Herkes ilişkide seks kıtlığı yaşanmasının eğlenceli olmadığını deneyimlemiştir. Bu durum ilişkiye, aynı zamanda ilişki içerisindeki iki kişiye ayrı ayrı duygusal ve zihinsel olarak yük bindirir. Kimse ilişkisindeki balayı evresinin sonsuza kadar süreceğini beklemese de bir zamanlar heyecan verici olan o seksi kıvılcım söndüğünde yıkılabilir. Peki bu durumda ne yapılabilir?

Çiftlerin yeterince seks yapmamalarının ardındaki nedenler arasında genelde şunlar yer alır:

  • İşlerimiz ve çocuklarımızla çok meşgulüz.
  • Hiç zaman yok gibi görünüyor.
  • Karım eskiden seksiydi, ancak artık o kadar değil.

Tüm bunlar aslında yalnızca bahane. Gerçek şu ki modern hayatta ilişkilerde cinsiyeti ortadan kaldıran bir şey bulunuyor. Bunun ne olduğunu tam olarak anlamak için öncelikle seksin doğasını anlamak gerekiyor. Seks yalnızca fiziksel bir eylem değildir; seks, içinizde birine karşı hissettiğiniz o doymak bilmeyen heyecandır.

Tutkuyu hissetmek için kontrolü elinizden bırakmanız gerekir, sorun burada yatıyor. Modern hayatta çoğu şey kontrolü elden bırakmanın tam tersini gerektirir: Doğru eşi bulmalısın, çocukların doğru davranmalı ve doğru okullara girmeli, doğru muhitte doğru evi bulmalısın, doğru tatile çıkmalısın, hatta arabayı doğru sürmelisin. Tüm bunlar çok fazla para gerektirir, yani aynı zamanda doğru işe ve doğru bağlantılara sahip olmalısın. Ve liste uzayıp gider.

Yaşamınız kontrolle daha da ilgili hale geldikçe yaşamınız ve ilişkinizdeki tutkunuz azalır. Yaşam, işleri “doğru” bir şekilde yapmakla ilgili olduğunda kontrolü bırakmak aslında tehdit edici hale gelir. Tutku, düzenli hayatı alt üst edecek bir düşman haline gelir, buna farkında olmadan direnirsiniz.

Bu ise içsel ve farkında olmadığınız bir çatışma yaratır: Tutku duymak için can atıyor ancak bunu hissetmeye cesaret edemiyorsunuz. Bu çatışmaya dışarıdan baktığınızda asıl tehlikenin tutku değil, yaşadığınız içsel çatışma olduğunu anlarsınız. Çatışmayı çözmediğinizde korkunç sonuçlarla karşılaşırsınız: Ya bu tutku ilişkinizi mahvedebilecek, akıl almaz ve dürtüsel bir şekilde ortaya çıkar ya da tamamen ortadan kaybolur, hayatınız tadını tuzunu kaybeder. Dünyadaki en üzücü şeylerden bir tanesi restoranda oturan bir çiftin yemek boyunca birbirleriyle konuşmadıklarını görmektir; partnerlerin arasındaki ölü boşluğu hissedersiniz. Kıvılcımı o kadar uzun süre önce kaybetmişlerdir ki onu tekrar bulma umutlarından vazgeçmişlerdir.

İlişkide tutku kaybedildikten sonra geri kazanılabilir mi?

Evet, ilişkinizde daha fazla tutku olsun istiyorsanız, normalde gizli tuttuğunuz parçanızla iletişime geçmeniz gerekir: Bir şeyleri kontrol etmeye çalışmayan, günü kurtarmaya çalışmayan parçanız. Hatta bu parçanız kontrolünüz dışındadır.

Peki bu parçanızla seks arasındaki bağlantı nedir? Yaşadığınız en iyi cinsel deneyimleri düşünürseniz, hepsinin aynı özelliğe sahip olduğunu görürsünüz: Sanki içinizdeki başka bir parça kontrolü ele almış gibidir ve o parçanız daha rahattır, doğaçlamayı seviyordur ve günlük halinizden daha tutkuludur.

