Karaciğerde görülen yağlanma ya da buna bağlı hastalıklar ile geceleri nefes alış verişinin durması ve horlama ile kendini belli eden uyku apnesi arasında, bir takım ortak özellikler bulunuyor. Bu iki durum, çoğu zaman fazla kilolu ya da obez olan kişilerde görülüyor. Milyonlarca insanı etkiledikleri gibi, çoğu zaman da tanı konulamadan ilerliyorlar. Anahad O’Connor’ın bu konuda paylaştığı bilgileri, Uplifers olarak sizler için derledik.

 

Eskiden araştırmacılar, uyku apnesi ve karaciğer yağlanmasının birçok hastada beraber görülmesine rağmen, aralarında temelde bir ilişki olmadığını düşünüyorlardı. Fakat güncel çalışmalar gösteriyor ki, bu iki sorunun arasında ciddi bir bağlantı olabilir, hatta uyku apnesi direkt olarak karaciğer yağlanmasını şiddetlendirebilir.

 

Geçen yıl Chest bilimsel dergisinde yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar, uyku apnesine sahip olduğundan şüphelenilen 226 orta yaşlı ve obez kadın/erkeği inceledi. Bulgularına göre, bu grubun 3’te 2’sinde karaciğer yağlanması vardı ve uyku apnelerinin şiddeti arttıkça karaciğer hastalıklarının da şiddeti artıyordu.

 

Pediyatri dergisinde yine geçen sene yayınlanan bir araştırma da, benzer bir ilişkinin çocuklarda rastlandığını gösterdi. Bu araştırmadaki karaciğer yağlanması olan çocuk hastaların %60’ında uyku apnesi de vardı ve apneler ne kadar şiddetliyse, hastaların karaciğerinde fibroz ve yara olması olasılığı da o kadar artıyordu.

 

Bir şekilde hala netleşmiş olmasa da, bazı doktorlar uyku apnesi yüzünden oluşan oksijen eksikliğinin, karaciğer yağlanmasını şiddetlendiren kronik iltihaplanmayı artırdığından şüpheleniyor. Karaciğerdeki yağ ilk başlarda zararsız olsa da, iltihaplanma bir kere yerleşti mi, yağ, yara dokusuna dönüşüyor ve bu da karaciğer yetmezliğine neden olabiliyor.

 

Cincinnati Çocuk Hastanesi’nde karaciğer yağlanması hastalıkları merkezinin eş yöneticisi olan Dr. Rohit Kohli diyor ki,nihayetinde, özellikle ciddi uyku apnesi olan insanların karaciğerlerini kontrol ettirmeleri gerekir: “Çünkü şimdiye kadar yapılan çalışmalarda, bu ikisinin beraber yürüdüğüyle ilgili yeterince kanıt elde ettik. Eğer bu hastalıklardan birini yenerseniz, bu muhtemelen diğerine de yarar sağlayacaktır.”