Alkali Beslenme
Alkali nedir? Asitlenme nasıl olur ve sonucunda neler gerçekleşir?
Alkali demek bazik (asidik olmayan) demek, bazik ise pH değeri 7’den yüksek olan demektir. Asit ise pH değeri 7’den düşük olan, 7 pH ise nötr demektir. Bizim kanımızın pH değeri ise 7.35 ila 7.45 arasındadır. Kanımız pH seviyesine göre Hafif Alkali grupta yer alır. Ancak bizim günlük yaşantımızda yediğimiz besinler sindirildikten sonra asit açığa çıkarır. Peki sadece asit bu şekilde mi açığa çıkar derseniz tabi ki hayır. Günlük hayatın getirisi olan stres, kaygı bozuklukları, asabiyet, kıskançlık gibi duygu durumlarından, soluduğumuz havaya kadar pek çok şey vücudumuzu asitlendirir. Vücut ortaya çıkan bu asidi hemen temizlemek zorundadır ki kanımızın pH değeri sabit kalsın. Bizler eğer beslenmemizde yeteri kadar alkali besin, vitamin, mineral almıyorsak vücut kandaki fazla asidi temizlemek için vücudumuzdaki alkali minerallerden çalmaya başlar. Örneğin; yüksek bir alkali mineral olan kalsiyum mineralinden çalmaya başladığında vücutta diş eti rahatsızlıklarına, gözde kataraktlara, beyindeki değişikliklere, kemiklerin kırılgan olmasına neden olan osteoporoza kadar pek çok hastalık görülebilir. Bir başka örnek verecek olursak magnezyumdan çalar ve kolajenden çalar. Magnezyum kaybıyla ilişkili sağlık sorunları arasında; diyabet, zayıf emilim, kronik ishal, çölyak hastalığı ve kemik sendromu bulunur. Kolajen azalmasıyla ise biz kadınların korkulu rüyası ciltte kırışıklıklar, selülit, saçlarda ve tırnaklarda kırılmalar, eklemlerde ağrılar meydana gelir.
Aslına bakarsak eğer, yaşadığımız hastalıkların kökeninde asitlenme yatar. Kanser hücreleri dahi asitlenmiş hücrelerdir. Alkali beslenmedeki öncelikli amacımız vücudumuza yardımcı olmaktır. Bizler ne kadar çok alkali besin tüketirsek vücudumuza o kadar yardımcı olur ve kanımızın pH değerinin korunmasına destek oluruz. Alkali rezervlerimiz korundukça ve depolar eksilmedikçe oluşabilecek pek çok hastalığında önüne geçmiş oluruz.
ASİTLENDİREN BESİNLER NELERDİR?
Alkali Diyette neler yenmez?
Vücudumuzu asitlendiren besinlerin başında ‘Yağlar’ gelir. Yağ grupları kendi içerisinde bölümlere ayrılır.
Doymuş Yağlar ile başlayacak olursak;
Doymuş yağlar; hayvansal gıdalarda ve margarinlerde bulunur. Hidrojene doymuşlardır. Enerji için yakıldıklarında ortaya çıkan hidrojen ve karbondioksit ortamdaki asidi arttırır.
Vücudumuza alınan fazla miktardaki şeker de en önemli asit kaynaklarından biridir. Şeker aynı zamanda immün sistemin çalışmasını zora sokar. Şekerden kaynaklı yaşanan asitlenme hücredeki oksijeni azaltarak kanser riskini ortaya çıkarır.
Hayvansal proteinler, kırmızı et, yumurta sarısı, süt ve peynir grupları, bağışıklığı olumsuz yönde etkiler. Glüten ise bağışıklık sisteminin hiç sevmediği gliadin adlı bir proteinden gelir. Buğday henüz işlem görmemiş karabuğday halindeyken içinde gliadin ve glüten bulunmaz ancak işlendikten sonra yapı değişir. Bu nedenle Karabuğday tüketimi oldukça faydalıdır.
Alkali beslenirken özellikle pH değeri 7’nin altında bulunan gıdalar tüketmemek gerekir. Alkali diyette özellikle fast food tarzı ve şekerli yiyecelerden, hamur işinden uzak durmak gerekir.
Zaman zaman yaptığımız kaçamakları ise Alkali smothieler ve Alkali detokslarla nötrlemek gerekir.
ASİTLENDİĞİMİZİ NASIL ANLARIZ?
Asitlendiğimizi anlamak için çok zahmetli yollara sapmaya gerek yoktur. Bunun için Eczanelerde pH ölçen çubuk testlerden satılır. Onunla da uğraşmak istemezseniz eğer bir başka yöntem, sabah ilk kalktığınızdaki idrarınızın rengini, kokusunu tespit ederek buna dikkat etmektir. Çünkü asitlenmiş bir insanın idrar rengi koyulaşır, köpürür, miktarı azalır ve ağır kokar. Bunlarla birlikte Ter kokunuzun değişmesi ve ağırlaşması, dışkınızın rengindeki değişiklik ve ağır koku da asitlendiğinizin bir başka göstergesidir. İnsan vücudu asitlendikçe özellikle bel bölgesinde yağlanma ve kalınlaşma görülür. Asitlendiğinizi anlamanın en kolay yolu bunlardır.
