Otoimmün hastalıklara sahip olanlar için belirtilerin yönetilmesi ve tekrar iyi hissetmek oldukça zorlu bir iş olabiliyor. Tedavi süresince bağışıklık sistemi baskılayan ilaçlar, cerrahi müdahaleler ve uzun vadeli yaşam tarzı değişimleri mecburi hale geliyor. Ancak bütün bunlara rağmen yorgunluk, eklem ağrıları, zihinde bulanıklık gibi pek çok yan etki varlığını sürdürmeye devam ediyor ve AIP diyetini uygulayanlar bu belirtilerden kurtulabildiklerini belirtiyorlar. Takip edilmesi oldukça zorlu olan bu diyet, çok sınırlayıcı bir düzene sahip ancak otoimmün hastalıklara sahip olanların hayat kalitelerinin artmasını sağlayabiliyor.

AIP Diyeti Nedir?

Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminin vücuttaki sağlıklı hücrelere saldırmalarına sebep oluyorlar ve romatoid artrit, lupus, çölyak hastalığı gibi hastalıklar en yaygın otoimmün hastalıklar arasında yer alıyorlar.

Otoimmün hastalıklar ince bağırsakların dokusuna zarar verebiliyor, bağırsak geçirgenliğini arttırabiliyorlar ve bu da sızdıran bağırsak sendromu olarak tanımlanıyor. Bunun sonucunda gıdalar ve atık maddeler kan akışına geçerek inflamasyona sebep oluyorlar.

Belli başlı gıdaların bu bağırsak geçirgenliğini arttırdığını gösteren çalışmalar mevcut. Gluten bunlardan bir tanesi ve buğdayda, arpada ve çavdarda bulunan bir protein olduğu için onu sıklıkla tüketiyoruz.

AIP diyeti yani otoimmün protokol diyeti ise bağırsaklarda inflamasyonlara sebep olan gıdaları ortadan kaldırıyor ve böylece bağırsakların iyileşmesine katkıda bulunuyor. Bu da otoimmün hastalıkları olanlarda belirtilerin azalmasını sağlıyor.
AIP diyeti taş devri diyeti ile oldukça benzerlikler gösteriyor ancak ondan çok daha kısıtlı bir diyet. İlk haftalarda diyeti çok sıkı bir şekilde takip etmeniz gerekli ve daha sonra teker teker diğer gıdaları beslenmenize ekleyerek yan etkiler yaratıp yaratmadıklarını gözlemlemelisiniz.

AIP Gerekli mi ve İşe Yarıyor mu?

Otoimmün hastalıklara sahip olanlarda besinler belirtilerin şiddetini ciddi oranda etkileyebiliyorlar. 2017 yılında yapılan bir ankette, romatoid artrit sahibi olan bireylerin %24’ünde belli gıdaların belirtileri üzerinde iyi veya kötü yönde etkileri olduğu tespit edilmiştir.

Ancak AIP diyeti herkes için gerekli olmayabilir de. Bazıları için stresi azaltmak ve yeterince uyumak belirtilerin azalmasını sağlayarak diyete ihtiyaç bırakmayabiliyor.

Ancak yediğiniz gıdalardan etkilendiğini düşündüğünüz bir otoimmün hastalığınız varsa, AIP diyeti semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olacaktır ve hangi gıdaların bunları tetiklediğini tespit etmenizi kolaylaştıracaktır.

Bu diyet sadece inflamasyon kaynağı gıdaları beslenmenizden çıkartmıyor, aynı zamanda yüksek besin değerli gıdaları ekliyor ve omega-3 yağ asitleri gibi inflamasyon karşıtı gıdaları beslenmenize katıyor.

AIP Diyeti ve Taş Devri Diyeti Arasındaki Farklar

AIP diyeti taş devri diyeti ile benzerlikler gösteriyor ve bu nedenle AIP diyeti zaman zaman otoimmün taş devri diyeti olarak da tanımlanıyor. Ancak iki diyet arasında bilinmesi gereken farklar da mevcut.
Bunlardan birincisi, taş devri diyetinde tüm baklagiller, süt ürünleri, soya ve tahıllar beslenmeden çıkarılıyorlar ve et, balık, kuruyemişler ve sebzeler üzerine odaklanılıyor.

Otoimmün diyet ise bunu bir adım öteye taşıyor ve kuruyemişleri, çekirdekleri, yumurtayı ve bazı sebzeleri de yasaklar arasına ekliyor. Ayrıca iki diyetin hedefleri de çok farklı. Taş devri diyeti sağlığı iyileştirmek, kilo vermek ve performansı arttırmak için kullanılırken, AIP diyeti ise belirtileri azalmak ve inflamasyonları bastırmak için kullanılıyor.

