Herkese merhaba! Neleri okuduğumla ilgili çok fazla soru alıyorum. Şu çağda, bilgi kaynağı olarak kitaplardan faydalanmamız ne muazzam. Ben de, sizlere Şamanizm ile ilgili okuduğum ve faydalandığımız kitapları paylaşmaya karar verdim. Ama öncesinde, şamanizmin ne olduğundan bahsedelim…

Şamanlık ve Şamanizm Nedir?

Şamanizm, aslında bir inanç sistemi değildir. Kendi bünyesinde felsefeyi, bir şifa sistemini, yaşama bakış ve yaşamı kabul ediş sistemi aslında. Dünyanın en eski inançlarından bir tanesi. Türkler de, İslamiyet’i kabul etmeden önce Orta Asya Şamanlarıydı.

Dünyanın pek çok yerinde hala Şamanizm var. Sibirya’dan gelecek olursak, Orta Asya ve Sibirya şamanları var. 10 bin sene öncesinden bahsedecek olursak; donuk Bering Boğazı’ndan yürüyerek Amerika kıtasına giden Amerika şamanları var. Onun dışında Kuzey Amerika şamaları var. İskoçya’da da Şamanizm etkisini ve paganizm olarak başka versiyonlarını görüyoruz.

Türkçede de kendisini yakından tanıdığım, bazen ona şifa terapileri için gittiğim, sevgili Asu Mansur’un kitapları var. Türkçede Şamanlık üzerine yazılmış en önemli kitaplardan birinin yazarı. Kendisi de Kham. Kham, Şaman demek.

Şaman Gözü

Asu Mansur’un yazdığı, Destek Yayınları’ndan çıkan ilk kitabı. Türkiye’deki sayılı gerçek Şamanlardan bir tanesi. Dünyada ilk defa gerçek bir Şamanın gözünden Şamanizm ritüellerini anlatıyor;

“Hayvanlar insanlara neyi nasıl haber verirler? Ev kazaları aslında neyi söyler? Fiziksel rahatsızlıklar hangi içsel çöküşün işaretleridir? Aşk, iş ve gelecekle ilgili dilekleri gerçekleştirmek için hangi sihir, hangi mevsimde ve günün hangi saatinde uygulanır?”

Dinle ilgili konulardan dolayı sihir gibi şeyler inancınıza ters geliyor olabilir. Ancak, zaten sihri “sihir” olarak yapmıyorlar. Kitapta, mesela şöyle bir şey geçiyor;

“Geleneksel Türk kamlığında, ruhu sağlıklı olanın bedeni de sağlıklıdır. Tersi söz konusu olduğundan hastalanmak kaçınılmazdır. Doğa sağlık açısından canlılara büyük destek sağladığı halde, ne yazık ki insanlar bu konunun ciddiyetini yeterince kavrayıp önlem almakta özenli davranamayabiliyorlar. Dikkatlice bakıldığında, dünyanın tümüyle sağlıklı kalmaya programlı olduğu görülür.”

Yani, siz adının sihir olduğuna bakmayın; doğanın şifasını alıyor. Kendi kendini iyileştirme yeteneğini ve doğanın gücünü anlatıyor.

Şaman Aynası

Sevgili Asu’nun ikinci kitabı da Şaman Aynası.  Bu da çok güzel bir kitap. Onu da okudum. Ruhu yansıttığına inanılan ayna, sizi size gösteren, dışarıdakini içeriye, içeridekini dışarıya yansıtan bir sembol. Şaman Gözü’nde ritüeller ve Şamanlık hakkında biraz bilgi sahibi olduktan sonra, bu ikinci kitapta bu yolda biraz daha farklı bilgiler bulabilirsiniz.  İki kitabını da öneriyorum.

Şaman’ın Bedenindeki Kadın

Barbara Tedlock isimli bir doktorun yazdığı bu kitap da benim sevdiğim kitaplardan bir tanesi. Kendisi, bir eğitimci ve araştırmacı. Bu kitapla birlikte, şifa konularına giriyor ve Kuzey Amerika’ya doğru gidiyor. Kanada’ya yakın yerlerdeki Şamanların yanına gidiyor. İlginç bir şekilde de, oradaki Şaman kadınların yanlarında kalıyor. Bu, aslında oldukça ilginç bir kitap. Çünkü, gerçekten bir Şaman’ın şifa seansına katıldığınızda, kullandıkları çeşitli çalgılar var. Şifa davullarında kullanmak için hayvanları kendileri avlıyorlar. Örneğin, bir ceylanı avlıyorlar ve onları dolunay zamanında, belli bir niyetle avlıyorlar.

