Bu yazıda Ekim Ayı astroloji tahminlerini derinlemesine inceleyeceğiz. Ekim, çığır açan bir ay olacak: Değişikliklerle, beklenmedik deneyimlerle ve devam eden içsel çalışmalarla dolu olan yoğun bir aya giriyoruz. Terazi’de Yeni Süper Ay ile birlikte iki Dolunay gerçekleşiyor.
Bu yıl Dolunay, 2 Ekim’de gerçekleşirken nadir olarak görülen Mavi Ay olan Avcı Dolunay’ı ise 31 Ekim’de gerçekleşiyor. Bu olay ekim ayını, kolektif ve kişisel yolculuğumuz için özellikle ilginç ve çok bağlantılı hale getiriyor.
Jüpiter ve Satürn, şu anda ileri hareket ederken ve Plüton 4 Ekim’de onlara katılırken, enerji önemli ölçüde değişiyor: Gezegenlerin geri hareketleri sırasında meydana gelen iç gözlemden sonra bir bütünleşme, uygulama ve odaklanmış eylem aşamasına giriyoruz. Bununla birlikte Mars, Uranüs, Neptün, Şiron ve yakında Merkür hep birlikte hala görünürde geriye doğru hareket ediyor. Özellikle Mars’ın geri gitmesi, bir şeyin bizi yavaşlattığı hissine neden olabilir; bu da inisiyatif alma ve hızlı harekete geçme yeteneğimizi etkiler.
Bu çığır açan dönemde geriye dönüp bakmaya, seçtiğimiz yaklaşımı ve çıktığımız yolu yeniden değerlendirmeye teşvik edileceğiz. Geçmişte yaptıklarımızın arkasındaki gerçek nedenleri anlama şansına sahip olacağımız için pek çoğumuz, farklı seçimler yapma konusunda ilham almış hissedeceğiz. Bu süreçte her halükarda önceliklerimizi yeniden yapılandırmamız ve gözden geçirmemiz gerekse de bir şekilde ilerlemeye devam etmemiz gerektiğini anlayacağımız bir ay olacak.
Mevcut yapıların ve sistemlerin dönüşümü yalnızca dış dünyada gerçekleşmiyor: Tüm insanlar için derin bir bilinç değişimi meydana geliyor. Bu değişiklikler, bizi kişisel gücümüze ve içsel otoritemize kök salmaya yönelik potansiyele sahiptir; bizi kendimize, Doğa ve Toprak Ana ile bağlantımıza geri götürür.
Ekim ayı boyunca giderek daha fazla insan, meydana gelen önemli ve köklü değişikliklere uyum sağlamanın benzersiz yollarını keşfetme fırsatına sahip olacak. Bu ay boyunca yaşamlarımız için yeni temeller oluşturma, engeller ile zorlukları aşma ve yeni keşfedilen güce ve kuvvete alışma şansına sahibiz.
Venüs, Başak burcunda
Dolunay’dan sadece bir gün sonra, Venüs Aslan burcundan Başak burcuna geçti. Bu geçiş, yoğun duygusal enerjiyi hızlı bir şekilde sakinleştirerek tepkilerimizi kontrol etmemize ve tetikleyicilere tepki verme şeklimiz konusunda dikkatli olmamıza yardımcı olur. Başak burcundaki Venüs, son derece analitik ve düzenlidir: Bu enerji kolayca çok hassas hale gelebilir, eksik olana fazla odaklanabilir, hatta sağlıklı bir şekilde ifade edilmezse kötümser olabilir.
Venüs’ün Başak burcundaki en yüksek amacı, bize ayırt etmeyi öğretmek ve bilinçli kararlar verebilmemiz için muhakeme yeteneği geliştirmemize yardımcı olmaktır. Venüs, Oğlak burcunda bulunan Jüpiter, Plüton ve Satürn ile ayın sonuna doğru üçgen oluşturarak yapısal dönüşümü kolaylaştıracak ve değişikliklere sorunsuz bir şekilde adapte olmamızı sağlayacak.
Plüton, ileri hareket ediyor
Bize, içsel gücümüzle bağlantı kurma şansı veren uzunca bir içsel keşif ve kendini yansıtma sezonu sona erdi. Plüton, Nisan ayından bu yana belirgin bir şekilde geriye doğru hareket ettikten sonra nihayet ileri hareketine başladı: Şimdi, bu süre içerisinde öğrendiğimiz dersleri uyguluyoruz. Plüton, bizi sürekli olarak gücümüzü ve kuvvetimizi tam olarak somutlaştırmaya davet eden evrimin kudretidir.
