Brüksel lahanasının 10 faydası

Brüksel lahanasının birçok önemli sağlık faydası vardır; bol miktarda antioksidan içerir, kanser ve kalp rahatsızlığıyla savaşmaya yardımcı olur, sağlıklı sindirimi destekler, vücudu alkalize eder. Brüksel lahanası ayrıca, diğer yeşil yapraklı sebzelere kıyasla şaşırtıcı derecede yüksek miktarda protein içeriyor. Brüksel lahanasının sadece bir fincan kadarı, günlük folat, potasyum, B vitaminleri, manganez ve C vitamini ihtiyacınızı karşılayacak. Brüksel lahanası, kanserle mücadelede özellikle önemli olan bir besin maddesidir. Çünkü yüksek miktarda antioksidan içermesinin yanı sıra düşük kalorilidir. Brüksel lahanası gibi sebzelerin tüketimini artırarak; obezite, kanser, diyabet, kalp hastalığı ve nörodejeneratif bozukluk riskinizi azaltmaya yardımcı olabilirsiniz! Ayrıca brüksel lahanası, sağlıklı kilo vermenize, daha fazla enerji elde etmenize, kas büyümesine yardımcı olmanıza ve gözlerinizi ve cildinizi geliştirmenize yardımcı olabilir.

1. İçerisindeki Antioksidanlar ve Fitokimyasallarla Kansere Karşı Korunmaya Yardımcı Olur

Brüksel lahanası dahil olmak üzere turpgiller, serbest radikal hasarına, oksidatif strese ve DNA mutasyonuna karşı koruma sağladıklarından kanser riskini düşürürler. Brüksel lahanası, kanser riskinizi azaltabilecek glukozinolatlar ve izotiyosiyanatlar içeren bileşikler içerdiğinden koruyucudur. Araştırmalar, brüksel lahanalarının özellikle kolon kanseri riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Bir çalışma, Brüksel lahanalarının, oksidatif stresle mücadele eden ve vücudun kendisini detoks haline getirmesine yardımcı olan özel bir bileşik olan glukosinolatların yüksek seviyelerinin, vücudun kanser ilerlemesine karşı savunmasını önemli ölçüde artırdığını tespit etti. Araştırmacılar , insanların Brüksel lahanası yedikten sonra deneyimledikleri antioksidanların ve artırılmış detoksifikasyon(detoksa yarayan) enzim düzeylerinin, kanserli hücrelerin mutasyon geçirdiği ve tümörleri oluşturduğu DNA hasarını durdurmaktan kısmen sorumlu olduğu sonucuna varmışlardır. Bu durumun sonucu olarak; cilt kanseri (melanom), özofagus, göğüs, prostat, kolon ve pankreas gibi kanserler için riski azaltır. Ayrıca, Brüksel lahanası, hücrelerin kanserojen etkilerini bloke edebilen yüksek miktarda klorofil içerir.

2. Kemik Yapısı İçin K Vitamini Sağlar

Brüksel lahanasının her bir bardağında, günlük almanız gereken K vitamini değerinizin %270’inden fazlası vardır. K vitamini, iskelet yapısını sağlıklı tutmaktan sorumludur ve osteoporoz veya kemik kırıkları gibi kemik mineral yoğunluğundaki kayıplarla ilgili koşulları önlemeye yardımcı olur. K vitamininin ayrıca kan pıhtılaşması, kemik kireçlenmesi ve vücuttaki iltihaplanmayı önleme rolü vardır.
Brüksel lahanası, zayıf bir diyet ve sağlıksız yaşam tarzı alışkanlıklarıyla ilişkili sorunların telafi edilmesine yardımcı olan K vitamininin tedarikçisidir.
K vitamini, yağda çözünen bir vitamindir; yani bağırsakta yağ ile emilir. Bu nedenle Brüksel lahanalarını sağlıklı bir yağ kaynağı ile yemek en doğrusu olacaktır. Örneğin; hindistancevizi yağında kavurabilirsiniz.

3. C Vitamini İle Bağışıklık Sistemini Güçlendirir


C vitamini vücutta koruyucu bir antioksidan görevi görür ve enflamasyon ve hücre hasarını azaltır. Güçlü bir bağışıklık sistemi için esastır, normal büyüme ve gelişme gibi vücudun diğer birçok fonksiyonuna ek olarak, C vitamini antioksidanları bağışıklığınızı; bakteri, virüs, toksin ve hastalığa neden olabilecek diğer zararlı işgalcilere karşı güçlü tutar. İçerisindeki C vitamininin koruyucu etkileri nedeniyle brüksel lahanası; sindirim sisteminizin, cildin, gözlerinizin, dişlerin ve diş etlerinin sağlıklı kalmasını sağlar. Aynı zamanda hücreleri serbest radikal hasarından korur ve böylece kalp rahatsızlığı, kanser ve otoimmün hastalıklara yakalanma riskiniz azalır. Bir fincan pişmiş Brüksel lahanası, günlük C vitamini ihtiyacının %164’ünü barındırıyor!

4. İnflamasyon ve Kalp Hastalığına Karşı Savaşır

Araştırmaya göre, turpgiller kalp rahatsızlığı riskini önemli ölçüde azaltabilir. Çalışmalar, yüksek düzeyde enflamasyonun; kalp hastalığı, inme, diyabet ve nörodejeneratif bozukluklar için yüksek risk taşıdığını gösterdi. Brüksel lahanası; antienflamatuvarlar, K vitamini, C vitamini, çeşitli antioksidanlar ve hatta az miktarda omega-3 yağ asitleri barındırır.

