Kolajen ve jelatin sağlık dünyasındaki en popüler iki besin takviyesi. İkisinin de sağlığa faydaları oldukça uzun bir liste ve ayrıca çorbalardan tatlılara kadar pek çok tarifte kullanılabiliyorlar.

Ancak pek çok benzerlikleri olmasına karşın pek çok insan ikisi arasındaki ayrımı bilmiyor ve hangisinin daha iyi bir seçenek olduğunu merak ediyor.

Peki kolajen ve jelatin arasındaki farklar nelerdir?

Kolajen ve Jelatin

Jelatin bir hidrolize kolajen formudur yani aslında kolajenin parçalanmış olan temel bir parçasıdır. Kolajen bedendeki en yaygın bulunan proteindir ve bağ dokuların büyük bir parçasıdır, toplam beden kütlemizin dörtte birini oluşturur.

Kolajen sağlıklı bir cilt, kaslar, tendonlar, eklemler, kemikler ve diğer dokular için hem insanlarda hem de hayvanlarda gereklidir. Yani onu yeterince üretmediğimizde, sağlığımız zarar görür. Kolajen beden içerisinde bir dizi parçalanma sürecinden geçer ve uzun zincirli proteinlerinin orijinal amino asitlere dönüşümü sağlanır ve daha sonra bunlar emilerek beden boyunca kolajen sentezinde kullanılırlar.

Kolajen ve jelatinin faydaları benzerdir çünkü aynı amino asitlere sahiptirler. Ancak kullanımları biraz farklı ve bazı insanlar jelatini daha kolay sindirebiliyorlar.

Kolajeni pişirmek jelatin elde etmenizi sağlar ve sadece jelatin sıcak suda çözünür. Suyla karıştığı zaman jel benzeri bir yapıya bürünür ama kolajen bu özelliği göstermez. Yani jelatinin yemekte kullanımı daha pratiktir ve kendi jelleriniz ile yoğunlaştırıcı soslarınızı üretmenizi sağlar.

Hayvan parçalarını kolajenden jelatine dönüştürmek için kolajenin bağlarını koparacak bazı süreçler kullanılırlar ve belli amino asitlerin salınımı sağlanır. Jelatinin çıkarılması gıda sanayisinde genelde sıcak su ve asit solüsyonları ile sağlanır. Sonrasında filtreleme, temizleme ve sterilizasyon süreçleri ile kuru, son ürün elde edilir.

Pek çok gıda ve besin takviyesinde olduğu gibi ne kadar az işlenirse sağlık için o kadar iyi olur. Jelatini ne kadar düşük sıcaklıkta elde ederseniz bozulma o kadar az olur ve böylece doğal peptit yapısı korunarak faydaları elde edilir.

Faydaları

Kolajen ve jelatin peptitleri arasında bazı temel farklar olsa da, ikisinin de sağlığa potansiyel faydaları var. Aşağıda bu etkilerin bazılarını görebilirsiniz.

Eklem Ağrılarını Azaltır

Kolajen üretimi gerilemeye başladığında eklem ağrısı ve inflamasyonlar iki temel belirti haline gelirler. Neyse ki bazı çalışmalarda kolajen ve jelatin takviyesinin eklem ağrılarını azaltabildiği, hareketliliği iyileştirebildiği ve eklem aşınmasına engel olabildiği görülüyor.

Bunlara ek olarak kolajen romatoid artrit adı verilen ve eklemlerde ağrı ve şişkinliğe sebep olabilen otoimmün hastalığa da bir rahatlama sağlayabiliyor.

Hatta Science’ta yayınlanan bir çalışmaya göre, kolajen takviyesi almak romatoid artrit sahibi olan bireylerdeki şişmiş ve gergin eklemleri iyileştirmeye yardımcı oluyor ve hatta bazı hastalarda hastalığın gerilemesini sağlıyor.

Sindirim Sağlığını İyileştirir

Pek çok umut veren araştırmada hem kolajen hem de jelatinin sızdıran bağırsak sendromu tedavisine yardımcı olabildiği görülüyor. Bu rahatsızlıkta toksinler ve parçacıklar bağırsaklardan kana geçiyorlar ve tüm bedende inflamasyona sebep oluyorlar.

Jelatin ve kolajen sadece bağırsak inflamasyonunu azaltmıyor, aynı zamanda sindirim yolundaki bariyeri güçlendiriyor ve bağırsak sağlığını optimize ediyor.