Ceylanın, şifa davullarında kullanılmak için kendini bir nevi kurban ettiği bilinciyle ona teşekkür ediyorlar. Derisini yüzüyorlar, o deriden kendilerine davullar yapıyorlar. Tüylerinden ve tırnaklarından başka müzik aletleri yapıyorlar. Ve bunları, Şamanik şifa seanslarında kullanıyorlar. Bununla birlikte, kendileri o davulu çaldıkça, aslında hipnotik alana yükseliyorlar. Barbara da kitabında bunu anlatıyor. Farklı ruhlarla, özellikle hayvan ruhlarıyla bağlantı kurduklarını anlatıyorlar.

Amerika Şamanlarında, Power Animal dediğimiz; güç hayvanı olarak her insanın kendi güç hayvanı olduğu ve o güç hayvanıyla, o hayvanın bilgeliğiyle iletişim kuruyorlar. Kurt demek, güç demek, zorluklardan yılmamak demek. Baykuş bilgelik demek, kaplan başka bir şey, kelebek değişim demek gibi… Kitap, bunlardan da bahsediyor. Ruhsal yolculuklarında gittikleri o alemdeki durumlarını merak ettiği için onlarla kalıp vakit geçiriyor ve bu insanları inceliyor.

“Hiçbir düşten uyanmaya karar verdiğiniz oldu mu? Uyurken bir düşte olduğunun farkında olunmasına farkındayken düş görme adı verilir. Peki, ya düş gördüğünüzün farkında olur ve uyanmamaya karar verirseniz? Düş görmenin farkında olmak farklı düş eğitim tekniklerine bağlı olduğu için bunu öğrenmek mümkündür.”

Onun dışında ayın evreleriyle, güneşin evreleriyle, doğanın evreleriyle birlikte çalışıyorlar. İlginç bir kitap. Bana çok ilginç gelmişti. Şaman bir kadın, kötü ruhları kovmak için resmen hastalanıyor. Hasta kişinin bedenindeki kötü ruhları kendi bedenine alıyor ve o hastalanıp kişi ayağa kalkıyor. Bunlar da bu kitaba yazılmış. Çok ilginç!

Şamanın Yolu

Yine Şamanizm üzerine, bir Batılının yazdığı bir kitap. Michael Harner’ın bir kitabı. Bu kitabı da çok uzun zaman önce okumuştum. Bazı kitapları, çok erken zamanlarda okumuşum.

“Bu kitapta anlatılan iyileştirici Şamanik yöntemler, sağlık sorunlarının tıbbi çözümlerine alternatif olarak algılanmamalı.”

Bu kitap, bir batılı gözüyle yine bir Şaman yolculuğu. Michael Harner de Şamanların yanında kalıyor. Güney Amerika’ya, Ekvator’a gidiyor ve And Dağları’ndaki ormanlık alanda yaşayan Kızılderililerin yanına gidiyor ve orada, onlarla birlikte kalıyor. Peru’ya ve bütün Güney Amerika’daki Şamanlarla kalıyor. Bir zehirli sarmaşıktan elde edilen ve Güney Amerika Şamanlarının şifalanmak için kullandığı DMT’yi deneyimliyor. Ondan sonra, o Şamanlarla o köyde kalıyor ve deneyimlerini paylaşıyor. Gerçekten çok ilginç.

Çünkü, Şamanizmin içerisinde olan her şey, aslında evrenle ilgili. Şamanizmin en temeli, en başta da bahsettiğim gibi; var olan, doğada yaratılmış her şeyle bir ve kardeş olduğunu bilmek. Bu nedenle, Kızılderililer, Şamanlar, Orta Asya Şamanları; her zaman doğanın bir parçası olduklarına, doğayla iç içe olunduğuna, yani doğayı hükümdarlık altına almadan (bence insanın en büyük zaafı ve yanlışı bu) diğer canlı kardeşleriyle saygıyla, sevgiyle ve kardeşçe yaşamak gerektiğine inanıyorlar. Dolayısıyla, doğadaki diğer bütün kaynaklara saygıyla yanaşırlar.

