Akne nedir? Nasıl tedavi edilir?

Bir kızarıklık oluşuyor, içerisinde bir irin olabiliyor, o irinin boyutu değişebiliyor, buna göre isimler veriliyor. O irin çok dolu olursa, cilt altına kadar yerleşirse iz yapabilme ve daha çok yayılım gösterme tehlikesi oluyor. Yani, aynı zamanda akneleriniz daha mikrobik bir yatak haline geliyor. Bu nedenle, farklı tedavilere başvuruluyor.

Antibiyotik kullanmanız gerekebiliyor, bağırsak detoksu yapmanız gerekebiliyor, cilde uygun salisilik asit gibi ürünler kullanılması gerekebiliyor, profesyonel cilt bakımları ve mezoterapiler yapılması gerekebiliyor. Ancak bunlar, dişli çark gibi iç içe geçen şeylerdir.

Hormonal sıkıntılar, bağırsak problemleri, çevresel etkenler, kullanılan bazı ürünler gibi birçok etken sizde akne sıkıntısına neden olabiliyor. Ayrıca, son zamanlarda maske takmamız, ağız içinden daha çok nefes alıp verdikçe, ağız sağlığımıza özen göstermezsek çene bölgemizde daha çok akne çıktığını gözlemleyebiliyoruz. Veya kadınlarda, regl dönemlerinde çene bölgelerinde aknelerin çıkıp sönmesi gibi olaylar vardır.

Çok fazla kızartma, çok fazla alkol tüketimi veya tatildeyken bronzlaştırıcı gibi yağlı ürün kullanımı yapmak da akneye neden olabilir. Gördüğünüz gibi, akne hiçbir zaman tek bir nedene bağlı değildir. Çeşitli yaş gruplarında da farklı nedenleri olabilir.

Yüze baktığımızda; alında mı, çenede mi çıkıyor gibi bölgelere göre, neye dayandıracağımızı daha iyi düşünürüz. Bu nedenle, tedavi protokolleri de değişkenlik gösterir.

Ayrıca; ozon tedavisi gibi, glutatyon tedavisi gibi tedaviler de yine akne tedavisinde önemlidir. Birçok hastada, dolaşım sisteminde yabancı maddeler veya bağırsakta emilim problemleri gibi nedenler de akneye neden olabilir. Bunları, en çok 30 yaş üzerinde gözlemleriz.

0-26 yaş arasına bakacak olursak, kişinin ergenlik dönemine girdiği 12-13 yaşlarından sonra, 26 yaşına kadar oluşan bir ergenlik sivilceleri dönemi vardır. Bu, vücutta oluşan hormonal değişikliklerden kaynaklanır. Ancak bu, ergenlikte sivilce sebebinin yalnızca hormonlar olduğu anlamına gelmez. Genetik altyapı olabilir, kullandıkları ya da kullanmadıkları ürünler olabilir, beslenme olabilir, yeteri kadar sıvı tüketmemeleri olabilir.

Bu nedenle akne, diğer cilt rahatsızlıkları gibi, baştan sonra her şeyi düşünmemiz gereken bir hastalıktır.

Roaccutane tedavisi nedir?

Roaccutane
Roaccutane

Roaccutane tedavisi; 12 yaşından sonra kistik akneleri bulunan, herkese uygulanabilen bir tedavi sistemidir. Dermatologlar, roaccutane tedavisini başlatırlar ve takip ederler.

Roaccutane, bir hormon ya da antibiyotik değil, A vitamininin özel bir formudur. Dermatologlar, bunu kişinin yaşına, kilosuna, var olan problemine göre dozlarını belirler ve kullandırır. Bildiğiniz gibi, roaccutane tedavisinin olumlu ve olumsuz yanları mevcut.

Cildinizde daha fazla kuruluk yaratacaktır. Bu nedenle, kendinize göstermeniz gereken özenin daha fazla olması gerekir. Nemlendirmek gibi, bol su tüketmek gibi, güneşten korumak gibi, asla solaryuma girmemek gibi, ekstra özen göstermeniz gerekir.

