Bazı ameliyat izleri seksi olsalar da kesiklerden kaynaklanan yara izlerinin büyük kısmının ortadan kalkmasını istediğimiz de bir gerçek. Bunlara şimdilik kısaca yara izi diyelim. Yaralanmalardan tutun da estetik cerrahi operasyonlarına kadar pek çok sebebi olan yara izlerinin büyük kısmı aslında kendi kendine geçer ancak geçmeyen bazıları bizim için sorun oluşturur. Bazı yara izlerinin neden sanki hiç olmamış gibi geçtiklerinin veya bazılarının hep kalıcı olduklarının mantıklı bir açıklaması da yok. Ancak yine de bu yara izleri için yapılabilecek veya yapılamayacak şeylere kısaca bir göz atmak faydalı olacaktır.

Yara İzini Önlemek Mümkün mü?

Kötü bir doktor oldukça kötü görünen yara izleri kalmasına sebep olabilir ancak en iyi cerrah bile her zaman en iyi görünen izleri yaratmakta başarılı olamaz. Cerrahın yaptığı şeyin büyük kısmı yetenekten gelir ancak gerçekten kötü görünen yara izlerinin hastanın biyolojisi ile bağlantısı olduğu gibi, iyi yara izlerinin de hastanın biyolojisi ile bağlantısı vardır. Eğer yara izi bir ay sonra iyi görünüyorsa, doktor her şeyi yapmış demektir. Ancak bu noktadan sonra hastanın biyolojik yapısı kontrolü ele alır ve bu da tamamen kontrol dışı bir durumdur.

İnsanların En Çok Tedavi Aradıkları Yara İzi Türleri Nelerdir?,

En yaygın çare aranan izler arasında sezaryen doğum izleri bulunuyor. Yara izinin kendisi aslında kötü görünmeyebilir ancak yara operasyon sırasında kas dokusuna kadar indiği için, bir çıkıntı yaratabilir ve üstteki doku aşağı doğru kat yapabilir. Neyse ki bunların onarımı oldukça kolaydır. Bazen kendi kendine geçer, bazen de karın duvarına yapılan bir operasyonla düzelir. Cerrahın kesiğin kenarlarına karşı çok hassas olması gerekir. Eğer gelişigüzel onarım yapılırsa, yara izi geniş olur çünkü daha fazla hasarlı doku vardır. Cerrahın yapabileceği en iyi şeylerden birisi temiz ve dikey bir çizik açmaktır ve ayrıca ameliyat sırasında travmayı önlemek için çok dikkatli olmalıdır. Eğer kenarlar açılırsa, cerrah kesiği kapatmadan önce onu tekrar sağlıklı deriye kadar kırpmalıdır.

Fakat bunun yanında estetik operasyonlardan kalan izlere dair endişeler de fazladır. Hastaların en çok şikayet ettikleri yara izleri arasında meme silikonlarının ardından meme ucunun çevresinde kalan kesik izi bulunur. Bu bölgede iyi bir iyileşme olmazsa, memenin ortasında bir emoji gibi görünür. Operasyondan sonra hastanın o operasyonu geçirmiş olduğunu başkalarına açıklamama hakkı vardır ve bu nedenle yara izi neredeyse görünmez olmalıdır. Liposuction operasyonlarında ise yara izi eski bir yara, dövme, çatlak, kıvrım gibi yerlere saklanmalıdır. Eğer bu mümkün değilse, bedenin her iki yanındaki yara izlerinin simetrik olmamasına dikkat edilmelidir. Birisi daha yüksekte, daha geniş veya farklı bir açıda olmalıdır. Böylece başka birisi bunları gördüğünde, bunun cerrahi bir operasyon sonucunda olduğunu düşünmemeli. Yüz kaldırma operasyonlarında yara izi genelde incedir ve kaybolur. Ancak en mükemmel yara izinin bile kulağın tüm kıvrımlarının çevresine dolanması gerekir ve kulak-saç çizgisi aralığını bozmadan sona ermelidir. Eğer yara izi kalınlaşacak gibi olursa, en azından doğal sınırlar içerisinde olacaktır ve gölgelerde, konturlarda saklı olacaktır. Böylece sadece çok az bir kısmı belli açılardan görünür olacaktır.

Daha Fazla İze Sebep Olan veya Daha Kolay İyileşen Bir Yara Türü Var mı?