“Var olan her şey canlıdır. Konuşan bir ses var yüksek nehrin kıyısında. Gördüm o sesin sahibini, benim önümde eğildi. Konuştum onunla. Cevap verdi bütün sorularıma. Var olan her şey canlıdır. Küçük bir kuş, küçük mavi göğsüyle bir şarkı söylüyor. Bir ağaç deliğinin kovuğunda. Çağırıyor ruhlarının danslarını. Söylüyor Şaman şarkılarını. Bir ağaçkakan ağaçta, davul çalan burnuyla. Gagaladıkça ağacın gövdesini, bağırıyor tıpkı bir davul gibi. Onların hepsi cevap veriyor çağrıma. Var olan her şey canlıdır. Fener dolaşıyor etrafımda. Bu evin bütün duvarları konuşuyor benimle. Kendi evi var bu çanağın bile. Gerçekten çok ilginç, bütün gece konuşan postlar uyuyorlar, mezarlardaki boynuzlar kalkıyor ve dolaşıyor tepeciklerde ve ziyaret ediyor yaşamakta olanları.”

Doğum ve ölüm, Şamanizm için çok daha kutsal, farklı bir boyutta. Belki bilirsiniz, Sufizm’de de olan vuslata ermek, yani Allah katına yükselmek. Çünkü, ruh buraya bir şey deneyimlemeye gelir. Beden dediğimiz şey, yalnızca bir kılıftır. Tasavvuf’ta da “ney” ile özdeşleşir. Ney bir kılıftır, bedeni sembolize eder, içindeki özü Tanrı üfler. Şamanlar da buna inanır.

Dolayısıyla, buraya bir birlik yolunda bir hikaye ile geliriz. Ancak, içinde var olduğumuz doğanın parçası olduğumuz ve oradaki bütün canlılarla kardeşçe yaşamamız gerektiğini, ama gidiş yolunda kavuştuklarını ve ruhlarının artık yükseldiğine, esas ait oldukları yuvaya kavuştuklarına inanırlar. Bu kitap, bunu da anlatıyor.

Hayvan ve Şaman

Bu kitap, Orta Asya Şamanizmini anlatıyor. Julian Baldick’in bir kitabı. Çinlilerden, Sibirya Türklerinden, Sibirya Şamanlarından, Uygur Türklerinden, Moğolistan dahil Orta Asya bölgesindeki şamanların ve özellikle Türklerin geleneklerinden bahsediyor.

Tabi, biraz da buradaki din geleneğinden bahsediyor. Zerdüşt var, Budizm var, biraz İslam var. Bütün o dinler eşliğinde anlatıyor. Altay Şamanlar, Tofa Şamanları gibi farklı Şaman türlerinden bahsediyor. Gerçekten de, şifa sistemlerini ve Şamanların o ritüellerini ve Şamanlık yolunda giden bir kişi nasıl Şaman oluyor? O eğitim süreci nasıl oluyor?  Onu nasıl kabul ediyorlar? gibi bilgileri bulabileceğiniz bir kitap.

Paganizm

Bu, diğerlerinden farklı bir kitap. Şamanizmle birlikte, aslında başka bir ekol daha var; Paganizm. Paganizm’i sona bırakmak istedim. Sevgili dostum Erhan Altunay’ın kitabı. Bu seride iki kitap var. Paganizm’i bölge bölge bölmüş.

Avrupa’da, Asya’da, Mezopotamya ve Mısır’daki Paganizmi anlatıyor. Eski tanrıçalar üzerinden tanrılar ve tarihi kalıntılardaki yükselmiş üstatların bilgileri üzerinden ve semboller üzerinden bakıyor. Gerçekten, çok ilginç. Paganların önemli şeylerinden biri Sümerler. Ülkemiz için önemli olanlardan bir tanesi Sümerbank. Artık kapandı. Atatürk’ün açtığı önemli bir devlet kurumuydu. Paganizm’deki her şeyin karşılığını bu kitapta bulabilirsiniz. Ansiklopedi niteliğinde ve ağır bir kitap. Erhan Altunay’ın bütün kitapları böyle.

Kitaplar bu kadar değil tabi, bende daha çok kitap var ama liste çok uzun oldu. Umarım, önerilerimi beğenmişsinizdir. Buna benzer içeriklerin devamı gelecek. Bilgiyle kalın, hoşça kalın!