Şair Khalil Gibran şöyle diyor: “Ağaçlar dünyanın gökyüzüne yazdığı şiirlerdir”. Ancak aslında bundan daha fazlası durumundalar.

İrlanda’da ağaç yetiştiriciliği yapan ve bu nedenle ağaçların yaşamı üzerinde özel ve derinlemesine bir bakış açısına sahip olan Noel O’Shea ise yeni keşiflerin ışığında, ağaçların bizler gibi bilinçli varlıklar olduğunu söylüyor.

İşte ağaçlara bakış açınızı değiştirecek 4 yeni bilgi:

Birbirleriyle Konuşurlar

Ağaç uzmanları ve ağaç cerrahları ile orman ve bitkilerin korunması, yenilenmesi için çalışan Noel şöyle diyor: “Son beş senede bilimadamları, ağaçlar arasında etkileyici aktiviteler keşfettiler.”

Profesör ve orman korucusu olan Suzanne Simard tarafından yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, ağaçlar büyümek için birbirleri ile etkileşime ve iletişime geçiyorlar ve bu beyindeki nöronlar gibi ortaya çıkan bir yeraltı ağı.

Ağaçlar Biz Evrimleşirken İhtiyaçlarımızı Karşılamaya Devam Ettiler

Noel devam ediyor: “Bizi milyonlarca yıl boyunca canlı tuttular ve barınma, gıda, araç, mobilya, kağıt, para, ilaç gibi sahip olduğumuz şeyleri sağladılar. Ağaçlar zamanın başlangıcından beri insanlarla birlikteler ve bu nedenle gezegendeki en bencil olmayan varlıklardır.”

Kevin Foran ise ağaçların bencil olmama ve kendini adama konusunda örnek olduklarını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Dünyanın tenini bir arada tutarlar ve toprağın denizlere dökülmesini önleyen tutkallardır. Ağaçlar doğanın bizimle sahnede dans eden karakteridirler.”

Ayrıca geleceğimizin anahtarı da onların elindedir çünkü iklim değişiminin bir parçasıdırlar.

 

Ağaçlar Ruh Sağlığını Desteklerler

Doğada geçirilen zaman, özellikle ormanlarda geçirilen vakit, bizi fitonsitler adı verilen çok faydalı kimyasallara maruz bırakır ve bunların tansiyonu, stres hormonu kortizolü azalttıkları, hastalıklarla savaşta kullanılan doğal öldürücü hücre üretimini arttırarak bağışıklık işlevlerini iyileştirdikleri görülüyor.

Japonya bunu ilk fark eden ülkeler arasında. 1980’lerde Japon ruh sağlığı uzmanları hastalara doğa terapisi vermeye başladılar ve orman banyosu olarak da adlandırılan bu uygulama dengenin tekrar onarılmasını sağlıyor.

Mark Roule şöyle diyor: “Sonuçlar kalıcı ve iki saatlik bir orman banyosunun ardından bir ay kadar ölçülebilir durumda kalıyorlar.”

Ağaçları İzlemek Dikkat Vermeyi Öğretir

Ağaçlar hakkında 40 yıldır araştırma yapan ve yazılar yazan Nancy Hugo şöyle diyor:

“Çoğumuz ağaçlara tek bir bakış atar ve onların hareket etmedikleri için statik olduklarını düşünürüz. Ancak onları görmek için gerçekten zaman ayırdığımızda, ağaçlar mevsimsel farkındalık ve mindfulness için mükemmel imkanlar oluştururlar.

Yaprakları olsa da olmasa da çoğu insanın fark ettiği işaretlerin arasındaki inceliklere dikkat edebiliriz. Dallardan dökülen küçük tomurcuklar aynı zamanda ses de çıkarırlar ve yeterince sessiz olursanız onları duyabilirsiniz.”

Nancy konuşma ve programlarında ağaçlara nasıl yakından bakılabileceğinden bahsediyor. Örneğin bir yıl boyunca aynı ağacı takip edip yazılı kayıtlar tutmaktan, ayrıca sadece ağaca değil, onun yere bıraktığı şeylere da bakmaktan bahsediyor. Ağaç döküntülerini plajdaki kabuklara tercih ediyor ve şöyle ekliyor:

“Keşif sürecinde keyif, öğrenme ve büyük bir tatmin var ve ayrıca dünyayla bağ kurma hissi mevcut. Bu derin bilgi olmaksızın yaşamım ne kadar tekdüze olurdu hayal bile edemiyorum.”