Duşta su giderinde ya da saç fırçasında normalden daha fazla saç toplandığını ya da ellerinizi saçlarınızın içerisinden geçirirken birkaç telden daha fazlasının geldiğini fark etmeye başladığınızda şok olabilirsiniz.

Kadınlar, menopoz öncesinde ya da menopoz sırasında saçlarında dökülme olmasını beklemezler. Bu nedenle saç dökülmesiyle birden karşılaştıklarında ne yapacaklarını bilemeyebilirler.

Menopozun aslında can sıkıcı bir süreç olması gerekmiyor. Hatta özgürleştirici bile olabilir. Menopoza geçişin ne anlama geldiği, nasıl hissettirdiği ve bu süreçte kendinizi ve diğer kadınları nasıl destekleyebileceğiniz hakkında konuşmaktan çekinmeyin.

Yaşlandıkça Saç Dökülmesi Olur mu?

Araştırmalar, saç dökülmesinin genetik bir yatkınlık olabileceğini gösterse de buna boyun eğmek zorunda değiliz. Saç dökülmesinde genler dışında rol oynayan başka faktörler de vardır. Bunlar arasında çevre, hormonlar, stres ve bağırsaklardaki bağırsak emilimi dahil olmak üzere vücudunuzun saçı ne kadar iyi oluşturduğu ve koruduğu gibi şeyler vardır.

Yaşlandıkça vücudumuz antioksidanları eskiden olduğu kadar iyi üretemeyebilir. Ayrıca vücutta daha fazla inflamasyon olmaya başlar ve bunun sonucunda ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabiliriz. Bütün bunlar saç sağlığının kötüleşmesine ve saçların dökülmesine katkıda bulunur. Saç kökleri hassastır. Özellikle genetik yatkınlığımız varsa saç sağlığını korumak için vücudunuzu fiziksel stres faktörlerine karşı desteklemeniz gerekir. Saç sağlığı ile ilgili sorunlarda genelde birden fazla faktör söz konusudur ve genetik olarak yatkınlık olsa da çevre ve yaşam tarzı, saç dökülmesini tetikler.

Kadınlar hayatlarının farklı aşamalarında saç dökülmesi yaşayabilir: bebek doğurduktan sonra, stresli olunan dönemlerde ya da menopoz öncesi veya menopoz sürecinde.

Menopozdaki Kadınlar Hangi Besinlere Dikkat Etmeli?

Kadınlar menopoza girdikleri zaman östrojen ve progesteron seviyelerinde hızlı bir düşüş yaşarlar. Bununla birlikte testosteron biraz daha uzun süre mevcuttur. Yani östrojen ve progesteronun oranı, testosterona göre daha düşüktür. Testosteron daha da fazla olursa erkeklerde saç dökülmesine neden olan ve foliküllere zarar veren bir hormon olan dihidrotestosterona (DHT) dönüşebilir.

Bu nedenle menopoz döneminde aşağıdaki besinlere dikkat etmek gerekebilir:

Maca: Menopoz sırasında hormonal değişiklikler çok hızlı bir şekilde gerçekleşir. Adaptojen maca üzerinde yapılan araştırmalar, bu bitkinin hormon seviyelerini etkilemeden faydalı olabileceğini göstermektedir.

Astaksantin: Hücrelerin sağlıklı şekilde yaşlanmasını desteklemek için önemlidir. Yaşlandıkça oksidatif hasarın etkileri ortaya çıkar. Bu yüzden astaksantin bileşiği kullanılabilir. Bu bileşiğin reaktif oksijen türlerini bastırmada C vitamininden 6.000 kata kadar daha etkili olduğu keşfedilmiştir. Bu nedenle antioksidan olarak harika bir seçimdir.

Kurkumin (zerdeçal): Kurkumin, sağlıklı inflamatuar yanıt için vücudun doğal savunmasını destekleyen biyoaktif bir bileşendir. Araştırmalara göre kurkumin kalp-damar sağlığını, bağışıklık sağlığını, nöronal sağlığı ve hücresel sağlığı desteklemeye yardımcı olmaktadır.

Ashwagandha: Araştırmalar menopoz sırasında kortizol seviyelerinin yükseldiğini gösterdiğinden ve kortizolün fizyolojimizin insülin, tiroid hormonu, östrojen ve progesteron ile ilgili diğer birçok yönünü etkilediğinden dolayı ashwagandha da kullanılabilir.

Menopoz döneminde sindirim de önemlidir. Stres seviyelerinin yükselmesi bağırsaklar için tehlikelidir ve mikrobiyataya zarar verebilir. Bu nedenle sindirimi desteklemek için hidrolize deniz kolajeni ile botanik özler de kullanılabilir.

Menopozda Saç Bakımı için Beslenme Nasıl Olmalı?

Hormonlar, yağlardan üretilir. Bu nedenle yeteri kadar yağ tüketmek önemlidir. Kadınlar omega-3 için balık, omega-9 için sızma zeytinyağı ve avokado tüketmelidir. Ayrıca basit karbonhidrat bakımından düşük beslenmek gerekir. İnsülin duyarlılığında yaşa bağlı olarak gerçekleşen değişiklikler, vücudumuzun şekeri işleme şeklini değiştirir.

Keten tohumu gibi bitki bazlı östrojen içeren gıdalar da kadınlara yardımcı olabilir. Ayrıca kemik suyu gibi yüksek kolajen içeren gıdalar da faydalı olacaktır. Yaşla birlikte kolajenin azalması cilt ve saç kalitesinin yanı sıra bağırsak astarını da etkilemektedir.

Menopozda Neler Yapılmalı?

Menopozda ikincil belirtilerin hafifletilmesinde yoga ve meditasyon gibi uygulamalar etkili olmaktadır. Bu uygulamalar, size keyif verir ve stres seviyelerinizi azaltır. Araştırmalar, stresin saçlarımızda önemli bir rolü olduğunu göstermektedir.

Yoga, genel sağlık ve eklemlerin esnekliği için de önemlidir. Ağırlıkla yapılan egzersizler ise östrojenin azalmasıyla birlikte artan kemik erimesi riskinin azaltılmasında yardımcı olacaktır.

Mikrobiyom çeşitliliğinin yaşlandıkça azalma eğiliminde olduğunu da unutmamak gerekir. Bağırsaktaki mikrobiyal değişiklikleri desteklemek ve besin emilimini iyileştirmeye yardımcı olmak için bir probiyotik kullanmak faydalı olacaktır.