1-  Zaman sonsuza kadar sürmez:

Çoğumuz, çok fazla zamanımız olduğunu düşünüp işlerimizi erteleyip, görüşmemiş gereken kişiler ile nasıl olsa buluşuruz diye düşünürüz. Zaman ileriye bakıldığında sonsuz ve yavaş gibi gelebilir fakat geçmişe baktığımızda nasıl akıp geçtiğini anlayamadığımız hızda gerçekleştiğini anlarız. Eğer orta yaşlara doğru yaklaşan biri iseniz ve hala hayallerinizde tuttuğunuz ve yapmadığınız birşey var ise “Nasıl olsa bir gün yaparım” deyip ertelemeyin. Çünkü o ilerde yaparım anlayışı çok geç kalmanızı sağlayabilir. Şunu unutmamız gerekir ki zamanımız dünyada bulunan her türlü mal, mülk ve mücevherden daha değerlidir. Bu sebeple bilmemiz gereken “Zaman sadece bir kereye mahsus olmak üzere tecrübe edilir” yani bugünün tarihini hiç kimse bir daha yaşayamayacak ve hatta ben bu yazarken bile bir dakika önceyi geçirdiğim için bir daha dönüp o dakikayı yaşayamayacağım. Tüm bu bilgiyi göz önünde bulundurarak saatlerce sosyal medyada vakit geçirip hiç bir işe yaramayan şeyler için vaktinizi harcarken bu konuyu düşünün ve zamanınızı mutlaka planlayın.

2- Değişiklik, elinizden gelenin en iyisini yapmanızı gerektirir:

Değişiklik kolay değildir ve doğal yolla gelmez. Bunun için bilinçli ve farkında olarak tekrarlanan davranışlar yapmak gerekir. Eğer elinizden gelenin en iyisini vazgeçmeden yapmazsanız değişikliğin olması mümkün olmaz. Çoğu kişi ağır ve disiplinli çalışmayı göze alamadığı için istediği değişiklikleri hayatına getiremez. Örneğin, işini sevmeyen biriyseniz, zamanınızın çoğunu geçirdiğiniz bir yerde ve çalışma halinde olmamalısınız. Hemen ilgilendiğiniz ve zevk aldığınız bir konu bulup, üzerine gerekiyorsa eğitim alıp, kendinizi geliştirip, olmak istediğiniz kişiye ulaşmalısınız. Bunun için de çok çalışıp, kararlı şekilde sebat etmeniz gerekir. Daha sonra zaten istediğiniz işi yaparken çalışıyor gibi kendinizi hissetmeyeceksiniz.

3- Şikayet etmek hiç birşeyi çözmez:

O kadar çok kişi tanıdım ki sürekli her şeyden şikayette bulunan, sanırsınız dünyanın tüm dertleri o kişinin üzerinde ve durup dinlenmeden karşılaştığı her kişi onlara zarar vermektedir. Mesela, sanki trafikte onlar tek başına kalır, yağmur onların üzerine yağar, patronları kötü davranır ya da iş arkadaşları art niyetli insanlardır. Bu düşünce yapısı kişinin kendisine zarar vermesinden başka işe yaramaz. Her şikayette aslında bu kişi kendisini kedere gömmekte ve stres altnda tutmaktadır. Sorun olarak gördüğünüz konuları dillendirmek yerine çözümlemek için yollar arayın. Çünkü başınıza gelen her problem tanıdığınız herkesin başına da geliyor.

4- Kaçırdığınız fırsatlar için pişmanlık duymayı bırakın:

Keşke sözünü çokça kullanan kişilerin, psikologlar tarafından genelde özgüven ile ilgili sorunlar yaşadıkları tespit edilmiştir. Özgüveni kas gibi düşenebilirsiniz şöyle ki her görüp değerlendiremediğiniz fırsattan sonra kendizi suçlarsanız özgüven azalacaktır. Akabinde kendinizi belli bir süre sonra yetersiz hissedip bırakın risk almayı yapabileceğinizi bildiğiniz işleri bile yapamayacağınızı inanmaya başlayabilirsiniz. Keşke demek yerine “Evet o zaman o fırsatı göremedim ya da değerlendiremedim ama şimdi tekrar o fırsatı yaratıp kendimi göstereceğim” demelisiniz. İsteğin önüne hiç birşey geçemez hem de hangi yaşta olursanız olun!