A vitaminin böbrek ve karaciğer üzerindeki etkilerinden dolayı, aylık kontrollere gitmeniz gerekir. Roaccutane’ı kestikten 6 ay sonra gebelik önerilir. Tedavi sürecinde hamile kalmak yasaktır. Hemen sonrasında da kalmak yasaktır, biraz zaman geçmesi gerekir.

Roaccutane tedavisinde; bazı mezoterapiler, bazı bakımlar size pozitif etki yaratır. Bu ne anlama geliyor? Yüzünüze nem tutturacak nem aşıları yapmak size pozitif etki yaratır. Hyalüronik asit gibi içecekler, kolajen üretimi için kolajen içmek ya da aşılarını yaptırmak size pozitif etki yaratır.

İnsanlar, Roaccutane tedavisi sırasında başka medikal uygulamalar yapılamaz sanıyor. Altını çiziyorum! Bunu, aynı gebelik gibi düşünebilirsiniz. Cilt yapınıza ve Roaccutane’ın yaratacağı etkilere bakacak şekilde; o etkileri olumlu hale dönüştürebilecek birçok cilt bakımı ve uygulama yapılabilir.

Roaccutane tedavisinde nelerden kaçınmalı?

Tedavi döneminde lazer uygulama gibi, dermapen uygulaması gibi, yani cildin tekrar fazla tahriş olmasını sağlayacak uygulamalardan kaçınmanızı öneriyoruz. Yeni teknolojileri kullanan hekimler mevcut. Ancak ben, yine de Roaccutane döneminde yapılmaması taraftarıyım. Tedavi bittikten sonra, en az 2 ay geçtikten sonra bunlara başlamanızı öneririm. Ancak, yukarıda da söylediğim gibi, Roaccutane tedavisi döneminde yapılabilecek ve cildinize pozitif katkıda bulunabilecek birçok uygulama vardır.

Roaccutane, siyah nokta ve gözenek tedavisinde kullanılır mı?

Roaccutane’ın ana kullanım sebebi, kistik aknelerdir. Diğer bir ana kullanım sebebi, kıl kökü iltihaplarıdır. Vücudun birçok bölgesinde, kıl çıkan bölgelerde oluşan kırmızı, ortasında kıl içeren oluşumların tedavisinde de kullanılır. Ancak, basit bir siyah nokta, gözenek tedavisinde, yan etkileri ile birlikte Roaccutane’ı göze almanızı tavsiye etmiyorum.

Roaccutane tedavisinde cilt bakımı nasıl olmalı?

Tedavi sürecinde; cildi daha çok nemlendirecek, kolajen üretimini tetikleyecek, hem mavi ve kırmızı ışık terapileri verilebilir, hem de hassas ciltler için uygulanan cilt bakım prosedürleri uygulanabilir.

Anti-aging veya leke tedavisi için kullandığımız asidik ürünler veya normalde bir akne hastasının kullandığı asidik ürünler, Roaccutane tedavisi alan hastaya uygulanmamalıdır.

Zoretanin tedavisi görüyorum Dudak kenarında kesik şeklinde yarık oluştu. Normal mi?

Bunların nedeni kuruluktur. Roaccutane veya Zoretanin tedavisi alıyorsanız, daha çok su tüketimine özen göstermelisiniz. Herkes su tüketimine özen göstermesi gerekirken; böyle bir tedavi alırken, günlük kilo başına 35 ml veya bir kahve içtiğinizde bir bardak su daha içmek gibi, su tüketiminize ekstra özen göstermelisiniz.

Vücudunuzda bölgesel kuruluk için ekstra nemlendiriciler, güneş koruyucular kullanmalısınız. Bunlar için de, bizim gibi, dermatologlar gibi profesyonellerden destek almanız gerekir. Onun dışında, vücutta nem tutulumunu artıracak, kolajen üretimini artıracak ek yöntemlere de başvurabilirsiniz.

