Akasya balı, akasya ağacının çiçeklerinden polen toplayan arılar tarafından üretiliyor.

Sağlığa pek çok faydasının olduğu söyleniyor ve bunun sebebi yüksek bir antioksidan düzeyine sahip olması olabilir.

Akasya Balı Nedir?

Akasya balı, Robinia pseudoacacia çiçeğinin nektarından elde edilen bir ürün.

Bu özel bal genelde akasya balı adı altında satılıyor ancak yöresel olarak farklı isimlerinin olabileceğini de unutmayın.

Geleneksel bala kıyasla, rengi çok daha açıktır ve neredeyse şeffaf görünür.

Çiçeksi bir tadı ve tatlı, güzel bir aroması vardır.

Geleneksel bala göre daha uzun süre sıvı halde kalır ve ona göre daha yavaş kristalize olur. Bunun sebebi daha yüksek bir fruktoz düzeyine sahip olması olabilir.

Katılaşması daha uzun sürdüğü için çok popüler ve geleneksel bal türlerinden daha pahalı olabilir.

Akasya Balının Besin Profili

Geleneksel balda olduğu gibi 21 gram akasya balında 60 kalori vardır ve 17 gram da şeker bulunur.

Akasya balının içerisindeki şeker türleri arasında glukoz, sukroz ve fruktoz vardır ancak fruktoz en yüksek değere sahip olanı.

Besin değerleri bakımından protein, yağ veya liflere sahip değildir. Diğer yandan, az miktarda C vitamini ve magnezyum gibi vitamin ve minerallere sahiptir.

Akasya balının en etkileyici özelliklerinden birisi flavonoidler adlı antioksidan görevi gören bitkisel bileşenler bakımından yüksek değerlere sahip olmasıdır.

Akasya Balının Faydaları

Akasya balı sadece yemeklerde kullanılmıyor. Geleneksel balın faydalarına sahip ve ayrıca kendine ait bazı özellikleri de var.

Bu faydaların bazıları şöyle:

Antioksidan Değerleri Yüksek

Akasya balında pek çok önemli antioksidan mevcut ve bunlar sağlığa potansiyel etkilerine katkıda bulunabilirler.

Antioksidanlar hücreleri serbest radikallerden kaynaklanan hasardan korurlar. Serbest radikal hasarı zamanla hastalıklara sebep olabilir.

Flavonoidler akasya balında bulunan temel antioksidan türü durumundalar. Flavonoidler bakımından zengin bir beslenme, kalp hastalıkları ve belli kanser türleri gibi kronik hastalıklara dair riskinizi azaltır.

Flavonoidler kadar bol olmasa da bu balda bitkisel bir pigment olan ve güçlü antioksidan özelliklere sahip beta karoten de bulunuyor.

Beta karoten zengini gıdalar ve takviyeler tüketmenin beyin fonksiyonlarında ve cilt sağlığında iyileşme ile bağlantısı var.

Bir test tüpü çalışmasında, akasya balının akciğer kanseri hücrelerinin yayılımını etkili şekilde durdurabildiği görülmüş.

Doğal Antibakteriyel Özellikler

Akasya balının iyileştirici yeteneklerinin büyük kısmının antibakteriyel özellikleri ile bağlantısı olabilir.

Bu balda az miktarda hidrojen peroksit üretimi ve salınımı için gerekli olan bileşenler mevcut.

Hidrojen peroksit, bakterilerin hücre duvarlarını parçalayan bir asit türüdür.

Bir çalışmada akasya balının Staphylococcus aureus ve Pseudomonas aeruginosa adlı antibiyotik direncine sahip bakterilere karşı etkili olduğu görülmüş. Bunun sebebinin muhtemelen yüksek düzeydeki güçlü hidrojen peroksit olduğu düşünülüyor.

Yaraların İyileşmesine Yardımcı Olabilir

Bal antik zamanlardan beri yaraları iyileştirmek için kullanılıyor.

Akasya balının antioksidan ve antibakteriyel özelliklerinden dolayı, yaranın iyileşmesini hızlandırabilir ve bakteri enfeksiyonunu önleyebilir.

Ayrıca, bu bal koruyucu bir bariyer oluşturarak nemli bir ortam oluşmasını sağlar ve bu da yaranın iyileşmesine yardımcı olabilir.

Bu antik uygulamanın verimliliğini onaylamak için yapılan test tüpü ve hayvan deneylerinde, akasya balının yara iyileşme hızını arttırdığı görülüyor.

Sivilceleri Önleyebilir ve Tedavi Edebilir

Akasya balının akneler ile savaştaki yeteneklerine dair bilimsel kanıtlar sınırlı.

Bununla birlikte ticari olarak satılan sivilce karşıtı kremlerin ve losyonların bir kısmının içerisinde akasya balı ve asidik bileşenlerin bir karması bulunuyor.

Güçlü antibakteriyel özelliklerinden dolayı akasya balı cildin bakterilerden arındırılmasını sağlayabilir ve bu da akne gibi yaygın cilt problemlerine karşı fayda sağlayabilir.

Yine de akasya balının sivilceye karşı ne kadar etkili olduğunun tespiti için daha fazla araştırma gerekli.

Kullanımına Dair Uyarılar

Pek çok birey için akasya balının tüketiminde bir sorun yok.

Ancak bazı kişilerin bu balın tüketiminden kaçınmaları veya onu sınırlandırmaları gerekiyor. Bu kişiler şöyle:

  • Bebekler: Nadir görülen bir gıda kaynaklı hastalık olan botulizm riskinden dolayı, 1 yaşından daha küçük olan bebeklere hiç bir bal türünün verilmesi önerilmiyor.
  • Diyabeti olanlar: Bal ve diyabete dair kanıtlar karışık durumda olsalar da, tüm bal türlerinde yüksek düzeyde doğal şeker var. Akasya balı ölçülü tüketilmeli çünkü kan şekeri düzeylerini etkileyebilir.
  • Arı ve bala alerjisi olanlar: Eğer geleneksel bala ve arılara alerjiniz varsa, akasya balını yiyince veya cildinize sürünce de problem yaşayabilirsiniz.

Bunlara ek olarak akasya balı sağlığa pek çok faydaya sahip olsa da, tüm tatlı ürünlerde olduğu gibi yüksek kalori ve şeker içeriğinden dolayı ölçülü tüketilmeli.

Çok fazla tatlı ürün tüketmek kilo alımına, kan şekerinin yükselmesine ve genel olarak sağlık üzerinde olumsuz etkilere sebep olabilir.

Sonuç Olarak

Akasya balı akasya ağacının çiçeklerinden alınan nektar ile üretilir.

Hafif, neredeyse transparandır ve daha uzun süre sıvı kaldığından raf ömrü uzundur.

Akasya balı yaraların iyileşmesine, sivilcelerin geçmesine yardımcı olabilir ve güçlü antioksidanlar ile başka faydaları da olabilir.

Ancak bu iddia edilen faydaların kanıtlanması için daha fazla araştırma gerekiyor.