5- Spontan olun:

Beklenmedik bir zamanda gelişen duyguları ve istekleri fark ettiğinizde içinizin sesini dinleyip uygun davranışta bulunabilirsiniz. Spontan olmak planların arada dışına çıkmak iyidir ve rutinden kurtarır. Fakat bunu hayatınızı değiştirebilecek büyük kararlar boyutunda düşünmeyin. Örneğin, çok sıkıldınız ve boğulmuş hissediyorsunuz, hemen bir havanızı değiştirecek bir kafeye gidip hatta orada iyi hissedirecek müzik dinleyip sıcak bir içeceğin keyfini çıkartabilirsiniz. Bunun çok uzun bir zaman almasına da gerek yok sadece yarım saat bile yeterli gelecektir. Yakınlarda bir kafe yoksa yarım saatlik bir yürüyüş de yakın etkiyi yaratabilir.

6- Farklılığınızı koruyun:

Çalıştığınız yerde belirli bir uniforma bile giyiyor olsanız bile tarzınızı yansıtan bir aksesuar, saç şekli, çorap veya ayakkabı kullanabilirsiniz. Kişinin kendi karakterini kıyafetleri vesilesiyle de ifade ediyor olması o kişinin akılda kalıcılığınızı arttıracaktır. En önemli bilmemiz gereken konu herkes eşsiz, bir tane daha sizden yok, dolayısıyla başkalarına benzemeye çalışmak yerine kendi farklılıklarımızı zarifçe ortaya çıkaralım.

7- Hayata karşı tutkulu ve çoşkulu olmayı tercih edin:

Günümüzde bir çok insanın hedefi sadece para kazanmak üzerine olduğu için çoğu kişi sıkıcı da olsa yaptıkları şeyleri sürdürmektedir. Öyle ki zevk almadığı ve hatta bunaltıcı bulduğu bir işte yıllarca tek motivasyonunu para üstünde sürdürdüğü için bu kişilerin ilişkisel ve kişisel psikolojik sorunlarının ortaya çıktığı bir gerçektir. Para, somut yani elle tutulur her şeyi alamamızı sağlayabilir fakat tutkuyu, coşkuyu ve mutluluğu satın almamızı sağlayamaz. Bunun için bize heyecan veren, bir nevi ilgilendiğinizde zamanın nasıl akıp gittiğini anlamadığınız hobileriniz uğraşlarınız olmalı.

8- Kısa yoldan her işinizi yapmaya çalışmayı bırakın:

Pratikleşen ve hızlanan dünyada insanlar işlerini, ulaşmak istediklerini kısa yoldan halletmek eğilimindedir. Bu bazen hem yanlış yapmalarını hem de geçiştirme halinden dolayı emek vermemeyi alışkanlık haline getirmeyi sağlar. Bu alışkanlığın etkisiyle basit yolla kurtulmak istedğimiz bir acıdan bir ilaç vesilesiyle, ayrılmak istediğimiz sevgilimiz ile sosyal medyada paylaştığımız imalı bir resim ve cümle ile uğraş vermeden sonuçlandırabiliriz. Fakat bilmeliyiz k bu tarz bir akıl yapısı çoğu şeyi “Değersizleştirmeye” başlayacaktır. Kısa yoldan halledemediğimiz her şey ayrıca bizi mutsuz hissettirecektir. Bir işe ya da konuya emek verirken tecrübe elde ederiz, değer verip saygı duymaya başlarız.

9- Sağlıklı hayatı yaşam biçimi haline getirin:

Her sabah erken saatlerde yürüyüşler yapmak, bol su , meyve sebze içeren yiyecekler tüketmek, kitap okumak ve her gün yeterince uykuyu almak sağlıklı zihne ve bedene sahip olmanızı sağlar. Bu rutini elde edebilmek için belki de bir yıl geçmesi gerekecektir ama bu alışkanlıkları elde etmenin tek yolu karar verip başlamak ve kendini zorlayarak disipline olmak gerekmektedir.

10- Her zaman beklenmedik olaylara hazırlıklı olun:

Herkesin hayatta bir B planı olmalıdır. Sebebine gelince olmasını hesapladığınız veya beklediğiniz şeyler ne yaparsanız yapın gerçekleşmeyebilir. Bu demek değildir ki hemen vazgeçip bırakın, aksine negatif durumları kaldırabilecek hazırlıkta olun ve hedefinize giden farklı yollar ve çözümler bulun. Her türlü duruma çabuk adaptasyon hemen iyileşmenizi sağlar ama durumu direnç göstermeden önce kabul edip gereksiz dövünüp kendinize acımayı bırakarak harekete geçin.

Konu ile ilgili sorularınız ya da paylaşacaklarınız varsa bana z.eylemsenkal@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Psikolog
Zeynep Eylem Şenkal