Bahsedilen bu şey gölge yanınızdır. Gölge, psikiyatrist Carl Jung tarafından keşfedilmiştir ve “doğru” olmadığını düşündüğünüz, düzenli ve kontrollü olmayan, dağınık olan nitelikleri bünyesinde barındırır. Herkes kendi Gölgesini saklamaya çalışır, çünkü bundan utanır ve tehdit altında hisseder.

Gölge nasıl davet edilir?

İyi bir seks hayatınız olsun istiyorsanız, eşinizle ne kadar süredir birlikte olursanız olun, Gölgenizi beslemeli ve ona alan yaratmalısınız. Kendinizi savunmasız bırakmalı ve Gölgenizi eşinizle birlikte yatak odasına götürmelisiniz. Bundan utanıyor olsanız dahi Gölgeniz, tutkulu bir şekilde seks yapabilen, yakınlaşabilen ve biriyle yakınlık kurabilen parçanızdır.

Bu durum üzerinde çalışırken partnerinizle olan tüm etkileşimleriniz önemlidir. Her seferinde Gölgenizi ya dışarı çıkarır ya da içeride saklarsınız. Sakladığınız zaman ilişkideki tutku tükenecektir.

Gölgenizi ortaya çıkarmanız biraz da yalnızca seks yapmadan hemen önce değil, partnerinize her zaman ilgi göstermeniz gerektiğidir. İnsanların birbirlerini hayal kırıklığına uğrattıkları yer, seks yaptıkları zamanlar dışındadır. Mutfakta partnerinizin yanından geçerken ona dokunmanız, şehvetli bir şekilde bakmanız, ona harika göründüğünü söylemeniz işe yarayacaktır. Bunları her zaman yapmalısınız.

Havaya girmek için ne yapmalı?

Pek çok insan havaya giremediğini, numara yapıyor gibi hissedeceğini söyler. O halde numara yapın. Partnerinizi cinsel olarak arzu edilir hissetmek sizin sorumluluğunuz. Bunu ikiniz de yaparsanız, evlilik için seksle ilgili bir ortam yaratır ve kendinizi daha iyi hissedersiniz.

Bu uygulamalar çok uğraştırabilir ve sezgilerinize aykırı olabilir. Ancak yirmi beş yıldır birlikte olsanız dahi seksin kendiliğinden olması gereken bir şey olduğu yanılgısından kurtulmanızı sağlarlar. Bunları yaparak evliliğinizde iyi niyet ve iyi hisler yaratabilirsiniz.

Bunu bir iş gibi düşünebilirsiniz. Modern hayatın seksi öldüren bir yanı var. İlişkinin ilk üç ayının sonsuza kadar süreceği yanılgısına sahibiz. Ancak ilişkinin ilk üç ayı yalnızca bir evredir. Birini buldunuz, hiç olmadığınız kadar mutlusunuz, her gece seks yapıyorsunız, isteseniz dahi bu kişiyi aklınızdan atamıyorsunuz. Bu durum üç ila altı ay arasında ortadan kaybolur. Kişi sıradan hale gelir. Ancak gerçekte olan şey, ilişkinin yeni bir aşamasına geçmektir. Her şey gerçek bir işe dönüşür. Modern yaşam bize bir ilişki için çalışmak zorunda olmanın, ilişkinin kötü olduğu anlamına geldiğini söylüyor; halbuki ilişki için çalışmak çok normal.

Karşınızdakiyle tanışmanızı yukarı giden bir eğri olarak düşünün. Eğrinin en üst noktası, idealleştirme aşamasıdır. Kişi mükemmeldir ve büyülüdür; hayatınızın geri kalanında sizi mutlu edecek ve cinsel olarak uyaracaktır. Ardından eksiklerini ve kusurlarını fark etmeye başlarsınız ve inanılmaz bir hayal kırıklığı yaşarsınız. İşte tam bu noktada ilişkiniz gerçekten başlar. Hayatınızın geri kalanı boyunca sürecek olan bu “çalışma aşaması”nda kişiyi büyülü olduğu için değil, kendinizi ona bilinçli olarak adadığınız için eşinize dair olumlu imajı yeniden inşa edersiniz. Bu da Gölgenizi ilişkinize her gün zahmetli ve sürekli bir şekilde yeniden taşımanızı gerektirir.

Kaynak: https://goop.com/wellness/sexual-health/how-to-have-more-sex/