Atrofik skar için üretilmiş bir krem var mı?

Atrofik skar için kremler mevcut. Ancak, uzun süreli kalmış bir atrofik skarda etkili olmayabilir. Kremler, yalnızca %25 oranında etki edebilir. Dolayısıyla, atrofik skar tedavisi için oraya yenilenme sağlayacak ek işlemlere gerek vardır. Bu kök hücre olabilir, mezoterapi veya lazer tedavileri olabilir.

Siyah nokta ve gözenekler için önerebileceğiniz bir krem, bakım rutini ve işlemler var mı?

Siyah nokta ve gözeneklerde, son zamanlarda popüler olan vakumlu cilt bakımı teknolojisi mevcut. Biz şöyle bir kombin yapıyoruz; vakumlu cilt bakımınızı Hydrafacial ile yaptırıp, üzerine Frozen dediğimiz cildinizi -98 derece soğutacak bir işlem uyguluyoruz.

Yani, gözeneğiniz açıldı, içinden siyah noktalar vakumlandı, gözeneği sıkılaştırıcı maske yapıldı, serumlar verildi, ışıklar verildi, bir de -98 derece karbonmonoksit gazı verince, cildinizi hem pürüzsüzleştirip hem de gözeneklerin tekrar kapanmasını tetiklemiş oluyoruz. Bunları, kişiye göre önce 2 haftada 1 veya ayda bir şeklinde planlayıp, daha sonra aralarını açacak şekilde 2 ayda 1’e dönüyoruz.

Ev bakım ürünlerinde de şöyle bir denge kurmak gerekiyor; gözeneklerinizi temizlemenizi sağlayacak bir yıkama jeli, sonrasında tonikle gözenekleri kapatma, tekrar nemlendirecek ve pürüzsüzleştirecek bir kremle düzenli bakımlar yapmanız, haftalık da maske uygulaması yapmanızı öneriyorum.

Roaccutane kullanımı dolgu, botoks, lazer gibi işlemlere engel midir?

Roaccutane tedavisinde, cildinizin reaksiyonlarına bakmak gerekir. Botoks ve dolgu açısından kesinlikle engel değildir. Cildin tahribatı artacağı için ve kuru bir cilt olacağı için, lazer ve microblading açısından beklemenizi öneririm.

Bir parantez açacak olursam, Roaccutane tedavisi alan hastalarda dolgu tipine özen gösteririz. Dolguların birçok tipi vardır. Roaccutane tedavisinde, daha çok nem verebilecek dolguları tercih ediyoruz.

5 yıl önce Roaccutane tedavisi gördüm. Şu an hamileyim ve yüzüm çok kötü. Hamilelikte sivilceler için ne yapmalıyım?

Hamileler de cilt bakımına gelebilir. Hamileler de mezoterapi yaptırabilir.

İki kez Roaccutane kullanıp hala sivilce olması neyin işareti olabilir?

Sistemik tedavi almamanızın işareti olabilir. Yani, sizin biraz bağırsak detoksuna, başka hormonlara gibi veya genetik altyapınıza bakarak sistemik bir tedavi almanız gerekebilir.

İnsanlar, çoğu zaman “Ben Roaccutane’a başladım. Bunu düzenli her gün içiyorum. Benim görevim bitti” diye düşünür. Ancak, ne yazık ki böyle değil. Su tüketiminiz, beslenme düzeniniz, belki bazı testlere tabi tutularak vücudunuzda bulunan problemin tekrar çözülmesi gerekebilir.

Bu bir hormon değeri olabilir, bir vitamin değeri olabilir, bir mikroorganizma bozukluğu olabilir. Vücudunuzda başka bir ağır metal olabilir. Yani, bir şey vardır ve size sistemik olarak blokaj uyguluyordur. Dolayısıyla, bu tarz tedavilere sistemik bakmak gerekir…