Yunanistan’a bir gezi mi düşünüyorsun? Hemen köşeyi dönünce karşılaşacağın güzel sonbahar renklerinden, cömert ve kalabalıktan uzak plajlara ve genellikle pastoral hava koşullarına kadar her deneyimin en iyisini elde etmenin şimdi tam zamanı!

1. Sonbaharın Parlak Yeşillikleriyle Vurgulanan Meteora’ya Bakın

Kalambaka ve Kastraki köylerine bakan 370 metrenin üzerinde yükselen çarpıcı uçurumlar, Dünya üzerindeki herhangi bir yerin aksine geniş bir Doğu Ortodoks manastır kompleksine ev sahipliği yapmaktadır. Sonbaharın parlak renkleri etrafa serpilir ve her yer daha da etkileyici olur. Manevi izolasyon ve dini zulüm özgürlüğü arayışı içinde olan keşişler tarafından inşa edilen kayalıklarla çevrili olan tarihi manastırların tarihi, 14. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Günümüze 6 manastır miras kalmıştır ve ziyaret halka açıktır. Buradaki deneyimler her yönü ile çarpıcı olacaktır.

2. Üzüm Hasatına Katılın


Sonbaharda hasat sırasında, üzümler dallarında olgunlaştığında, ziyaretçiler sadece harika yerel şarapları örneklemekle kalmaz aynı zamanda üretimin sahne arkasını da görünme şansı bulabilir ve belki de bu yıllık ritüelde siz de ellerinizi kirletebilirsiniz. Kendinizi nesiller boyu devam eden, zamanı yavaşlatan ve elbette bu ulusu doğal lezzetleriyle tanıyacağınız bir geleneğin içinde bulabilirsiniz. Ekim sonlarında ve Kasım ayının başında, genellikle akşam yemeğinin sonunda servis edilen şarabı ile ünlü Girit’i ziyaret ederek şarabın tarihine ortak olabilirsiniz. Kissamos’daki Anoskeli’nin küçük köyünde bulunan Anoskeli şarabı, tadıma başlamak için mükemmel bir yer.

3. Zeytin Hasatını Kutlayın

Ekim ve Kasım ayları sizlere, zeytin hasadına katılma şansını sunuyor, yerlilerin meyveleri zeytin bahçelerinden toplayabildikleri zamana denk geleceksiniz. Hasatın sonunda büyük bir ziyafet ve yardım edenlerin çabalarını ödüllendirmek için bir kutlama var. Peloponnese bunu deneyimlemek için ideal bir yerdir. Atina’dan arabayla sadece bir saatlik mesafede olmasına rağmen benzersiz doğal çeşitliliği, istisnai plajları, dağlık köyleri, parıltılı gölleri ve tabii ki zeytin bahçeleri ile tamamen farklı bir dünya gibidir.

4. Güzel Plajların Tadını Kışın da Çıkarabilirsiniz

Yazın plajlar, büyük kalabalıklar anlamına gelse de, genellikle kendinize ait pastoral kumların tadını sonbaharda da çıkarabilirsiniz. Zakintos, diğer adıyla Green Island’ı gezebilir ve burada ‘Smugglers Cove’a gemi gezintisi yapabilirsiniz. Yunanistan’daki en güzel sahile ev sahipliği yapan yerlerden biri de Navagio Plajı olarak da bilinen Shipwreck Plajı.
Bir depremin ardından tahrip olduktan sonra 1950’lerde geleneksel Venedik tarzında yeniden yapılan Zante kasabasında, gelişen bir yerel sanat sahnesi ve teknelerin içeri girip çıkmasını izlemek için pitoresk bir su kenarı bulacaksınız.

5. Yaz Sıcağındaki Suda Yüzebilirsiniz


Manzaralı Yunan sahil şeridi, yüzme ve şnorkel için çekici koyların etrafında toplanan pitoresk mezralarla süslenir ve suyun ısınmasına neden olan yaz sıcaklıkları, Eylül ve Ekim aylarında genellikle daha ideal olabilir. Korfu’da bir balıkçı köyü olan Kalami’nin zeytinliklerle çevrili olan ve genellikle boyun üzerinde kalan kristal berraklığında sığ suların yanına yerleşmiş muhteşem plajları görülmeye değerdir.

6. Yürüyüş İçin İdeal İklimin Tadını Çıkarın

Yunanistan, dağcılar ve yürüyüşçülerin cennetidir çünkü % 80’lik kısmı tepeler ve dağlarla kaplıdır. Hatta adalar bile birkaç doğal tırmanış yolu içerebiliyor. Yazın yoğun sıcağında tatsız bir yürüyüş yapabilirken, sonbahar geldiğinde hava genellikle yürüyüş için idealdir. Peloponnese’de harika yürüyüşler, Taygetus adlı zirvede başlar ve Kardamili Bay’ kadar tüm yol enfestir. Kiklad adalarının en büyüğü olan Naxos’da olmak istiyorsanız, takımadalardaki en yüksek zirve olan yaklaşık 1000 metre boyunca yükselen Zas Dağı’nı aşın ve Zeus’a ulaşın.

7. Eski Kalıntıları Kalabalıklarla Savaşmadan Keşfedin


Tabii ki, bu hafif ılıman havada terleme ve yorulma korkusu olmadan muhteşem antik kalıntıları keşfetmek daha kolay ve mümkün olacaktır. Kalabalıklar da daha azalmıştır ve çok daha keyifli bir deneyim yaşama imkanınız olur. Odeon Herodos Atticus olarak bilinen ve M.S. 161 yılında tamamlanan güneybatı yamaçlarındaki taş tiyatro da dahil olmak üzere Parthenon ve Akropolis gibi antik kentleri keşfedin.

8. Deniz Üzerinde Bir Günlük Gezi İçin Yelken Ayarlayın

Güz, Ağustos’a kıyasla sakin olduğu bilinen Kuzey rüzgarlarının yönettiği Ege ya da İyon denizlerinde seyir için de idealdir. Korfu, Santorini, Naksos, Paros, Rodos ve Mikonos gibi adaların birçoğuna geziler düzenlenerek, Yunan gezisinin en önemli noktaları denizde günlük olarak gezilebilir.

9. Lüks Konaklamalar İçin Daha Az Ödeyin

Yaz kalabalıkları sona erdiğinde, mevsim oranları Eylül ayı ortasında düşüyor, bu da konaklama için çok daha iyi fiyatlar bulacağınız anlamına geliyor. Imerovigli’nin sakin köyünde yer alan Grace Santorini gibi lüks otelin konaklama fiyatını öderken şaşırabilirsiniz. Burası adadaki en iyi özelliklere sahip otellerden biri olarak tanınır ve ayrıca kaldera ve Santorini’nin efsanevi gün batımının en görkemli manzaralarından birine sahiptir. Otel bünyesindeki restoranda en iyi Akdeniz gastronomisi sunulmaktadır ve konuklar, şampanya da dahil olmak üzere olağanüstü hizmetin tadını çıkarabilirler.

10. Daha Otantik Bir Deneyimin Tadını Çıkarın

Sonbahar, aynı zamanda çoğu turistin terk ettiği şehirleri daha otantik bir hale getirir ve bu Yunan yaşantısı deneyimi için iyi bir fırsat anlamına gelir çünkü hayat normale döner. Bununla birlikte, yerli halkın ziyaretçilerle etkileşime girmesi için daha fazla zamanı vardır ve dışarı çıktığınızda, turistlerden ziyade daha çok yerel halka tanışma gerçekleştireceksiniz. Korfu’da, sakinlerin sık sık oturup içtiği ve konuştuğu kafelerle çevrili, şehrin kenarındaki kemerli bir gezinti yeri olan Liston Promenade’de yerli halkla kaynaşıp, bir frappe sipariş edin ve sohbete başlayın.