Aynı boyutlarda iki yaranın birinin daha görünür, birinin daha görünmez olmasını sağlayan faktörlerden birisi yaranın yeri ve yönüdür. Cildimizin doğal gerilim yönü vardır ve bunun yönü beden boyunca değişir. Bu yönde bir kesiği olan hastanın yara izi neredeyse görünmez olabilir ama buna dik bir kesik, görünür bir iz ile sonuçlanır. Örneğin alnınıza yapılacak yatay bir kesik, doğal çizgiler arasına girip kaybolacaktır. Ancak bu çizgiler arasından geçen dik bir kesik ise yayılacaktır. Kesiğin ötesine geçecek düzeyde oluşan yaralanmalarda yara izi daha kötüdür çünkü yaralanma bölgesi geniştir.

Plastik cerrahların yara izleri konusunda acil doktorlarından ayrıldıkları en önemli nokta, yaranın olabildiğince toparlanması ve iki temiz kenarın yan yana getirilmesidir.

Dizinizin bir kaldırımda birazcık soyulması bile yara içine toprak girerse kötü bir yara izi bırakabilir ve bu da esasen kalıcı bir dövme gibidir denilebilir. Enfekte olan tüm yaralar daha kırmızı ve inflamasyonlu hale gelirler ve bu nedenle enfeksiyonu önlemek ve oluşursa hemen tedavi etmek önemlidir. Yüzeysel yanıklar mükemmel iyileşseler de, daha derin yanıklarda daha ciddi yara izleri kalır. Derin yanıklarda kıl folikülleri, yağ bezleri, pigment hücreleri yanabilirler ve bu nedenle bölge çevredeki deriden her zaman farklı görünür. Derin yanıklarda cildin iki yarısının birbiriyle birleşmesinden ziyade, kenarlardan ortaya doğru bir iyileşme gerekir ve bu da normal bir yanık oluşturmaz.

Bedenin Yara İzlerinin Daha Kolay İyileştiği Bir Bölgesi Var Mıdır?

İnce deride iyileşme iyi, kalın deride kötü olur. En ince derimiz göz kapağımızdır ve en kalını ise sırtımızdır. Kötü bir göz kapağı izi kalması neredeyse imkansızdır, sırtta iyi bir yara izi ise çok zordur. Göğüs kemiği üzerindeki yara izlerinin de kalınlaşma eğilimi vardır ve ayrıca göğsün yan tarafları da bu eğilime sahiptir. Her zaman gerilim olan bölgelerdeki yara izlerinin genişleme eğilimi vardır ve dekolte bölgesi bunlardan birisidir. Omuz ve diz gibi eklemler üzerindeki yara izleri de genelde genişlerler.

Kişinin Daha Kolay veya Görünür İzlere Sahip Olmasına Yol Açan Başka Faktörler Var mı?

Bedenin bazı kısımlarında deri doğal olarak incedir ve bunun yanında kilo verdikten sonra incelen ve esneyen bölgelerde de iz genelde güzel olur. Bu nedenle bir kaç çocuk emzirdiği için meme derisi incelmiş ve esnemiş birisinin geçirdiği operasyondan iz kalma ihtimali, genç ve sıkı bir cilde sahip olan bir kadından daha düşüktür. Cilt ne kadar açık tonlu ve kuru olursa, yara izi o kadar iyi olur. Bu nedenle genç, kalın ve sıkı, yağlı, esmer tenlerde yara izi kalma ihtimali daha fazladır.

Gebeliğin yirmi dördüncü haftasına kadar anne karnındaki bebekler tamamen iyileşirler ve yara izleri kalmaz. Hatta yenidoğanların göbek kordonları düştükten sonra bundan dolayı yara izi kalmaz ve bebekken sünnet olanlarda da yara izi bulunmaz. Ancak kısa süre sonra bu süreç normal yetişkin yara iyileşme sürecine döner.

Bir Yara İzini Estetik Cerrahın Görmesi Gerektiğinin İşaretleri Nelerdir?

Yara izleri bazen estetik olmakla kalmaz, aynı zamanda işlevlere de engel olabilirler. Bir eklemin hareketliliği azalabilir veya göz kapağı kapanmayabilir. Bazen ilk kesik fark edilmeyen bir şekilde derin tendon ve sinirlere hasar verebilir. Bu nedenle işlev kayıpları dikkate alınmalı. Dudak kenarı boyunca olan kesiklerin de iyi hizalanmaları gerekir çünkü bir kayma olursa revizyon gerekebilir.

