Araştırmacılar CRY1 genindeki bir değişkenin, geceleri yorgun hissetmeye başladığınız zamanı etkileyerek sirkadiyen saati yavaşlattığını tespit etmiştir.

Tipik bir gece kuşu, gece varolma tercihini kendi ilgilerine dayandırır. Diğerleri ise güneşi sevmediklerini iddia eder. Bazıları, başkaları uyurken uyanık olmaktan dolayı belirli bir tatmin duygusu elde ettiklerini söylemektedir.

Bilim insanları, geç saatlerde uyanık kalma tercihi için çok daha pratik bir neden tespit etmiştir: bir gen mutasyonu.

Bulgu Hakkında

 Rockefeller Üniversitesi‘nden araştırmacılar CRY1 genindeki bir değişkeninin, sıklıkla “sirkadiyen saat” olarak adlandırılan vücudun iç biyolojik saatini yavaşlattığını tespit etmiştir. Bu iç saat, kişinin ne zaman uykulu hissedeceğini ve ne zaman uyanmaya hazır olacağını belirlemektedir.

CRY1 genindeki “gece kuşu” değişkenine sahip olan kişiler, diğerlerine kıyasla daha geniş bir sirkadiyen döngüsüne sahiptir.

Sonuç olarak, bu kişiler tabiatının gereği olarak daha geç saatlerde uyanık kalmaya programlıdırlar. Çalışmanın kıdemli yazarı Michael W. Young, genetik değişikliğin uyku bozukluklarına bağlanan diğer mutasyonlara kıyasla oldukça etkili olduğunu belirtmektedir.

Yeni araştırma, gen mutasyonunun 75 bireyde 1’in üzerinde bir rakamda var olabileceğini göstermektedir.

Gece Kuşlarının Teşhisi

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’ne göre Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 50 milyon ila 70 milyon yetişkin bir uyku/uyanıklık bozukluğundan muzdariptir.

Bu rahatsızlıklar narkolepsiden uykusuzluğa kadar uzanmaktadır.

Bu rahatsızlıklar bireyleri depresyon, şeker hastalığı ve obezite gibi kronik hastalıklara yatkın hale getirir.

Gece kuşu olduğunu iddia edenler genellikle gecikmiş uyku fazı bozukluğu (GUFB) tanısı almaktadır. Bu tür bireylerin 24 saatlik uyku ve uyanıklık döngüsü gecikmelidir ve normal bir kişinin dinlendirici bir gece uykusu için yatağa gittiği zamandan çok daha enerjik hissederler.

Yine de herkesten çok daha sonra kafayı vurup uyumaya yönelmenin bazı olumsuz tarafları da vardır.

GUFB’ye sahip olan kişiler, vücut hazır olmadan önce işe, okula veya başka yerlere gitmek için uyanmak zorundadırlar. Sonuç ise gecenin erken saatlerinde uykusuzluğun yanı sıra gün boyunca yorgunluk olur.

Çalışmanın Detayları

Young, bilinen sirkadiyen genlerdeki mutasyonların GUFB’ye bağlı olup olmadığını bulmak için araştırma arkadaşı Alina Patke ile birlikte çalışmıştır.

Bir çift uyku uzmanı, Weill Cornell Tıp Fakültesi’nden uyku araştırmacılarıyla bir takım oluşturmuştur.

Çalışmaya katılanlar, günün zamanını belirten açık hava uyarılarından tamamen izole edilmiş bir laboratuar dairesinde iki hafta geçirdi.

Deneklerin istedikleri şekilde yemek yemelerine ve uyumalarına izin verildi.

Bu tarz bir “serbest gidişat” yaşam alanına yerleştirildiğinde bireylerin büyük çoğunluğu, 24 saatlik uyku ve uyanıklık döngüsüne bağlı kalmaktadır.

Ancak GUFB’den muzdarip bir kişi diğerlerinden ayrılmıştır.

Bu katılımcı gece geç saatlere kadar uyumamıştır ve yaklaşık yarım saat daha uzun bir döngüye sahiptir. Araştırma ekibi ayrıca, vücut sıcaklığındaki ve sirkadiyen saat ile döngü içinde olan hormonlardaki değişikliklerin gecikmeli olduğunu bulmuştur.

Bu tarz bir hormona melatonin örnek olarak verilebilir.

Bu hormon uykuyu düzenlemeye yardımcı olur.

Katılımcıların çoğu için bu hormonun seviyeleri gece saat 9/10’da artmaya başlamıştır.

Buna rağmen GUFB hastasının melatonin seviyeleri sabah üçe kadar yükselmemiştir.

Araştırma ekibi GUFB hastasının DNA’sını incelemiş ve tek bir değişkenin işaretini bulmuştur: CRY1 geninin bir mutasyonu.

CRY1 tarafından oluşturulan bu protein, genellikle 24 saatlik bir döngüde açılıp kapanan genlerin bir kısmını baskılamaktan sorumludur.

GUFB hastasında tespit edilen mutasyon diğer saatle ilgili genlerin daha uzun süre kapalı kalmasını zorlayarak CRY1 proteininin normalden daha aktif olmasını teşvik etmiştir. Zaman ilerledikçe GUFB hastalarına yardımcı olacak ilaçlar oluşturulabilir.

Aynı zamanda GUFB hastaları, uyku döngülerini katı dinlenme programları ile önceden önlemler alarak kontrol etmek zorunda kalacaklardır.