Asitlenmenin önüne geçmek için ne yapmalı?
Öncelikle içtiğimiz suyun miktarına ve pH değerine dikkat etmemiz gerekir. Ortalama bir insanın içmesi gereken su miktarı 25 kilo başına 1 lt’dir. Su seçiminde pH değeri mümkünse 7’nin üzerinde olan suları tercih etmemiz gerekir. Bulunduğumuz ortamdaki suyun pH değeri düşük ya da nötr ise 1 sürahi suyun içerisine 1 çimdik sofra karbonatı ilave ederek alkali hale getirebilirsiniz. Suyunuzun tadının değişmeyeceği miktar kadar kullanmanız ağız tadınız bakımından önemlidir. Suyumuz Alkali olduğu takdirde 8 bardak günlük su tüketimi de yeterli olacaktır.
Asitlenmenin önüne geçecek bir başka örnekse tabi ki Alkali Beslenmekten, Alkali besinleri tüketmekten geçer.
Ful Alkali beslenemiyorsak eğer bizi asitlendiren besinlerin yanına Alkali besinler ilave etmemiz yeterli olacaktır.
Tabi bunun için ALKALİ-ASİDİK BESİNLER nelerdir? Bunu bilmeniz gerekir.
Aşağıda sizin için hazırladığım tabloya bir göz atın.
Alkali Beslenirken ya da Alkali diyet uygularken özellikle besinlerin pH değerini bilmek gerekir ki hangi besin Alkali hangi besin asit bunu ayırt edebilelim. Alkali diyette vücudumuzu asitlendiren yiyecekler yenmez.
Bu nedenle Alkali gıdaları iyi bilmek gerekir. Sizin için aşağıda hazırlamış olduğum ALKALİ-ASİDİK BESİNLER tablosunu inceleyebilirsiniz.
ALKALİ-ASİDİK BESİNLER TABLOSU
Çok Alkali | Orta Alkali | Az Alkali | Az Asitli | Orta Asitli | Çok Asitli |
Vegan Sütler | Keçi sütü,
Peyniri, yoğurdu, Tofu |
Şalgam
Havuç Patates |
İnek sütü ve süt ürünleri | Kabuklu deniz
ürünleri
|
Dondurma,
Pastörize sütler |
Misket Limon | Yumurta beyazı | Domates | Yumurta Sarısı | Kahve çeşitleri | Domuz eti |
Avokado | Üzüm pekmezi
Kavun, Taze incir, olgunlaşmamış Muz, hurma |
Patlıcan
Pişen sebzeler |
Portakal
Ananas Elma Dut |
Siyah
Çay |
Kızartma,
Salam Sosis Sucuk |
Greyfurt | Bitki çayları | Soya sütü | Nar | Ketçap | Paketli ambalajlı gıdalar |
Hindistan Cevizi | Zerdeçal, tarçın | Pirinç sütü | Mandalina | Mayonez | Reçel
Salamura |
Himalaya Tuzu, Deniz Tuzu | Pulbiber | Manda sütü | Köri | Sofra Tuzu | Şekerleme |
Keten tohumu yağı, Hindistan cevizi yağı, Zeytinyağı, Avokado Yağı | Balıkyağı
Çörekotu yağı, Sarımsak
|
Esmer pirinç, nohut
Mercimek, Bezelye |
Fındık, Ceviz
Yağları |
Ayçiçek, hint, mısır, pamuk yağları | Asitli
İçecekler Kutu Meyve suları |
Karabuğday | Kinoa, Glutensiz Un | Tatlı patates | Kabuklu pirinç | Beyaz pirinç | Balzmik sirke |
Sebze Suyu, Buğday Çimi, Arpa Çimi | Susam, Keten tohumu | Ay çekirdeği
Kabak çekirdeği |
Tam tahıllı ekmek | Mısır Unu
Arpa, Yulaf Çavdar |
Pesto sos
Soya sosu |
Taze soya filizi, Ispanak | Kenevir tohumu | Maden Suyu | Kestane | Fıstık | Salata sosları |
Salatalık, Bambu filizi | Kabak, kereviz | Manda yoğurdu | Ceviz | Margarin | |
Kırmızı turp, Kırmızı Lahana, Enginar | Marul, yeşil biber,
Pancar, Lahana |
Tatlı su balıkları, Ton balığı | Fındık | Hayvansal Yağlar | |
Maydanoz, Zencefil | Karnabahar, bamya | Karpuz, Kayısı,
|
Kahvaltı gevrekleri | ||
Karahindiba,Roka,Semizotu | Yeşil fasulye | Çilek, Böğürtlen | Turşu | ||
Badem | Pırasa, Soğan | Nektari, Kuru meyveler | Beyaz Un | ||
Brokoli, Yeşil yapraklı sebzeler | Siyah üzüm, Armut | Beyaz ekmek
Hamur işi |
Alkali Beslenmek için ne yapmalı ? derseniz bu tabloya sadık kalmalısınız.
Asitli gıdalar yediğinizde 4 katı alkali gıda ile nötrleme yapabilirsiniz.