Bu vitaminler, antioksidanlar ve omega-3’ler; damarları tıkanma riskinden uzak tutar, kolesterol düzeylerini düşürür, yüksek tansiyonla savaşır, kan akışını artırır. Bu önemli faydalar, her yıl milyonlarca insanı etkileyen kalp krizi ve diğer kardiyovasküler komplikasyonları azaltma ihtimalini artırır.

5. Sindirim Sağlığını Geri Kazandırır

Brüksel lahanasında bulunan glukozinolatlar; sindirim sistemi ve diğer sindirim bozuklukları geliştirme şansını azaltır. Aynı zamanda Brüksel lahanalarında bulunan sülfarafan, vücudun önemli detoksifikasyon(detoks) sürecini kolaylaştırır. Bağırsak florasında kötü huylu bakterilerin oluşmasını ve büyümesini engelleyerek sindirim konusunda yardımcı olabilirler.

Brüksel lahanası, sindirim sağlığının korunması için önemli olan lifleri sağlar. Lifler, sindirim sisteminizin düzgün çalışmasını sağlar, düzenli bağırsak hareketlerini teşvik eder, kabızlık veya ishali önler. Brüksel lahanalarında bulunan liflerin, kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olduğu ve kan akışına glikoz emilimini yavaşlattığından diyabeti iyileştirdiği bilinmektedir.

6. Göz ve Cilt Sağlığını Korur

Brüksel lahanası C vitamini ve A vitamini içerir. C vitamini, cilt kanserine ya da yaşlanmaya neden olan UV ışığı hasarıyla mücadele etmeye yardımcı olurken, A vitamini de cildin yanı sıra gözlerin de hasar görmesine karşı koruma sağlar.

Her iki vitaminin de tüketilmesi doğal olarak yaşlanmayı yavaşlatır ve göz sağlığını artırır, cildin bağışıklığını artırır ve yeni hücre büyümesini destekler.

Araştırmalar, yüksek miktarda antioksidan içeren meyve ve sebze yiyenlerin yaşla ilişkili maküler(retina) dejenerasyon riskinde azalma bulmuştur.
Brüksel lahanasında bulunan zeaksantin isimli antioksidan, korneaya giren zararlı ışık ışınları filtrelemek için çalışır, gözleri hasarlardan ve rahatsızlıklardan korumaya yardımcı olur.

7. Uygun Sinir Fonksiyonu için Potasyum Kaynağı Sağlar

Bir fincan Brüksel lahanası günlük potasyum ihtiyacınızın yaklaşık % 14’ünü sağlar. Potasyum sinir fonksiyonunu, kas kasılmasını, kemik yoğunluğunu ve tüm sinir ve kasla ilgili sistemlerimizi korumak için gerekli olan bir elektrolittir. Doğru hücre işleviyle ilgilenen potasyum, vücudun neredeyse her bölümü için çok önemlidir. Sağlıklı kalp ritmi için hayati önem taşıyan hücrelerin yapısını ve sinirsel uyarıları iletmeye yardımcı olur. Karbonhidrat metabolizmasına katılan enzim işlevlerinde de rol oynar.

8. Beyin Sağlığını İyileştirir

Araştırmacılar bir süredir, gıdalardan aldığımız besinlerin beynin yaşlanma sürecini yavaşlatmanın yanı sıra bilişsel süreçleri ve duyguları büyük oranda etkileyebileceğini düşünüyor. Beslenme faktörlerinin beyin fonksiyonlarında büyük bir rol oynadığını gösteren çalışmalar giderek artmaktadır ve bağırsak ve beynin birbirleriyle doğrudan iletişim kurabilmeleri mümkündür. Yani, yüksek miktarlarda yararlı besin tüketimi, beyin sağlığını koruyabilir ve zihinsel işlevleri geliştirebilir.
Brüksel lahanasının güçlü antioksidanları C vitamini ve A vitamini; beyin hücrelerine zarar verebilecek oksidatif stres ve enflamasyonu durdurmaya yardımcı olur.

9. Folat Vasıtasıyla Sağlıklı Gebelik Sürdürmeye Yardımcı Olur

Brüksel lahanası, genellikle folik asit olarak adlandırılan yüksek miktarda folat içerir. Folat, sağlıklı bir hamilelik ve doğum için kritik olan bir B vitaminidir. Vücudun etkili şekilde yeni hücreler üretmesine yardımcı olan folat, DNA’nın kopyalanması ve sentezlenmesinde rol oynar. Folat ayrıca vücudun proteine ​​ek olarak diğer B vitaminlerini de kullanmasına yardımcı olur, anemiye karşı korur, bağışıklık fonksiyonunu artırır ve sindirime yardımcı olabilir. Birçok yeşil yapraklı sebzede büyük dozlarda mevcut olan folat, fetüsün sağlıklı oluşumu için önemlidir.

10. Kan Şekerini Dengeler ve Şeker Hastalığına Olumlu Etki Eder

Brüksel lahanası gibi bazı yeşil sebzeler, alfa-lipoik asit olarak bilinen ve glikoz seviyelerini düşürdüğü gösterilen bir antioksidan içerir. Bu bileşikler, insülin duyarlılığını ve dönüşmesini önleyebilir. Ayrıca kan şekerini yöneterek, daha ileri oksidatif stres veya enflamasyonu önlemek suretiyle mevcut diyabetli hastaların komplikasyonlarının azaltılmasına yardımcı olabilirler.

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.