Araştırma, beyaz saçlı erkeklerle artan kalp hastalığı riski arasında bir bağlantı olduğunu ortaya koymaktadır.
Çoğu kişi beyaz saçları doğal yaşlanma süreciyle ilişkilendirir. Ancak yeni araştırma, beyaz saçların kişinin yaşlanması gerçeğinden daha fazlası anlamına gelebildiğini göstermektedir.
Son yapılan EuroPrevent 2017 organizasyonunda sunulan araştırma, erkeklerde beyaz saçın varlığını kalp rahatsızlığı riskiyle ilişkilendirmektedir. Bu, beyaz saçlara sahip her erkeğin kalp krizi riskine maruz kaldığı anlamına gelmez.
Şimdiye kadar saçın beyazlaması ve aterosklerozun oksidatif stres, fonksiyonel hücrelerin yaşlanması, DNA onarımı, hormonal değişiklikler ve enflamasyon gibi benzer mekanizmalara sahip oldukları görülmüştür.
Kardiyovasküler hastalık sürecinde tıbbi araştırmacıların erkenden önlem almasına yardımcı olabilecek deri bulgularını belirlemek için ek araştırmaların yapılması gerekmektedir.
Çalışma Hakkında
Çalışma, koroner arter hastalığına sahip olan erkeklerde beyaz saçlılığın yaygınlığını analiz etmiştir. Araştırmacılar ayrıca beyaz saçın koroner arter hastalığı için bağımsız bir risk işareti olup olmadığını da değerlendirmiştir. Çalışma, tabiatı bakımından geçmişe dönük ve gözlemsel nitelikteydi.
Koroner arter hastalığın varlığı veya yokluğuna ve gri/beyaz saçın boyutuna dayalı olarak alt gruplara ayrılmış olan 545 erişkin erkek çalışmaya dahil edildi.
Çalışmaya katılan erkeklere, koroner arter hastalığı şüphesi ile çok kesitli bilgisayarlı tomografi (BT) koroner anjiyografisi yapıldı.
Katılımcıların gri/beyaz saçlarının derecesi bir “saç beyazlığı” skoruyla ölçüldü. Saf siyah saç bir rakamıyla temsil edildi. Beyaz saçtan daha fazla siyah saç iki rakamıyla temsil edildi. Eşit miktarda siyah-beyaz saç miktarı üç rakamıyla temsil edildi.
Dördüncü rakam, siyahtan daha çok beyaz saça sahip olanlara verildi. Kafadaki tüm saçın gri/beyaz olması ise beş rakamıyla temsil edildi. Her hastanın saçlarını bu ölçeğe göre derecelendirecek iki tarafsız gözlemciye itibar edildi.
Araştırmacılar, sigaradan hipertansiyona, ailede koroner arter hastalığından, dislipidemi (kanda aşırı oranda yağ bulunması) ve şeker hastalığına kadar değişen kardiyovasküler risk faktörlerine ilişkin veriler topladı.
Çalışmanın Sonuçları
Araştırma grubu, üç veya daha fazla çıkan beyaz saç skorunun koroner arter hastalığı için daha yüksek bir risk ile ilişkili olduğunu tespit etmiştir.
Bu ilişki, saptanmış kardiyovasküler risk faktörlerinin yanı sıra kronolojik yaştan bağımsız olarak var olmuştur.
Koroner arter hastalığı olan katılımcılar, koroner arter hastalığı olmayan hastalardan daha yüksek bir beyaz saç skoruna ve daha yüksek koroner arter kalsifikasyonuna sahipti. Çok değişkenli regresyon analizi, saç dökülme skoru, yaş, dislipidemi ve hipertansiyonun aterosklerotik koroner arter hastalık varlığının güvenilir bağımsız ön göstergeleri olduğunu ortaya koymuştur. Hastanın yaşı, saç beyazlamasının yegane bağımsız ön göstergesiydi.
Saç beyazlaması ve aterosklerozun benzer biyolojik yollarla oluştuğu anlaşıldı. Her birinin görülme sıklığı yaşlanma süreci boyunca artmaktadır.
Çalışmanın bulguları, saç beyazlamasının biyolojik yaşın bir işareti olduğunu ve kişinin kronolojik yaşından bağımsız olarak yüksek kardiyovasküler risk için bir tehlike işareti olduğunu ileri sürmektedir.
Koroner arter hastalık riskinin yüksek olduğu belirtilere sahip olmayan hastalar, kontrol için sık sık doktorlarını ziyaret etmelidir.
Koruyucu tedavi bu tür hastaların, yaşamın erken bir safhasında kaple ilgili olumsuz olaylardan korunmalarına yardımcı olabilir.
Saç dökülmesini belirleyen genetik ve çevresel nedensel değişkenler hakkında daha fazla bilgi toplamaya yönelik, dermatologlarla iş birliği içinde ek araştırmaların yapılması gerekmektedir.
Diğer bilinen kalp sağlığı risk faktörleri bulunmayan bireylerde beyaz saç ile kardiyovasküler hastalık arasındaki bağlantıyı doğrulamak için kadınların da dahil olduğu çok daha geniş bir çalışmanın yapılması gerekecektir. Yine de çalışmanın bulguları doğrulanırsa, yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan saç beyazlığı skorlama sistemi, koroner arter hastalığının güvenilir bir öngöstergesi olabilir.
