Arınmak özellikle çevresel şartlar ve hayat tarzımızın vücudumuz üzerindeki yıpratıcı etkilerinden kurtularak tazelenmek için çok gerekli. Uzun zaman pek çok toksik maddeye maruz kalan cildimizin üst kısmında biriken ölü derileri, toksik kalıntıları kese, peeling, aromaterapi ve diğer bakımlarla üzerimizden atmamız mümkün. Ama bence suyun içinde olduğu ve en derin arınmanın sağlandığı, en güzel geleneğimizden faydalanmalı. Hamamdan.

Hamam

Türk ve Osmanlı şifa kültürünün en güzel örneği bana göre hamam. Suyun şifalı gücüyle arındığımız bu şifalı mekânlarda vakit geçirmeyi ve kendimi şımartmayı gerçekten severim. Hamam bedensel arınma için en iyi sistemdir. Hamamın akıllı bir teknoloji olduğunu kavradığınız zaman, insan sağlığı için en temel prensiplerden biri ile çalıştığını anlamayacaksınız. Hamam yani kese nasıl çalışır? Cildimiz sürekli kendisini sürekli olarak yenileyen vücudumuzun en büyük organıdır. Her gün yeni hücre üreten cildimizin dermis tabakası artık işine yaramayan ölü hücreleri ise bir üst katmana atar ve bu ölü hücreler üst tabakada birikir. Cildi bu ölü hücrelerden arındırmazsak mat, cansız ve yaşlanmaya meyilli görüntüde olur. İşte keselenmek bu süreci yavaşlatmamızdaki en önemli yardımcıdır.

Keselenmek ciltte biriken dış parazitler, yağ, toz, kir ve ölü hücrelerden arınmanızı sağlar. Cildinizin rahat nefes almasına ve cilt altı kan dolaşımının hızlanmasına etki ederek, cildin yenilenmesine yardımcı olur. Alttan yeni hücre üretimini tetiklediği için aslında keselenmek bir yandan da anti-aging yani yaşlanma karşıtı bir uygulamadır da. Keselenmek yüzeydeki düzensiz renk pigmentasyonunun giderilmesinde de etkili olup, lekelenmeyi en az indirerek cildin doğal rengini kazanmasını sağlar. Bana en çok sorulan sorulardan biri olan batık problemlerinde yüzde 60 etkilidir. Düzenli hamama gittiğinizde ki ben ayda bir gitmenizi öneririm, yüzeysel kan dolaşımınız sağlıklı ve dengeli hale geleceği için selülit oluşumunu engelleyecek, var olan selülitlerin ise azalmasını sağlayacaktır.

Hamamın cilt üstündeki yani yüzeydeki etkisi bu iken vücut içinde hamam lenf dolaşımında etki eder. Vücudumuzun bağışıklık kalelerinden biri olan lenf bezlerimiz ve lenf kanallarımızın arınmasında keselenmenin önemi çok büyüktür. Cilt altında yüzeye çok yakın durumda olan lenf kanallarımızın akışını dengeleyerek, lenf bezlerimizde birikebilecek toksinlerden arınmayı sağlar. Hamam ayrıca kas ağrıları ve kas kramplarında etkilidir. Özellikle spor sonrası hamama gitmeniz eklemlerin ve kaslarda laktik asitten kaynaklanan kas ağrılarının azaltılmasında etkili olacaktır.

Kese

Vücudun en üst tabakası olan epidermis, her gün yaklaşık beş yüz milyon ölü hücre döker. Ölü hücreleri temizlemek vücudu rahatlatır, dolaşımı hızlandırır, içedönük kılları gevşetir, kir ve yağ artıklarını temizler. Kese cildinizi ölü hücrelerden arındırarak sağlıklı ve parlak bir görünüme ulaşmasını sağlar. Lenf sıvılarının akışına yardımcı olmak için vücudunuzu kalbinize doğru ovarak keseleyin. Güneşte yanmış ya da çatlamış cildi hiçbir zaman keselemeyin. Aksi takdirde yanık ve çatlaklar hasar görür, tedavi süreci uzar, mikrop kapmaya çok daha eğilimli olur. Keselemeden sonra cilt türünüze uygun nemlendirici kullanmayı ihmal etmeyin.

Kuru Fırça

En sevdiğim metotlardan biri daha. Cildin üstündeki ölü deri hücreleri temizler, kan dolaşımını hızlandırır, lenf sistemini uyarmaya yardımcı olur.

Fırçalamayıherzamankalbinizedoğruyapın. En iyi kuru vücut fırçaları liflerden yapılmış olanlardır. Kuru vücut fırçalama dolaşımı da kuvvetlendirdiği için selülitede en iyi gelen şeylerdendir. Kuru fırçalamanın ardından bir masaj eldiveniyle hafif hafif vurulması kolajen lifleri yumuşatır ve yağ hücrelerini vücudunuzdan çekip gitmek üzere harekete geçirir. Ancak, varisli damarların üstünü, egzama, cilt hastalıkları ve deri tahrişleri olan bölgeleri hiçbir zaman fırçalamayın. Kuru fırçayı nereden temin edeceğiniz kitabımın arkasında yer alan İyi Yaşam Rehberi’nde.