Ancak jelatin ve kolajenin sindirim imkanlarının farklı olduğunu unutmayın. Jelatin ve hidrolize kolajenin moleküler ağırlığı çok daha az ve bedeniniz bunları sindirmeyi daha kolay bulabilir.

Parlak Bir Cildi Destekler

Kolajen cilt sağlığında merkezi bir rol oynadığından onu takviye formunda almak cildi parlak ve yumuşak tutarak yaşlanmanın etkilerini tersine çevirebilir.

Bir çalışmada sekiz hafta boyunca her gün kolajen peptitleri almanın cilt esnekliğini arttırdığı ve yan etki yaratmadan nemlenme sağladığı görülüyor. Başka bir çalışmada da benzer sonuçlar mevcut ve kolajen takviyelerinin cilt sıkılığını arttırdığı, kırışık ve kuruluğa engel olarak yaşlanmaya karşı geldiği görülüyor.

Açlığı Azaltır

Besin değeri bakımından jelatin ve kolajen arasında pek çok benzerlik var ve özellikle protein içeriği için bu durum geçerli. İkisi de temel olarak proteinden oluşuyor ve her porsiyonda temel amino asitleri almanızı sağlıyorlar.

Protein sağlığın pek çok aşaması için gerekli ve özellikle açlığı kontrol etmeyi sağlıyor. Doygunluk vermesi ve genel kalori alımını azaltmasına ek olarak proteinin açlık hissi veren ghrelin hormonunun düzeylerini düşürebildiği görülüyor.

Ayrıca 2008 yılında Brezilya’da yapılan bir çalışmaya göre jelatin GLP-1 adı verilen ve açlık ile iştahı kontrol eden önemli bir hormonun düzeylerini arttırabiliyor.

Kemikleri Güçlendirir

Jelatin ve kolajen peptitleri arasında bir miktar fark olsa da, ikisi de kemik sağlığını destekleyen besinlere sahip.

Her iki takviyede de bulunan bakır, kemik sağlığı için özellikle önemli. Çin’de yapılan bir çalışmada kandaki anormal bakır düzeylerinin kemik yoğunluğunda azalmaya sebep olabildiği ve çatlak riskini arttırabildiği görülüyor.

Buna ek olarak diğer çalışmalarda kolajen hidrolisatının osteoartrit ve osteoporoz tedavisinde faydalı olabildiği görülüyor. Case Western Reserve Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada, günlük takviye almanın osteoartrit kaynaklı diz ve kalça ağrılarını azaltabildiği, ayrıca kemik kolajeninin parçalanmasını önlediği görülüyor.

Nasıl Kullanılmalı?

Takviye formunda bulunabilen kolajen ve jelatin ürünleri oldukça güçlüler. Hidrolize jelatin tozunu veya kolajen peptitlerini içeceklerinize, smoothielere, çorbalara ve yahnilere katabilir, sağlığa faydalarını elde edebilirsiniz.

Önerilen doz ihtiyaçlarınıza göre biraz değişebilir ve ayrıca kolajen veya jelatin kullanmanıza göre değişebilir. Ancak genel olarak tek seferde 10-20 gram kolajen alınması önerilir.

Jelatin yemeklere iyi gider ve toz veya kağıt formunda bulunabilir. Kullanmadan önce bir kaç dakika soğuk suda bekletmeyi unutmamalısınız.

Ayrıca evde kemik suyu kaynatarak da jelatin elde edebilirsiniz. Etteki kemikleri atmak yerine onları düdüklü tencereye koyun ve biraz su ekleyerek 24-48 saat pişirin. Pişirimden önce yağları ve diğer katı maddeleri atmayın. Dilerseniz kemik suyu takviyeleri ile de hızlıca faydalarını elde edebilirsiniz.

Riskleri ve Yan Etkileri

Jelatin de kullansanız kolajen de kullansanız, çok az yan etki var. Sağlıklı insanlar için her iki takviye de sağlıklı bir beslenmenin parçası olarak güvenle tüketilebilir.

Eğer gıda alerjiniz varsa, gıda etiketlerine bakarak tüm bileşenleri tolere edebildiğinizden emin olun. Bazı takviyeler balıklardan, deniz ürünlerinden, kümes hayvanlarından ve kırmızı etten elde ediliyorlar ve bu nedenle bu bileşenlere alerjiniz veya intoleransınız varsa dikkatli olun.

Bazı takviyeler aromasız olsalar da her zaman aromasız değiller ve bu nedenle ağzınızda istemediğiniz bir tat bırakabilirler. Ancak içecek ve smoothielere toz formunda eklemek aromayı bastırabilir ve onu daha tolere edilebilir hale getirebilir.