Keçiboynuzu, aslında tam olarak yemeye uygun, lezzetli ve albenili bir görüntüye sahip olmasa da inanılmaz derecede enerji deposu olmasıyla değerli bir bitkidir. Özellikle Akdeniz ikliminin etkili olduğu alanlarda yetiştirilen keçiboynuzu, taze bir şekilde tüketildiğinde çok tatlı bir aroması vardır. Zira ona bu aromayı içindeki şekerimsi bir sıvı verir. Karbonhidrat, yağ, beta-karoten ve sodyum bakımından çok zengin olan keçiboynuzu; A ve C vitaminleri, selenyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum ve daha çok sayıda vitamin, mineral ve yaralı element içermektedir. Bu sayede de sağlıklı bir vücut ve metabolizma gelişimine katkı sağlar.

Keçiboynuzunun faydaları

  • Enerji verir, vücudu dinç ve zinde tutar.
  • Yoğun olarak kış aylarında tüketilen keçiboynuzunun astım, bronşit gibi solunum yolları hastalıklarının tedavisinde etkili olduğu bilinir.
  • Gribal enfeksiyonlar ve viral rahatsızlıkları giderir.
  • Üşütmeden kaynaklanan tüm rahatsızlıklarda tedavi edici etkisi vardır.
  • Güçlü bir antioksidan içeriğine sahip olduğu için hastalıklar ve hastalıklara sebep olan etkenlerle savaşmak için metabolizmayı güçlendirir.
  • Sindirim ve bağışıklık sistemlerini destekler korur.
  • Mide ve bağırsak kanseri hücrelerinin üremesini önler, riski azaltır.
  • Kötü kolesterolü düşürür.
  • Çocuklarda zihinsel gelişimi ve hafızayı destekler.

Keçiboynuzu, kolesterolü dengeler!

Keçiboynuzunun içeriğinde bulunan lifler ve zengin besleyici öğeler; kötü kolesterol seviyesinin düşmesine, iyi kolesterol seviyesinin ise yükselmesine yardımcıdır. Hatta keçiboynuzunun hiper kolesterol tedavisine yardımcı olarak tüketilmesi gerekliliği de bilimsel verilere dayanmaktadır.

Keçiboynuzu, sindirim sisteminin fonksiyonlarını düzenler!

Keçiboynuzu, içeriğinde bulunan beta-karoten sayesinde, serbest radikallerle savaşırken, lifler sayesinde de mideyi korur ve güçlendirir. Düzenli aralıklarla keçiboynuzu tüketimi hem midenin kendi fonksiyonlarını düzgün bir şekilde yerine getirebilmesini sağlar hem de mideyi hastalıklara karşı korur. Ayrıca yüksek oranda antioksidan içeriği sayesinde de bağırsak enfeksiyonları ve bağırsak kanserini de önler.

Keçiboynuzu, ishali önler ve giderir!

Sindirim sisteminin tam fonksiyonla çalışmasında etkili olan keçiboynuzu, aynı zamanda kabızlık, ishal gibi sindirim sistemi sorunlarını da çözer. Yetişkinler ve çocuklar ishal durumunda keçiboynuzu tükettiklerinde kısa süre içinde bu sorunun ortadan kalktığı biliniyor.

Keçiboynuzu, akciğer kanserini önler!

Antioksidanlar bakımından zengin olan keçiboynuzu, tüm vücudu ve özellikle de akciğerleri zararlı maddelerden temizleyici özellik gösterir. Bu bakımdan düzenli olarak keçiboynuzu tüketimi durumunda sigara, alkol ve diğer zararlı maddelerden kaynaklı akciğer kanseri oluşumu riski minimuma iner. Ayrıca akciğerlerin daha sağlıklı çalışmasını sağlayarak diğer hastalıklara karşı da akciğerleri korur.

Keçiboynuzu, hücre onarımı ve yenilenmesinde etkilidir!

Hücrelerimiz her geçen gün bir tık daha zayıflar ve çoğu zaman da onarılması güç hasarlar oluşabilir. Bu bakımdan hem yaşlanmayı geciktirmek hem de genel vücut sağlığını korumak adına hücre besleyici, onarıcı gıdaların tüketimine önem vermek gerekiyor. İşte keçiboynuzu da bu bağlamda hasarlı hücrelerin onarılmasında etkili bir role sahiptir. Vücudumuzdaki hücrelerin güçsüzleşmesi, hasar görmesi savunma sistemimizi, bağışıklık sistemimizi zayıflatır. Ancak keçiboynuzunun hücre yenileyici ve destekleyici özelliğiyle hasarlı hücreler iyileşir, hastalıklarla savaş daha kolay hale gelir.

Keçiboynuzu, alerjik hastalıklara karşı koruyucudur!

Antialerjenik ve antibakteriyel özellikleri dolayısıyla keçiboynuzu, çok etkili ve güçlü bir antioksidandır. Bu bakımdan kış aylarında özellikle solunum yollarında gelişen hastalıklara sebep olan zararlı bakterilerle savaşması için keçiboynuzu tüketimine önem verilmesi gerekiyor. Nezle, grip, alerjik astım gibi salgın özellik gösteren mevsimsel ve bulaşıcı hastalıklardan korunmak için keçiboynuzu tüketimi öneriliyor.

Keçiboynuzu, astım ataklarını azaltır!

Alerjik hastalıklara karşı bünyeyi koruyan, güçlendiren, destekleyen keçiboynuzu; astım ve bronşit gibi hastalıkların da etkilerini azaltmaktadır. Zira keçiboynuzu antioksidan özelliğiyle öncelikle astım, ardından tüm solunum yolları hastalıklarında iyileştirici rol oynar. Bu olumlu etkiyi çocuklarda çok daha kısa sürede ve kolayca görmek mümkündür.

Keçiboynuzu, doğal bir antibiyotiktir!

Antioksidan yönünden zengin olması keçiboynuzunu doğal bir antibiyotik haline getirmektedir. Bu bakımdan grip ve diğer bulaşıcı mevsimsel hastalıklardan korunma amaçlı keçiboynuzu tüketimi önerilir. Zira keçiboynuzu bu bulaşıcı hastalıklara yol açan virüsleri öldürücü, yok edici etki gösterir.

Keçiboynuzu, doğal bir öksürük ilacıdır!

Antioksidan özelliği sayesinde keçiboynuzu, öksürüğe sebep olan serbest radikalleri ve enfeksiyonları yok eder. Bu bakımdan öksürük şikayeti olanların birkaç kez keçiboynuzu tüketmeleri bile fark edilir derecede iyileşme sağlar.

Keçiboynuzu, kalp ve damar hastalıklarını önler!

Keçiboynuzunun neredeyse tüm şifası, antioksidanlar bakımından zengin olmasında kaynaklanır. İşte bu antioksidan özelliği sayesinde keçiboynuzu; kanı temizler, damar sıkışmalarının önüne geçer ve dolayısıyla da kalp ve damar hastalıklarına neden olabilen pek çok olumsuz faktörü yok eder.

Keçiboynuzu, mideyi korur!

Keçiboynuzunun zengin lif içeriği bakımından sindirim sisteminin çalışmasını desteklediğinden bahsettik. İşte tam da bu bağlamda lifler sayesinde mideyi de koruduğu, güçlendirdiği biliniyor. Zira keçiboynuzu; midedeki asit derecesini dengeler, gazı, şişkinliği azaltır.

Keçiboynuzu, kemik erimesini önler!

Zengin kalsiyum içeriği bakımından, keçiboynuzunun kemik erimesini geciktirdiği, önlediğini söylemek mümkündür. Özellikle çocukluk çağından beri düzenli olarak keçiboynuzu tüketen kişilerin, ileriki yaşlarda kemik erimesi sorunu yaşama risklerinin tüketmeyenlere oranla daha düşük olduğu biliniyor. Bu bağlamda çocukları sağlıklı ve güçlü bir kas, iskelet sistemine sahip olması, yetişkinlerin de var olan kas ve kemik kütlesini güçlendirip destekleyebilmesi adına keçiboynuzu tüketimi önerilir.

Keçiboynuzu, cinsel gücü artırır!

Keçiboynuzunun belki de halk arasında en çok bilinen özelliği yüksek enerji deposu olması dolayısıyla cinsel gücü ve istekliliği artırmasıdır. Ayrıca aynı bağlamda iktidarsızlık ve kalitesiz sperm sorunda da iyileştirici rolü olduğu biliniyor.

Keçiboynuzu, zihinsel yetileri artırır!

Keçiboynuzunun antioksidan ve hücre yenileyici, onarıcı etkisi biliniyor. Bu bakımdan keçiboynuzunun sinir sistemi ve beyin fonksiyonları için de çok önemli bir besin olduğunu söylemek mümkündür. Zira keçiboynuzunun; beyin hücrelerinin yenilenmesinde ve onarılmasında, dikkat dağınıklığının önlenmesinde ve özellikle de sinirsel fonksiyon gerilmelerinden kaynaklanan stresi yok etmekte etkili olduğu bir gerçektir.

Keçiboynuzu pekmezinin faydalar

Keçiboynuzunu normal meyve şeklinde her yerde bulmak mümkün olmamakla birlikte pekmezi hemen her yerde kolaylıkla bulunabiliyor. Üretildiği şartlar ve saklanma koşullarının kalitesinden emin olduğunuz keçiboynuzu pekmezini düzenli olarak tüketmeniz pek çok derdinize derman olacaktır. Bunlar genel olarak;

  • Sperm sayısı ve kalitesini artırır.
  • Cinsel performansı yükseltir.
  • Kemikleri korur.
  • Öksürüğe iyi gelir ve balgam söktürücü özelliktedir.
  • Astım, bronşit gibi hastalıklarda tedavi edici etki gösterir.
  • Sindirim sistemini korur ve destekler.
  • Mide, kalp, akciğer ve karaciğeri korur.
  • Kansere yakalanma riskini azaltır, kanserli hücre oluşumunu engeller.
  • Alerjik hastalıkları önler.
  • Kanın temizlenmesi sağlar, damar tıkanıklığını önler.
  • Enerji verir.

Keçiboynuzu tüketecek olanlara öneriler

  • Diğer tüm doğal ve sağlıklı besin önerilerimde olduğu gibi keçiboynuzunu da gereğinden fazla tüketmeniz size faydadan çok zarar getirecektir. Bu bakımdan keçiboynuzunu, her gün 1 çay kaşığı keçiboynuzu pekmezi ya da iki günde bir yarım keçiboynuzu şeklinde tüketmeniz doğru olacaktır.
  • İhtiyaçtan fazla tüketilen keçiboynuzu mide bulantısı ve baş dönmesine yol açabilir.
  • Keçiboynuzu yüksek oranda şeker içerdiği için, şeker hastaları tüketmeden öncesinde doktorlarına danışmalıdırlar.
  • Kan inceltici bir ilaç kullanan kişiler, keçiboynuzu tüketmeden önce mutlaka doktorlarına danışmalılar.
  • Basit ya da çok ciddi her hangi bir hastalığa sahip onlalar ve bu hastalık dolayısıyla ilaç kullananlar, tedavi görenler keçiboynuzu ve diğer besinleri almadan önce doktorlarına danışmalılar.