Gebelik süreci bebek sahibi olmak isteyen anne adayları için oldukça sevindirici ve moral verici bir süreç. Ancak bu dönemde bebeğin sağlığı ve gebeliğin gidişatına dair oluşan soru işaretleri de mevcut ve pek çok kişi fazla titiz bir ruh hali içerisine girerek aslında stres düzeyini yükseltiyor ve bu nedenle bebeğin sağlığını kendi kendine riske sokuyor. Yapılan araştırmalar gebelik döneminde anne adayının rahat olmasının bebek sağlığı üzerinde olumlu etkisinin olduğunu ve bu nedenle aşırı hassasiyetlerin son bulması gerektiğini gösteriyorlar.

İşte bu soruların aklı en çok kurcaladığı dönem 3. hafta gebelik çünkü pek çok anne adayı bu dönemde henüz yeni yeni hamile olabileceği düşüncesini taşıyor ve kesin bir sonuç mevcut olmuyor. Eğer sonraki adet dönemine yakın bir zamanda hamile kalındıysa 3. haftada adetin 3 hafta sarkmış olması hamilelik düşüncesini perçinliyor ancak daha erken dönemlerde elde edilen hamileliklerde gebeliğe dair bir fikir edinilmesi oldukça zor. Bu dönemde anne adaylarının beta-HCG değerleri de tam olarak gebeliğe dair net bir bilgi vermiyor.

3. Hafta Gebelikte bebeğin gelişimi

Haberiniz olmasa bile bu dönemde aslında gebeliğe dair pek çok işlem devam ediyor. Fetüs büyümeye ve çok hızlı bir şekilde hücre bölünmesine devam ederken, rahim duvarına tutunmayı başarır ve bir kısmı plasenta adı verilen bebeği besleyecek olan yapıya dönüşmeye başlar. İşte bu plasenta, annenin vücudunda beta-HCG salgılanmasına sebep olur ve anne adayı artık yeni yumurtalar üretmeyi bırakır.

Bu süreçte östrojen ve progesteron hormonlarının da artış göstermesi sonucunda rahim duvarının temizliği de durdurulur ve bebeğin sorunsuzca rahme tutulu kalması sağlanır. Yani aslında 3. haftada bazen çok hafif kanamalar, bazı karın kasılmaları ve adet gecikmesi haricinde bir fikir sahibi olunmayan gebelik tam hızıyla devam etmektedir. Kanama ve karın kasılmaları her anne adayında ortaya çıkmadığı için genellikle gebelik hakkında hiç bir fikir elde etmek mümkün olmaz.

Amniyotik Sıvı ve 3. Hafta Hamilelik

Hamileliğin bu döneminde artık bebeğin etrafını saracak olan amniyotik sıvı kesesi oluşmaya başlar. Zira bebek bütün hamilelik boyunca bu kesenin içerisindeki amniyotik sıvı içerisinde yaşayacaktır. Bu sıvının en temel işlevi bebeğin fiziksel olarak zarar görmesini önlemektir ve bunu neredeyse gerçek anlamıyla bir amortisör gibi davranarak gerçekleştirir.

Lakin plasenta henüz bebeğin beslenmesinden sorumlu hale gelecek kadar gelişmediği için embriyo pek gelişmiş diyemeyeceğimiz özel bir kan damarları sistemi ile beslenmesine devam etmekte ve atıkları da bu sistem vasıtasıyla yeniden annenin dolaşım sistemine sokmaktadır.

Erken Gebelik Belirtileri

Bu dönemde anne adaylarında ortaya çıkan bazı belirtiler gebeliğe dair işaretler verebilirler. Bu işaretler arasında göğüslerde büyüme ve hassasiyet, enerji düzeyindeki düşüş ve yorgunluk, daha fazla idrara çıkma, koku ve tat duyularındaki değişimler, mide bulantıları ve kusmalar ile vücut sıcaklığındaki artış bulunmaktadır.

Ancak bu belirtilerin hepsi ortaya çıkmayabilir, hatta hiç biri bile görülmeyebilir. Dolayısıyla her anne adayında 3.haftada hamilelik belirtileri ortaya çıkar demek yanlış olacaktır. Çoğul gebeliklerde ise hem beta-HCG hormonu düzeyleri daha fazla olabildiğinden hem de hormonal değişimler genel olarak daha hızlı ve fazla gerçekleştiğinden bu belirtilerin ortaya çıkışı daha şiddetli olabilir. Dolayısıyla çoğul gebeliği olanların gebeliklerinin farkına daha erken varabilmeleri muhtemel.

Eğer gebelikten şüpheleniyorsanız bu dönemde doktorunuzla görüşebilir, folik asit alımınızı ayarlayabilir ve hamilelik sürecine dair bilgi dağarcığınızı arttırmak için bir şeyler de okumaya başlayabilirsiniz.