Zihnimizi, kendisiyle hizalamayı öğrendiğimiz zaman sonuç, netliktir. Bu şekilde dinginliğe geçmeye başlarız, çünkü olduğumuz şey ile birlikte akarız. Zihnimiz tek bir noktadadır ve içsel durumumuz dingindir; çünkü düşüncelerimiz ve eylemlerimiz, kendimizin en derin seviyelerinin doğrudan bir uzantısıdır.

Dinginlik, bir durgunluk hali değildir; taşmakta olan bir potansiyeldir. Ortada bir bilinç olsa da sözel-dilbilimsel düşüncede güçlendirilmiş deneyim yer alabilir. Ve bu daha derin deneyimden arzular ve esinlenmeler; fikirler, iç görüler ve kavrayış olarak ortaya çıkar.

Bu dinginlik haline sürekli geri dönmek, dinginlik haline geçmek için dinamik insanlar olmamız gerekir. Bunu, izleyenlerin gözündeki karizmatik ya da coşkulu olmak anlamında söylemiyorum; sürekli olarak nasıl geliştiğimiz ve ilerlediğimiz konusunda söylüyorum.

Sessizlikten, içimizden ve bizim aracılığımızla ortaya çıkan şeylerle gelişmeli, dinginlikten çıkan her şeyi ifade etmeli ve tezahür ettirmeliyiz. Çünkü bu denetimlerle bize gelen ihamı çözüp gerçekleştirene kadar dinginliğe dönmemiz mümkün olmayacak.

Tüm yoğun spiritüel deneyimlerin bize bilgi verdiğini anladım. Bizim sadece iyi ve mistik hissetmemiz için değil, öğretmek ve bilgi vermek için ortaya çıkarlar. Bize bilgi verirler ve nasıl yaşamamız gerektiğiniz, ne olduğumuzu ve kim olmamız gerektiğini söylerler. Bu nedenle sürekli olarak nasıl gelişeceğini öğrenen dinamik insanlar haline gelmezsek, o zaman dinginliğe geçmek son bulur.

Belli aralıklarla içsel dinginliğimizi ve Tin ile olan bağlantımızı kaybederiz; çünkü kendimizi Tin ile uyumlu hale getirmedik, çünkü egomuz çok sabit. Davranışlarımızı, alışkanlıklarımızı ve düşüncelerimizi aynı zamanda hem en iyi hissettiren hem de en etkili olan şeylere uyumlu hale getirene kadar, yani kendimizi çözene kadar zihnimiz çalkantılı olacaktır.

Tüm eylemlerimizde dinginliğe geçmek

Meditasyon, tüm hayatın ya da spritiüel disiplinlerin ne tamamı ne de sonudur. Meditasyon, bizi Tin ile temasa geçiren, Sonsuz Zeka ile bağlantı ve farkındalık geliştirmemize yardımcı olan bir uygulamadır. Ancak hayatımızda uyanık olduğumuz tüm anlarda bu farkındalığın içinde oturmak, çoğumuzun amacı ya da yolu değildir.

Bunu yapmak yerine, tüm eylemlerimizde dinamik bir şekilde bu farkındalığın içinde yaşamayı öğrenmeliyiz. Bu, en yüksek başarıdır. Yaptığımız her şeyde meditasyonda elde edilen spiritüel farkındalık durumlarını bulmalıyız; bu aynı zamanda spiritüel durumla çelişen tüm bu şeylerin ortadan kaldırılmasını da gerektirir. Dikkatimiz, kim olduğumuzla en derin şekilde rezonansa giren herkes tarafından yavaş yavaş tüketilirken kendimizi daha da derin bir şekilde dinginliğe doğru geçerken buluruz.

Bu dinginlik, hayatlarımızla derin bir şekilde iç içe geçtiğimizde ortaya çıkar; eylemlerimiz, olduğumuz kişinin bir uzantısı olduğu zaman. Günlük alışkanlıklarımız, kendimizin en yüksek ve en derin seviyelerini geliştirmek ve ifade etmek için tasarlandığında ortaya çıkar. Bu ideale yaklaşmak, kendini gerçekleştirmenin merkezinde yer alır; çünkü bu, düşüncelerimizin, duygularımızın ve eylemlerimizin, olmamız gereken insanlarla aynı hizaya gelme sürecidir. Dinginliğe geçmek, bu yolun ikincil sonucu olarak ortaya çıkar.

Tatmin ve iç huzur durumuna ulaşmak, yaptığımız işte doyuma ulaşmak için her birimiz bizi mutlu eden şeyi yapmaya doğru kaçınılmaz olarak ilerlemeliyiz. Kendimizi canlı ve bağlı hissettiren şeyi yapmalıyız. Bunu başarmak için beceriyi, bilgiyi, gücü, disiplini ve bunları, hayatımızı devam ettirmek için yapma hakkını kazanmak için kademeli olarak geliştirmemiz gerekir.

Sevdiğimiz şeyi hangi seviyede yaptığımızın gerçekten de önemi yoktur. Önemli olan, yaşamlarımızı bizi mutlu edecek şeylerle doldurmayı bilinçli olarak seçmemizdir. Daima bizi tatmin eden işleri, başkalarına hizmet eden yolları, gelişmek ve uyanmak için ihtiyaç duyduğumuz alanları ve deneyimleri ve içimizde ifade edilmesi gereken gerçeği aramalıyız.

Bu yolculuğa hayatın herhangi bir aşamasında başlayabileceğinizi unutmayın. Her gün kendiniz için, içinde kendinizi bulmanızı sağlayacak bir proje, pratik, hobi veya sanat için birkaç saat ayırın. Sörf, kaya tırmanışı, müzik, dans, çizim, mimari tasarım, bahçe işleri, koleksiyon, dikiş; herhangi bir şey olabilir.

Sabır aracılığıyla dinginlik

Daha derin bir gerçeklik deneyiminin, sessizliğe geçmenin kapısı her zaman sabır olmuştur. Franz Kafka, bunu yazarken keşfetmişti:

“Odanızdan ayrılmanıza gerek yok. Masanızda oturmaya devam edin ve dinleyin. Hatta dinlemeyin; sadece bekleyin, sessiz, dingin ve yalnız olun. Dünya, maskesinin düşürülmesi için kendini size sunacak, başka seçeneği yok; mutlulukla ayaklarınızın dibinde yuvarlanacak.”

Franz Kafka

Bugün, hangi yaştan olursa olsun ortalama bir insan, sessizlik içinde oturma sabrından yoksundur. Hiç kimsenin niteliklerini, kapasitesini, güveni, gücü keşfetmek ya da kendi içlerinde istedikleri şekilde öğrenmek ve gelişmek ve bu sayede arzu ettikleri şey haline gelmek için gerekli olan sabırdan başka gerçek hiçbir eksikliği yoktur.

Yalnızca dikkatimizi dağıtmaksızın oturmak için sabrımız yok; aslında içimizdeki şey sadece anlayış ve netlikle değil aynı zamanda eylemle de çözülür. Böylece arzularınız zihninizde somut bir şekil alabilir; bu sayede bunları birer alışkanlık olarak gerçekleştirebilir ve başarı olarak gerçek kılabilirsiniz.

Başka bir deyişle, sorunlar ve zorluklar ile yaşama sanatını öğrenmedik. Bir şey zor olduğunda başka bir şey denememiz gerekmez. Zorlu olan bir parçada daha uzun süre kalabilmek için zihnimizi yavaşlatmamız gerekir. Yapmanız gereken tek şey, parçalar üzerinde daha uzun süre kalabilmek için dikkati geliştirmektedir. Bir şeyin daha derin deneyim seviyelerine geçmemiz için anlayışın ne kadar uzun sürmesi gerekiyorsa sürsün.

Dikkatimizi bir şey üzerinde sürdürme ve bu derinlikte yaşama sanatı, kaybolmuş gibi görünen bir sanattır. Kişi, bu iki kriteri karşıladığı zaman yavaş yavaş dinginliğe geçmeye başlar. Dinginlik, kişi hayatı için duygusal olarak önemli olanı yaptıkça ve zihninde yavaşlamaya başladıkça, böylece daha güçlü yarattıkça, öğrendikçe ve hareket ettikçe gerçekleşir. Dinginlik halinde yaşamak; birey, olduğu kişiyle aynı hizada olduğunda evrenle de uyum içinde olduğundan dolayı gerçekleşir. Kendi fırtınasının merkezindedir.

Spiritüel savaşçının sanatı

Barışçıl bir savaşçının, spiritüel bir savaşçının yolu ve sanatı budur. Bu dinginliğe geçmenin ilkeleri, derin bir şekilde ruha dalma yolundaki gerekliliklerdir. Hayatlarımız, hummalı bir enerjiyle doldurulamaz; çünkü zihinlerimiz, milyarlarca farklı yöne gidemez. Yine de bu, hayatlarımızın çok boyutlu olamayacağı anlamına gelmez. Yalnızda dengeye ve disipline ihtiyacımız var.

Dinginliğe geçmek, daha büyük bir amaçla hareket etme ilkesidir; bundan fazlası değildir. Her bir parça ve her bir görev daha yoğun ve derin bir şekilde yapılır, çünkü artık her seçimin daha büyük bir ağırlığa sahip olduğunu anlıyoruz. Hayatlarımıza ve zihinlerimize girmesine izin verdiğimiz şeyler, daha büyük bir dikkatle seçilmelidir.

Bu, modern dünyanın talep ettiklerinin ortasında bile mümkündür. Yaptığınız şey, Gerçek Benliğiniz ve Tin ile aynı hizada olup meditasyona elverişli ise hareket halinde meditasyon yapabilirsiniz. Modern dünyadaki dikkat dağıtıcı unsurlar, insanların dinginliğe geçmesini engelleyen şeylerdir; çünkü maddi ve yüzeysel girişler, bir kişiyi gerçekte olduğu şeyden uzaklaştırır ve onu uyutur.