Bu kozmik olay, kendimiz hakkında yaptığımız işi pratiğe geçirmemize ve içsel olarak ne kadar değiştiğimizi yansıtan şekillerde hareket etmemize izin verir. Şimdi, yaşadığımız dönüşüm dışa doğru dalgalanabilir ve dış gerçekliğimizle ilgili değişiklikleri ortaya çıkarabiliriz.
Mars geri giderken Plüton ile kare yapıyor
Koç burcundaki Mars, bu yıl Oğlak burcundaki Plüton ile ikinci kez kare oluşturuyor ve bizi zamanda geri götürerek 13 Ağustos’ta ilk kare gerçekleştiğinde ortaya çıkan temaları düşünmeye davet ediyor. Plüton ileri hareket ederken Mars ise geri hareket ediyor: Bilinçli arzularımızın ardındaki niyetler ve güdüler hakkında iyi düşünmemiz gerek.
Bu konum yolculuğumuzda, seçtiğimiz yola duyduğumuz bağlılığı test etme işlevi olan engelleri ve tıkanıklıkları yansıtabilir. Başarmaya çalıştığımız şeyin, ruhumuzun evrimsel amaçlarıyla aynı hizada olduğundan ve bunun, sadece egomuzun bir ifadesi olmadığından emin olmalıyız. Bu döngünün üçüncü ve son Mars-Plüton karesi, son sınavımızı vereceğimiz 20 Aralık’ta gerçekleşecek; bu sayede şimdi yaşadıklarımızın amacını görebileceğiz.
Merkür geri hareket ediyor – Güneş, Mars ile karşıt açı gerçekleştiriyor
Akrep burcundaki Merkür geriye doğru hareket ederken Terazi burcundaki Güneş, Koç burcunda geri hareket eden Mars ile karşıt açı oluşturuyor. Başkalarıyla nasıl ilişki kurduğumuz ve iletişim kurduğumuz konusu, bu gerilemenin büyük temaları olacak: Merkür, Terazi’ye tekrar hareket ederken ilişkilere olan yaklaşımımız üzerinde düşünmeye teşvik edileceğiz.
Merkür’ün bu geri hareket döngüsü ruhumuzun derinliklerini, daha derindeki motivasyonumuzu ve amaçlarımızı keşfetmekle ilgili olacak. Sırlar açığa çıkabilir, bilinçsiz travmalar ortaya çıkarılabilir ve hatırlanabilir. Akrep burcundaki Merkür’ün geri hareket etmesi, gölgemizle karşılaşmaktan korkmazsak ve gerekli dönüşümü korkmadan kucaklarsak inanılmaz bir şifa potansiyeli sunan bir geçiştir.
Süper Yeni Ay Terazi burcunda – Güneş ve Ay, Mars ile karşıt konumda
16 Ekim tarihinde, bizi 14 Aralık’taki Tam Güneş Tutulmasına hazırlayacak olan üç adet Süper Ay’dan ikincisini deneyimleyeceğiz. Güneş ve Ay, Terazi burcunda bir araya geliyor ve Koç burcunda geri hareket eden Mars ile karşıt açı oluşturuyor. Bu görünüm bize, başkalarıyla olan ilişkilerimizde barış ve uyumu geliştirmek için öncelikle bireysel ihtiyaç ve arzularımızı onurlandırmamız ve karşılamamız gerektiğini hatırlatıyor.
Terazi’deki Yeni Ay ayrıca İkizler burcundaki Kuzey Düğümü ile üçgen oluşturuyor. Bu destekleyici konum, bu kozmik olayın karmik önemini artırarak onu, özellikle kolektif evrimimiz ve içinden geçtiğimiz büyük ve köklü değişimle alakalı hale getiriyor.
Mars Retrosu, Jüpiter ile kare oluşturuyor
Oğlak burcundaki Jüpiter ileri hareket ederken, Koç burcunda geri hareket eden Mars ile 19 Ekim’de kare oluşturuyor. Bu iki gezegen arasındaki ilk kare 4 Ağustos 2020’de Jüpiter hala geri gitmekteyken gerçekleşmişti. Bir sonraki ise 23 Ocak 2021’de, Mars Boğa burcunda ve Jüpiter Kova burcunda olduğunda gerçekleşecek. Bu konum, aşırı gerginlik ve iç huzursuzluğun yanı sıra harekete geçme arzumuz ile kendimize karşı dürüst olma ihtiyacımız arasındaki anlaşmazlığı yansıtabilir.
Mars-Jüpiter karesi, bütünlük ve özgünlükten kaynaklanmayan davranışları ortaya çıkarabilir. Bu konumun, fevri ve patlayıcı tepkileri uç noktalara getirme potansiyeli vardır: Bugünlerde, tetikleyicilere karşı tepki verme şeklinize dikkat edin.
Güneş, Akrep burcuna geçiyor
Güneş, 22 Ekim’de gizemli olan Akrep’e geçiyor; farkındalığımızı derin varoluşsal konulara, psikolojimize, ölümle ilişkimize çekerken bizi sorular sormaya ve daha derine inmeye davet ediyor. Akrep burcundaki Güneş yüzeysel açıklamalardan, amaçlardan veya güdülerden asla memnun kalmaz ve bizi her zaman gün gibi ortada olanın altına bakmaya davet eder.
Akrep sezonu boyunca odak noktamız kendi içinde değişiyor: Küllerimizden yükselme kapasitemizle, tamamen dönüşme yeteneğimizle ve dayanıklılığımızla temasa geçmeye teşvik ediliyoruz. 2020 Akrep sezonu bizi, yeraltı dünyasına bir yolculuğa çıkmaya ve daha akıllı, daha güçlü ve daha kuvvetli bir şekilde geri dönmeye davet ediyor.
Merkür, Terazi’de geri hareket ediyor – Venüs, Terazi’ye geçiyor
27 Ekim’de hem Merkür hem de Venüs, neredeyse aynı dakikalarda Terazi’ye geçiyor. Terazi’deki Merkür, bizi Eylül ayında olanlara geri götürüyor ve bizi o zamanlar yaşadığımız dersleri çözmeye ve gözden geçirmeye davet ediyor. Merkür, Akrep’in derin sularına ikinci kez girmeden önce, tüm ilişkilerimizin temelinde eşitliğin olduğundan emin olmak ister. Sevdiklerimizle olan iletişimimizin açık ve dürüst olması gerekir; altta yatan herhangi bir suistimal durumu veya kontrol dinamiği varsa şimdi ortaya çıkarılmalı ve çözülmelidir.
Yöneticisi olduğu burçların birinden geçen Venüs de aynı temaları vurgulayarak adaleti, eşitliği ve dengeyi geliştirmemize yardımcı oluyor. Bu geçiş bizi, başkalarıyla olan tüm etkileşimlerimizi olumlu yönde etkileyebilecek içsel bir incelik ve uyum durumuna geri getirme potansiyeline sahip.
Boğa burcundaki Dolunay, Uranüs ile kavuşum gerçekleştiriyor
Bu yıl Avcı Dolunayı, Cadılar Bayramı olarak da bilinen Samhain’de gerçekleşen nadir bir Mavi Ay’dır. Bu kozmik olay, çoğumuz için son derece güçlü ve hayat değiştirici olma potansiyeline sahiptir: Ay; ani uyanışların, karmaşaların ve mevcut yapının bozulmasının gezegeni olan Uranüs ile tam olarak kavuşumdadır. Bugünlerde amacını tamamlayan şeylerin, atılımların, yeni olasılıkların, kendiliğinden açılan alışılmadık yolların ve her türlü beklenmedik olayların bozulmasını bekleyebiliriz: Ortaya çıkan şeylere açık olun.
Aynı gün, Terazi burcundaki Merkür geri hareket ediyor ve bu yıl ikinci kez Oğlak burcundaki Satürn ile kare oluşturuyor. Bu konum bizi Eylül sonunda, Başak’taki Süper Yeni Ay zamanında bu gezegenlerin aralarındaki ilk karenin meydana geldiği zamana geri götürüyor. Boğa burcundaki Dolunay sırasında Merkür ve Satürn, bize düşüncelerimizin, sözlerimizin ve dünya algımızın asıl gerçekliğini değiştirme gücüne sahip olduğunu hatırlatacak.
Bu ay ağır ve zorlu hissettirecek olsa da aynı zamanda çok güçlendirici ve iyileştirici de olacak. Hem bireysel hem de kolektif düzeyde yüzeye çıkacak olan pek çok şey, dış dünyada ne olursa olsun bizi daha yüksek frekanslarda sakin kalmaya davet ediyor. Kolektif olarak birleştiğimiz zaman kendimizi ve dünyayı değiştirme gücümüz daima içimizden gelir. Cevap, sevgidir.