Yara izlerinin ilk altı ay boyunca kalınlaşmaları ve kızarmaları normaldir. Genelde bu sürenin ardından solmaya başlarlar. Ancak aynaya bakıyor ve yara izine dair endişe ediyorsanız, bir plastik cerraha görünmeniz doğru olacaktır. Çoğu zaman bir çözüm bulacaklardır. Daha fazla zamana, bir kreme, silikon yamaya, lazer tedaviye ihtiyaç olabilir. Bazı vakalarda yara tekrar açılıp tekrar toplanabilir.

Evdeki Daha Hafif Kesiklerde Yara İzini Azaltmak İçin Ne Yapılabilir?

Karar verilmesi gereken en önemli nokta, olay olduğunda dikişe ihtiyaç olup olmadığıdır. Boşluk var mı? Yağ görünüyor mu? Cildin kenarları hasarlı mı? Bunlar dikiş ihtiyacının işaretleridirler. Herhangi bir kesik için onu iyice yıkamak ve mikroplardan arındırmak önemlidir. Acısa bile toz, toprak gibi şeyler akıtılmalılar çünkü bu parçacıklar içeride kalabilir ve kalıcı olarak yara izi bırakabilirler.

Erken dönemde küçük kesikler en iyi bu iş için hazırlanmış merhemler ile tedavi edilebilirler. Yanıklar en iyi aloe ile tedavi edilirler. Gün ışığını sınırlandırmak da önemli. E vitamini teorik olarak fayda sağlayabilir çünkü yara izinin parçası olan kolajen üretimini engeller ancak bu sonuç deneylerle kanıtlanmış değil.

Keloitin Sebebi Nedir, Oluşması Önlenebilir mi?

Hastalar beğenmedikleri her yara izine keloit deme eğilimindedirler. Hatta gerçek bir keloit çok nadirdir ve yara dokusunun gerçek kesiğin sınırlarının ötesine taşması ile belli olur. Bir tümör gibidir. Daha yaygın şekilde, çıkıntılı, kalın ve geniş, kaşıntılı yapıda olan kötü bir yara izi muhtemelen hipertropik yara izidir. Yani yara izi olması gerekenden daha büyük ve kalındır.

Bunun olma ihtimalini azaltabilecek bazı şeyler var ancak hipertropik yara izlerinin büyük kısmı başkalarında hiç iz bırakmayan yöntemler kullanılsa bile ortaya çıkabiliyorlar. Kesiğin kenarlarındaki travmayı azaltmak yardımcı olabiliyor ancak en mükemmel operasyonlardan sonra bile hipertropik izler oluşabiliyorlar. Ayrıca korkunç travmatik olan ve tedavi edilmeyen bazı yara izlerinin mükemmel iyileştikleri de görülebilmektedir. Yani bir doktordan keloit ve hipertropik yara izi yaratmasını isteseydiniz bile, bunun çok bir farkı olmazdı. Bu konu mikrobiyolojik olarak temel konularla alakalı.

Yarayı Örtmeli mi, Hava mı Almalı?

Yaralar nemli ortamda daha iyi iyileşirler. Ancak bazen yarada su toplanabilir ve kurutulması gerekir.

Geçmeyen Eski İzler İçin Verimli Bir Tedavi Var mı?

Yara izlerinde pigmentasyonu azaltan kremler mevcutlar ve lazerler de yıllardır bulunan yara izlerine yardımcı olabilirler ancak bunların hepsini ne kadar erken kullanırsanız o kadar iyi olur. Eski yara izlerinin problemi yara izinin kendisi değil, onun çevresindeki kan damarlarıdırlar. Tamamen düz ve solgun, mükemmel iyileşmiş bazı yara izlerinin çevresinde kırmızı halkalar görülür. Bu kırmızılık lazerle tedavi edilebilir. Ancak bazen koyu renkli bir güneş hasarının çevresinde solgun beyaz çizgiler vardır. Bu hastalar ise genelde kalıcı dövmelerden fayda görebilirler.

Estetik Ameliyata Girecek Hastalar İçin Alınacak Önlemler Nelerdir?

Bazı cerrahlar ameliyattan önce ve sonra pahalı besin takviyeleri önerebiliyorlar ancak bu genelde daha fazla para kazanma isteğinden veya hastaya kendini iyi hissettirme arzusundan kaynaklanıyor. Genel olarak herhangi bir şey yapmanıza gerek yok. Ameliyattan sonra silikon bazlı kremler, lazer ve bazı ilaç iğneleri gibi şeylerden faydalanarak yara izlerini hafifletmek mümkün. Ancak en önemli şey dikkatli olmak ve bir şeyin garip gitmesi halinde hemen doktorunuza ulaşmak.