Çaresizlik; insanların sizinle ilgilenmesi ve size bakması için onları zorlamak üzerine öğrenilmiş bir davranıştır. Fiziksel bir hastalık, akademik problemler, başarısızlıklar, iş sorunları dikkat çekme amaçlı kullanarak geliştirilen sempatik olmaya çalışan bir ilişkidir. Başkalarının çaresiz hisseden kişiyi yeteneksiz, güçsüz ve eksik olarak görmesini sağlamak için bu kişinin bunları kullanması durumudur. Ben yapamam, ben anlamam, ben beceremem cümleleirni çok fazla duyarsınız. İşte bu kişiler çaresizlik sendromu yaşıyorlar ve yaşatıyorlar demektir.

Çaresiz kişiler sorumluluktan kaçarlar. Büyümeyi redderler ve asla yardım etme içgüdüsü geliştirmezler. Sürekli hayatla kavga içine girip, başarısız bir sonuç için uğraşırlar.

Çaresizliğin Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Eğer siz çaresizlik sendromu yaşıyorsanız, lütfen bize kulak verin. Bu şekilde devam ederseniz tüm hayatınızda olumsuz etkiler olacaktır.

– Kendi başınıza bir şeyler yapabilecek durumda olduğunuza inanmayan diğer kişilerin size karşı tutumuyla engellenmiş hissedersiniz.
– Sorunlarınızın olumsuz etkisini gidermenize yardımcı olacak kişilere aşırı bağımlılık hissedebilirsiniz.
– Tek başınıza dışarı adım atmaktan korkuyorsunuz ya da kendinizle başa çıkma kabiliyetiniz olmadığına ikna olduğunuz için kendi kendinize bir şey yapamama durumuna gelirsiniz.
Mutlu ve bilgili bir varlığa sahip olma potansiyelinizi kaybedersiniz, çünkü her zaman sizi tutmaya çalışan güçler olduğuna ikna olursunuz.

Kendinize saygınız bozulur ve siz ne kadar başarılı olursanız olun, başarılı olmak için asla “yeterince iyi” değilsiniz diye kendiniz ikna edersiniz.
Varolan becerileriniz ve yetenekleriniz boşa gider.
Sorunlarınıza uygulanabilir alternatifler ve çözümler getirildiğinde “evet, ama” tavrınız herkesi yorar ve uzaklaştırır.
Depresyon ve umutsuzluk size hakim olur, çünkü gerçekte artık kendinize bakamadığınızı düşündüğünüz için umudunuz kalmaz.

Çaresizlik Nasıl Bir Kontrol Sorunudur?

Çaresiz davranmak bir kontrol sorunudur, çünkü aşağıdaki gerçekleri yaşarsınız:

– Çaresizlik, gerçekte bu insanları kontrol altında tuttuğunuz halde, “kontrol odağı” nı elinizden almaya istekli gibi görünmenizi sağlar. Bazı insanları kontrol etmenin farklı bir biçimidir. Aslında kendiniz için yapacak kaynakları elinde bulundururken yokmuş gibi davranıp, başkalarını “düzeltme”, “kurtarma” veya bakım yapmaya yönlendirme konusuna hakim olmak bir kontrol sorunudur.

Bu tip biri ihtiyaçları karşılanırken “bağımlı olan’’ konumunda kalır ve yardım edeni de “bekçi” veya ‘’kurtarıcı’’ olarak kabullenir. O dakikadan sonra yardım eden kişi artık elde edilmiştir ve bu kişinin kendini kurtarabilmesi bir kontrol sorunu haline gelir.

– Insanların çaresiz biriyle ilgilenmek ve bakımını sağlamak için fiziksel olarak hasta olduğunu düşünse bile, fiziksel refahı kontrol etmeye hazır olduğunda çaresiz kişi fiziksel zayıflık ortaya çıkartır ve kontrolü elinde tutmaya devam eder.

Bunların hepsi tedavi edilmesi gereken ağır durumlardır.

Çaresizliğe Sürükleyen Olumsuz Düşünceler Nelerdir?

– Artık başkalarının yardımına veya desteğine ihtiyaç duymuyorsam, beni seven ve ilgilenilecek kadar çekici bulan kişiyi nasıl bulabilirim?
– Kendimi bu durumdan asla kurtaramam.
– Bana kimse anlatmazsa nasıl bilebilirim?
– Duygusal bir destek vermem mümkün değil çünkü bu şekilde bir yapım yok.
– Eğer benimle ilgilenmezseniz, sorunlarımı asla çözemem.
– Herkes çok bencil, kimse benimle ilgilenmiyor.
– Eğer hasyatsam benimle ilgilenen biri çıkıyor, iyileştiğimde herkes beni bırakıyor. Hasta olmalıyım!
– Ne yaparsam yapayım, zaten yüzüstü kalacağım niye uğraşayım?
– Eğer gerçekten beni sevselerdi, benim için birşey yaparlardı.
– Zayıfım, korkağım bir gecede beni kuvvetlenmemi beklemeyin.
– Bu kadar kısa sürede nasıl toparlanmamı beklersiniz?
– Değişmem için zorlamayın.

Çaresilikten Nasıl Kurtulursunuz?

Çaresizlik duygusunu azaltmak ve daha fazla kendine yeterli, yetkili ve kendine güvenen biri olabilmek için aşağıdaki kendi kendine yardım faaliyetlerini adım adım yapmanız gerekir.

1) Çaresiz hissettiğiniz sorunları, engelleri, korkuları tanımlayın ve hangi inançların her biri için çaresiz kalacağınızı belirleyin.
2) Bağımsız, yetkili, kendine güvenen ve kendinize yardımcı olma, sabitleme ve değiştirme kabiliyetinin sağlıklı, istenen ve gerekli olduğunu tanımanıza teşvik eden yeni bir inanç sistemi geliştirin.
3) Kendinizden daha sağlıklı olan başka insanlardan “normal” şekilde başa çıkma davranışlarını öğrenin.

4) Sağlıklı başa çıkma, problem çözme, korku üstesinden gelme ve çatışma çözme davranışlarını uygulayın.

5) Bağımsız, ayakalrı üzerinde durabilen, kendine yardımcı ve kendini iyileştirici olarak elde ettiğiniz başarılara odaklanın.

6) Unutmayın ki başarı başarıyı doğurur ve ne kadar küçük olursa olsun tüm başarılarınız için kendinizi güçlendirdiğinizden emin olun.

7) Yeniden ayağa kalkmanın iyileşme sürecinin bir parçası olduğunu kabul edin ve eski çaresizlik kalıplarınızı unutun.

8) