Yeni bir araştırma, brokoli’de bulunan bir antioksidan olan sulforafanın tip 2 diyabeti yavaşlatabileceğini ve hatta tersine döndürebileceğini göstermektedir.
Brokoli’de bulunan bir bileşik, aşırı kilolu kişilerde tip 2 diyabetin ilerleyişini yavaşlatabilir veya tersine çevirebilir. Çalışma, “Science Translational Medicine” dergisinin 2017 Haziran sayısında yayımlanmıştır. İsveç’teki Göteborg Üniversitesi’nden yardımcı doçent Anders Rosengren ve doktora öğrencisi Annika Axelsson çalışmaya öncülük etmiştir.
Çok Yöntemli Çalışma
Araştırmacılar çalışmalarını tamamlamak için hayvanları kullanan laboratuvar deneylerinden, bilgisayımsal yöntemlerden ve insan denekler ile yapılan klinik deneylerden faydalanmıştır.
Çalışmanın laboratuar süreci boyunca araştırmacılar, diyabete sahip farelerin karaciğer dokusunu analiz etmiştir. Fareler, % 42 yağ ve % 15 kolesterol içeriğine sahip Batı tarzı bir beslenme biçimi ile yetiştirilmiştir. Yapılan analiz sonucunda ekip, hiperglisemiyi etkileyen 1.720 farklı geni tespit edebilmiştir. Hiperglisemi, yüksek kan şekeri seviyeleri ile karakterize bir rahatsızlıktır. İleri analiz araştırmacılara, dikkatlerini tip II diyabet hastalığının işaretini şekillendiren, kan şekeri düzeylerini arttıran birbirleriyle bağlantılı 50 genlik bir grup üzerine odaklamalarına olanak sağlamıştır.
Çalışmanın ikinci aşaması, genlerin kendilerini ifade etme yeteneklerini azaltarak hastalığın işaretlerini tersine çevirme yetenekleri olduğu bilinen bileşikleri derecelendirmek için matematiksel bir modelleme programı kullanmayı içermiştir. Brüksel lahanası ve brokoli gibi turpgillere özgü sebzelerde bulunan kimyasal bir bileşik olan sülforafan en üst sırada yer almıştır. Bu madde laboratuvarda yetiştirilen hücre gruplarında glikoz üretimini başarıyla azaltabilmiştir. Daha sonra testler laboratuvar kemirgenleri kullanılarak tamamlanmıştır. Yüksek yağlı, yüksek fruktozlu bir beslenme düzeniyle beslenmesine rağmen sülforafan dozları verilen fareler, glikoz toleransında belirgin bir iyileşme göstermiştir.
Başarılı hayvan deneylerinin ardından araştırmacılar, tip 2 diyabete sahip 97 hastayı test etmiştir. Katılımcılar, toz formunda konsantre brokoli filizi özü şeklindeki sülforafanı 12 hafta süresince günlük doz olarak almıştır. Normal kilolu hastalar bileşikten etkilenmemiştir. Obez katılımcılar deney sonunda açlık kan şekerinde % 10’luk bir düşüş görmüştür. Bu, hastaların gastrointestinal problemlere veya diğer yan etkilere neden olmaksızın diyabetle ilişkili sağlık komplikasyonları geliştirme riskini önemli ölçüde azaltabildiği anlamına gelmektedir.
Metforminin Olası Replasmanı
Sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı kiloyu sürdürmek gibi yaşam tarzı değişiklikleri, şeker hastalığının başlıca tedavileridir. Bununla birlikte, birçok hasta kan şekeri ve insülin seviyelerini dengede tutmak için ilaç tedavilerinin yardımına ihtiyaç duyar. Şu anda tip 2 diyabet için en iyi tedavi metformindir. Ancak, aşırı kilolu birçok diyabetli hasta bu ilacı alamamaktadır. Diyabetlilerin yaklaşık % 15’i düşük böbrek fonksiyonlarına sahiptir. Metformin almak, bu hastaların vücutlarının laktik asidi muhafaza etmesine neden olabilmektedir. Bu durum, bulantı, karın ağrısı, yüzeysel solunum, kas ağrısı ve kramplar ve de yorgunluğa neden olan bir rahatsızlık olan laktik asidozise neden olmaktadır. Standart tedaviyi alamayanlar için sülforafan uygulanabilir bir alternatif olabilir.
Araştırmacılar şu anda diyabet öncesi durumda olan katılımcıları içeren bir klinik çalışma geliştirmektedir. Bu hastaların tip 2 diyabet geliştirmesini önlemek için sülforafan kullanmayı umud etmektedirler.
