Kök Hücre Tedavisi Nedir?
Kadın, erkek herkes mümkün olduğunca, şartlar elverdiğince güzelleşmek, gençleşmek ister. Ancak insanın doğası gereği 20’li, 30’lu yaşların ardından vücutta bazı bölgelerde deformasyonlar olur ve ilerleyen yaş kendisini gösterir. Bundan kurtulmak, “yaşlanmayı” bir nebze olsun ertelemek isteyen kişiler de estetisyenlerin, anti-aging kozmetik ürünlerin peşinden koşarlar. Zira birkaç yaş da olsa geriye gidebilmek pek çok kişinin hayalidir. İşte bu bağlamda günümüzde gelinen noktada yılların izlerini silmek, daha genç, daha fresh görünmek için tıbbın ve bilimin tüm olanakları kullanılıyor. Aynı paralelde son yılların gözde uygulaması da kök hücre tedavisidir. Kök hücre uygulamaları hem tıbbi alanda hem de medikal alanda hızla yayılmaktadır.
Anti-aging uygulaması olarak kök hücre tedavisi
Anti-aging Türkçe anlam olarak “yaşlanma karşıtı” demektir. Bu uygulamalarda temel yaklaşım; kişinin kendi potansiyelini, metabolizmasında, vücudunda var olanı kullanarak yaşlanmayı durdurmaktır. Bu bakımdan anti-aging uygulaması olarak kök hücre tedavisi de vücudun bir alanında güçlü ve sağlıklı olanı, sağlıksız, deforme olan alan transfer etme mantığı uygulanmaktadır. Bu uygulamalar sıklıkla yüze, dekolte bölgesine ve göğse yapılmaktadır. Zira vücudun bu bölgeleri ısı, ışık, soğuk gibi dış dünyanın etkilerine daha fazla maruz kalmakta ve dolayısıyla da daha fazla deforme olmaktadır. Burada önemli olan kişinin neresinde iyileşme, güzelleşme, gençleşme istediğidir. Şöyle ki vücudun kendini yenileyip genç kalabilmesi için kolajen hücrelere ihtiyacı vardır. Ancak vücuttaki bazı bölgelerde bu kolajen hücreler çok daha hızlı tükenirken, diğer bölgelerde varlığını korur. Bu sebeple de kolajen hücrelerin fazla olduğu alanlardan yararlanılarak, az olduğu alanlar zenginleştirilir, gençleştirilir.
Kök hücre tedavisi nasıl yapılır?
Kök hücre tedavisinde genellikle hastanın kulak arkası ya da kasıklarından mercimek büyüklüğünde örnek alınır ve burada bulunan kolajen üreten kök hücreler laboratuar ortamında ayrılır. Tıbbi olanaklar kullanılarak bu kök hücreler yüzlerce, binlerce sayıda çoğaltılabilirler. İşte bu çoğaltılan kök hücreler hastanın rahatsız olduğu, talep ettiği bölgesine yerleştirilir. Kulak arkasından bir doku alıp bunun kök hücrelerini ayırıp kişiye enjekte etmek yaklaşık 1, hatta 2 aylık bir süreç gerektirmekte ve bu işlemde kök hücreler iğne yardımıyla yüze ya da iyileşmenin istendiği alana transfer edilmektedir.
Bazı hastalarda yağ dokusunun kendisi de kök hücre ve stakin adı verilen iyileştirme faktörleri açısından çok zengin olabilmektedir. Böyle durumlarda yağ dokusundan bir su bardağı dolusu kadar yağ liposuction yoluyla alınır. Alınan bu yağ dokusunun içindeki kök hücre bakımından zengin hücreler laboratuar ortamında seçilir ve hastanın ihtiyaç duyduğu alana transfer edilir. Bu işlemde kök hücreler yağ ile birlikte ya da yağsız enjekte edilebilir. Kişinin ihtiyacına göre uygulanan işlemde değişiklikler yapılır. Kişinin kendi yağ dokusu alınarak yapılan bu uygulamada değişik ileri teknoloji kullanılır, bu yağın içinden kök hücreyi ayırabilmek için ekstra cihazlara ihtiyaç vardır. Bu işlem ameliyathane şartlarında, hastaya lokal anestezi uygulanarak karnından yağ alınması işlemiyle gerçekleştirilir. Bu uygulama 4-5 saat sürmekte ve 1 günde işlem tamamlanabilmektedir.
Kök hücre tedavisinin etkisi
Hastanın kendi kök hücresi bir yerden alınıp başka bir yere transfer edildikten sonra orada bir iyileşme süreci, protein ve kolajen sentezi başlar. Bu işlemin işe yaradığının görülebilmesi için 4-6 aylık bir süre geçmiş olması gerekir. İşlem sonrasında kök hücre tedavisinin hastada yarattığı olumlu etki hastanın genel sağlık ve canlılık durumuna göre 4-5 yıl sürer. Ancak burada unutulmaması gereken en önemli husus; yaşlanmak önlenemez bir durumdur ve kök hücre tedavisinden sonra da hasta yaşlanmaya devam edecektir. Sadece geçmişin izleri bir ölçüde silinmiş, geçen zamana bir mola verilmiş olur. Kök hücre tedavisi hiç kimseyi baştan yaratmaz. Ancak hastanın kendi yaşıtlarıyla arasında belirgin bir canlılık, fresh hava ve dinç bir görüntü farkı olur.