AIP Diyetinin Faydaları

AIP diyeti bir iyileşme diyeti ve bağırsağın toparlanmasını, inflamasyonların azalmasını, böylece belirtilerin ortadan kalkmasını hedefliyor. Otoimmün hastalıklara sahip olanlar için bu dünyalarının tamamen değişmesi anlamına gelebiliyor.
Araştırmalar beslenme düzeninin bağırsak bakterileri üzerinde ciddi etkilerinin olduğunu gösteriyorlar ve bu de otoimmün hastalıkları olanlar için semptomların şiddetinin değişmesine yardımcı olabilmektedir.
AIP diyeti aynı zamanda vücudunuzu tanımanıza da imkan tanıyor ve belirtileri tetikleyen gıdaları tespit etmenize yardımcı oluyor. Takip etmesi zor olsa da hangi gıdaları beslenmenizden çıkarmanız gerektiğini tespit edebilmeniz önemli bir uygulama.
Bu diyette besinler bakımından zengin, işlenmemiş ve anti-inflamatuvar gıdalar tercih ediliyorlar.

AIP Diyetinin Yan Etkileri

Sınırlandırmaların listesine baktığınızda, hemen ne kadar zorlu bir diyet olduğunu anlayacaksınız. Yiyebileceğiniz sebze ve baharatlara kadar her konuda bir kuralı olan bu diyeti takip etmek çok kolay değil.

AIP’e uygun besinleri bulmak zorlu ve vakit tüketen bir uygulama olabilir. Zira elinizde bir liste olsa bile marketlerde tüm koşulları karşılayan gıdaları bulmak tüm etiketleri okumanızı gerektirmektedir.

Ayrıca beslenme bunun sadece bir parçası. Pek çok otoimmün hastalık yaşam tarzı değişimlerinin yanında medikal ilgi de gerektirir. Egzersizler, düzenli uyku, güneş maruziyetinin kontrol edilmesi gibi pek çok faktör de önem taşır. Bu nedenle AIP diyetinin tek başına bir kurtarıcı olduğunu düşünmemek gerekmektedir.

AIP Diyeti İçin Kaçınılacak Gıdalar

Bu diyeti takip edebilmek için aşağıdaki gıdaları beslenmenizden çıkartmanız gerekiyor:

• Tahıllar
• Baklagiller
• İşlenmiş gıdalar
• Tohum yağları, sebze yağları ve kanola yağı
• Süt ürünleri
• Rafine şekerler
• Yumurta
• Kuruyemiş ve çekirdekler
• Kahve
• Çikolata
• Kuru meyveler
• Sakız
• Patlıcan, patates, domates, biber gibi sebzeler
• Stevia gibi alternatif tatlandırıcılar
• Alkol

Bu noktada ne yiyebileceğinizi merak ediyor olabilirsiniz. Her ne kadar kaçınılacak gıdalar listesi biraz uzun olsa da, izin verilen hala çok sayıda gıda mevcut. Bu gıdalar ise şu şekildeler:

• Sebzeler
• Kırmızı et, beyaz et ve deniz ürünleri
• Hindistan cevizi ürünleri
• Turşu gibi süt ürünü olmayan fermente gıdalar
• Bal veya akçaağaç şurubu, sınırlı miktarda
• Bitkiler
• Organik jelatin
• Kemik suyu
• Taze ve tohumsuz bitkiler
• Yeşil çay
• Sirke

Önerilen meyveler ise değişiklik gösteriyorlar. Bazı kaynaklarda günde iki dilim taze meyveye izin verirken, bazı kaynaklarda ise meyvenin tamamen beslenmeden çıkarılması gerektiği belirtiliyor.

Diyeti bir kaç hafta boyunca sıkı bir şekilde takip etmeniz, sonra da teker teker yasaklı gıdaları beslenmenize katmanız gerekli. 5 gün boyunca denedikten sonra bir yan etki görmezseniz bir sonraki yasaklı gıdayı beslenmenize ekleyebilirsiniz.

Kimler AIP Diyetini Takip Etmeli?

Eğer otoimmün hastalığınız varsa ve bir kaç yan etki dışında genel olarak iyileştiyseniz, AIP diyeti bu son belirtilerin ortadan kaldırılmasına yardımcı olabilir. Bu diyet temel anlamıyla iyileştiğinizde işe yarayacaktır çünkü son kalan belirtileri hastalığın kendisinden ayırmanıza yardımcı olacaktır. Lakin çok sınırlayıcı bir diyet olması nedeniyle her otoimmün hastalığa sahip olanın takip etmesi gerektiğini de düşünmeyin.

Örneğin bazı bireylerin tahıllar ile arası iyi olmayabilir ancak yasaklı diğer gıdalarla hiç bir sorunu olmayabilir. Bu durumda tümüyle AIP diyetini takip etmek yerine sadece tahıl ve tahıl ürünlerini beslenmeden çıkartmanız yeterli olacaktır.
Beslenmenin yanında stresin, uyku düzeninin, sporun ve hormon düzeylerinin de belirtileriniz üzerinde etkili olduğunu unutmamalısınız.