, gerçekten çok ciddi kazanımlar elde etmiştik. Ben, yaz kış bu ürünleri kullanmaya devam ediyorum, çok da memnun kaldım.

Kış aylarında yağlanmaya daha meyilliyiz. Daha az hareket ediyoruz, daha az su içiyoruz. O yüzden, selülitler daha fazla çıkabiliyor. Özellikle popo-basen bölgesi ve üst bacaklarımız. Bol su için, günde en az 8 km’ye yakın yürümeye dikkat edin, sebze ağırlıklı beslenin, bir de yapabiliyorsanız bu serumu kullanın.

Estee Lauder Advanced Night Repair Eye Gel

Bu da, yine jel formunda bir ürün. Gece kullandığım bir ürün. Şunu fark ettim, ülkemizde gece ürünü kullanımı çok düşük. Yani, 35 yaş üzerindekiler için de çok düşük. Cildin ışıldamasını, gençliğini ve sağlığını korumanın en önemli yollarından biri; cildi iyi temizlemek ve yaşa uygun ürünlerle gece ve gündüz bakım yapmak.

Gece boyunca cildimiz kendini onarıyor ama gecenin önemini yeterince bilmediğimizi düşünüyorum. Bu nedenle, mutlaka gece serumlarını, gece kremlerini, gece maskelerini kullanmaya çalışın. Bu elimdeki de, böyle bir ürün. Aynı serinin, gece kremini de çok seviyorum. Bunu, diğer bahsettiğim ürünü ile kombine kullanıyorum. Bazı akşamlar Nutritious serisinin gece kremlerini, bazı akşamlar da Advanced Night Repair’in gece kremlerini kullanıyorum.

Umarım listemi beğendiniz. Bugünlük benden bu kadar. Hoşçakalın!