Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Regayip Zehir uyarıyor: “Kalp- damar sağlığı ile bağlantılı hastalığı veya tansiyon problemi olanlar, Kurban Bayramı gibi özel günlerde de sağlıklı beslenme kurallarının dışına çıkmamalı. Çünkü, bir porsiyon tuzlu, şekerli ve ağır yemekler tüketmek bile kalp ve damar sağlığı için risk oluşturabilir”. Bayram tatillerinde özellikle kırmızı et, hamur işi ve şerbetli tatlı tüketimi önemli ölçüde artıyor. Bu gıdalar yoluyla artan tuz ve şeker tüketimi, kalp krizi ve felç riskinin artmasına katkıda bulunuyor. Bayram ziyaretlerinde önünüze gelen tatlılar, yüksek miktarda şeker içerdiğinden diyabet ve kalp hastalarının ekstra özen göstermesi gerekiyor. Bu hastalar için, tatlı tüketimi minimum düzeyde olmalı ve mümkünse, şerbetli tatlı yerine sütlü tatlılar tercih edilmeli. Gazoz ve kola gibi şekerli içeceklerden ise de uzak durmak gerekiyor.”

Araştırmalara göre; şeker ve işlenmiş gıdalar tüketmek de, kalp hastalığına bağlı ölüm riskini arttırabilir. Yapılan araştırmalar, işlenmiş gıdaların tüketiminin kalp hastalığı riskinde artış ile ilişkili olduğunu ve tüketim miktarı arttıkça, durumun daha da kötüleştiğini gösteriyor. 

Kırmızı Et Tüketimine Dikkat! 

Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kardiyoloji uzmanı Doç. Dr. Regayip Zehir; kalp sağlığını olumsuz etkileyen tansiyon ve kalp-damar hastalığı olan kişilerin, normal zamanda uyguladıkları beslenme programını bayram gibi özel günlerde de devam etmeleri gerektiğinin altını çiziyor. 

Özellikle, Kurban Bayramı’nda et ve şeker tüketimi önemli ölçüde artıyor. Özel günlerde de olsa, ağır yemeklere yönelmek, kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyebilir.

Kırmızı et, her ne kadar protein, B12 vitamini, demir ve karnitin içeriği ile güçlü bir besin değerine sahip olsa da, porsiyon miktarına dikkat etmek çok önemli. Doç. Dr. Regayip Zehir, “Fazla et tüketmek, kolesterol ve tansiyon artışını tetikliyor. Kalp sağlığı için, haftada 2 porsiyon kırmızı et tüketimi öneriyoruz. Ayrıca, tercih edilen etin yağsız olması ve üzerindeki yağların tüketilmemesi de kalp sağlığı riskini azaltmak için önemlidir”. 

Etin Üzerindeki Yağları Tüketmeyin

Kuzu ve koyun gibi küçükbaş hayvanların etleri, dana etine göre daha yüksek bir yağ oranına sahiptir. Bu nedenle, kuzu ve koyun eti tüketilirken, kaburga ve incik gibi daha az yağlı kısımların tercih edilmesi öneriliyor. Kurban Bayramı’nda tüketilen kurban eti için, etin üzerinde bulunan yağlı kısımların ayrıştırılması gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Regayip Zehir, ayrıca şunları da öneriyor:

Bayramlarda ciğer ve kelle gibi sakatatların tüketimi de artıyor. Ancak, kalp hastalığı riskinde artış ile ilişkili hastalıklara sahip olanların, sakatat tüketiminden de kaçınması gerekir. 

Etli yemekleri, mutlaka yağ ilavesi yapılmadan pişirmek gerekiyor. Çünkü, zaten kendiliğinden yağ içeriyor. Kurban Bayramı’nda, bu hastaların özellikle yağsız etleri tüketmeleri gerekiyor. Pişirme sırasında tereyağı veya kuyruk yağı gibi hayvansal yağlardan kesinlikle uzak durmaları hayati bir önem taşıyor. 

Bayram sabahı yapılan kahvaltıda sıklıkla tüketilen kavurmanın mutlaka kendi yağında ve mümkün olduğunca düşük sıcaklıkla pişirilmesi gerekiyor. Taze kurban eti, düdüklü tencerede de pişirilebilir. Yağda kızartma gibi pişirme yöntemlerinden ise kesinlikle uzak durulmalı. 

Bir Kereden Bir Şey Olmaz Demeyin!

Kurban Bayramı gibi özel günler, bizim için aileyle bir araya gelme zamanıdır. Kahvaltı dahil bütün öğünlerde sofralar, kurban eti ile donatılır. Ancak, kalp hastalığı riskiniz varsa, “bir kereden bir şey olmaz” diye düşünmemeniz gerekiyor!

Kardiyoloji Uzmanı Zehir; “kurban eti içeren bir sofrada lif oranı yüksek, tam tahıllı, az yağlı süt ürünleri ile taze meyve ve sebzelerin dahil edilmesi oldukça önemlidir. Et tüketiminde aşırıya kaçılması durumunda, günün geri kalanında protein alımını azaltmak gerekiyor. Bilinmesi gereken bir önemli konu da, taze kesilmiş kurban etinin sindiriminin çok zor olmasıdır. Kısa süre içinde tüketilirse, hazımsızlığa neden olabilir. Bu nedenle, kurban etleri buzdolabında birkaç gün dinlendirildikten sonra tüketilmelidir”. 

Bayram kahvaltısında tam tahıllı ekmek, haşlanmış yumurta, yeşillik, az yağlı peynir gibi sindirimi daha kolay olan gıdalar tüketmek, aşırı et tüketimine bağlı sindirim problemleri riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Ek olarak, pişirmek için dondurucudan çıkarılan kurban etlerinin tekrar dondurulmaması gerektiğinden, çözdürüldükten sonra mutlaka pişirilmelidir. 

Kızartılarak pişirilen kurban eti gibi ağır bir öğünün ardından; kalp atış hızınız artar ve tansiyonunuz yükselir. Bu da, hayati organlara giden kan akışını azaltabilir. Bu, kalp krizi riskinde artışa katkıda bulunur. Bu nedenle, Kurban Bayramı gibi özel bir gün için bile olsa; yağda kızarmış ve işlenmiş gıdalardan oluşan ağır bir öğün, kalp sağlığını riske atacaktır. 

Tuz kullanımına da dikkat çeken Doç. Dr. Regayip Zehir;” bayram günlerinde tuz tüketimindeki artış da büyük bir tehlike oluşturuyor. Tuz miktarındaki artış; kalp krizinin dışında beyin kanaması riskinde artışa da katkıda bulunur. Bu nedenle, günlük tuz tüketimi maksimum 1.5 çay kaşığı ile sınırlandırılmalıdır. 

Şerbetli Tatlılara Dikkat!

Kırmızı et tüketiminin dışında, bayramlarda risk oluşturan bir diğer gıda ürünü de tatlılar. Özellikle, sıklıkla ikram edilen baklava ve tulumba gibi şerbetli tatlıların, diyabet ve kalp sağlığı ile ilişkili hastalığı olanlar tarafından dikkatli tüketilmesi gerekiyor. Tatlı tercihi sütlü tatlılardan yana olmalı. Şekerli içeceklerden ise mümkün olduğunca uzak durulmalı.