Buhar

Arınma metotlarının en önemlilerinden biri olan buhar, gözeneklerimizin açılmasında çok etkilidir. Aromaterapide, farenjit, anjin, larenjit, sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarında, nezle, grip gibi virütik hastalıklarda, akne gibi cilt problemlerinde kullandığımız buhar banyolarını cilt bakımında da temele oturturuz.

 

Buharın Faydaları:

 

Cildin hemen altındaki yağ dokusunda bulunan toksinlerden kurtulmaya yardımcı olur.

Daha derindeki deri tabakalarına yaşamsal nem kazandırır.

Yüzünüzdeki kan dolaşımını hızlandırır, yüz kaslarını gevşetir.

Daha canlı ve parlak bir görünüm sağlar.

Buhar Nasıl Yapılır?

 

Kaynar su dolu tencere altına bir nihale ile masaya koyun. Kapağı çok açık bırakmayın. Aromaterapi yağlarından en fazla 3-4 damla damlatın. Başınızın üstüne havluyu omuzlarınızı da örtecek şekilde kapatın. Derin nefesler alarak 3 dakika durun, kapağı kapatıp havlunun altından çıkın, 1 dakika ara verin, 3 dakika daha durun.

 

Peeling veya Arındırıcılar

İngilizcesi peeling ancak ben arındırıcı demeyi tercih ediyorum.Arındırıcılar, vücudumuzdan ve yüzümüzden ölü cildi temizleyici, tazeleyici ve nem de verme amacıyla yaptığımız en sevdiğim arınma ritüellerinden biridir. Arındırıcılar, vücudun farklı bölgelerine göre farklı içeriklerden hazırlanırlar. Yüz için daha ince yapılı malzemeler kullanılırken, topuk veya dirseklerimiz için hazırlayacağımız arındırıcılar daha kalın ve aşındırıcı özellikli malzemelerden seçilir. Cilt tiplerine göre de arındırıcı hazırlamak mümkündür. Hindistancevizi rendesi, badem unu, kayısı unu, yulaf ezmesi, nişasta yüz arındırıcılarında en sevdiğim malzemeler. Vücut ve bölgesel arındırıcılar için ise deniz tuzu, esmer şeker, jojoba tanecikleri, üzüm çekirdeği, nar çekirdeği, Türk kahvesi, hibiscus veya kuşburnu çekirdeği tozlarını kullanmayı severim. Mevsim geçişlerinde özellikle yaza girerken ve tatilde de sıklıkla uygulayarak siz de ışıldayan ve pürüzsüz bir cilde sahip olabilirsiniz.

 

Ayşe’nin Plaj Bombası Vücut Arındırıcısı

 

Bu arındırıcıyı senelerdir yaz öncesi kullanmaya başlıyorum. Aisha Aromaterapi’nin ilk koleksiyonunda da yer alan bu karışımda yer alan yasemin, acı portakal, greyfurt, mandalina ve bergamot öz yağları ile hazırladığım formülde üzüm çekirdeği ve jojoba yağı derin nem verirken, mineral zengini deniz tuzu ve İngiliz tuzu da cildi ölü hücrelerden arındırıyor, sıkılaştırıyor. Malzemelerden epsom tuzunu bulmakta zorlanırsanız yerine ince yapılı esmer şekeri koyabilirsiniz.

 

Formül:

 

50 gr deniz tuzu

25 gr epsom tuzu – İngiliz tuzu olarak da geçiyor (kuru karışım)

 

Yağ Karışımı:

 

25 ml üzüm çekirdeği yağı

25 ml jojoba yağı

30 damla petitgrain – acı portakal öz yağı (Citrus aurantium)

20 damla mandalina öz yağı (Citrus reticulata)

20 damla greyfurt öz yağı (Citrus paradisii)

20 damla bergamot öz yağı (Citrus bergamum)

15 damla yasemin öz yağı (Jasminium grandiflorum). Yasemin öz yağı çok zor bulunur ve çok pahalıdır, bu yok ise formülü vanilya, patçuli veya ylang ylang öz yağı ile de yapabilirsiniz.

 

Tüm yağları cam beherde ölçerek hazırlayın. Arındırıcınızı hazırlayacağınız koyu renk cam kavanozun içine önce tuz karışımını ekleyin. Üstüne baz yağı karışımınızı ekleyin. Bir ıspatula ile karıştırın. Bir beyaz etiketin üstüne karışımınızın ismini ve hazırladığınız tarihi yazın. Direkt güneş görmeyen oda sıcaklığındaki mekânda 1 seneye kadar kullanacağınız arındırıcınızı banyoda-duşta dairesel hareketlerle tüm vücuda uygulayın. Sonrasında sadece su ile durulayın, sabun veya köpürtücü bir ürünle temizlemeyin. Bırakın yağ üstünüzde kalsın, yasemin ve turunçgillerin baştan çıkarıcı kokusunun keyfini sürün.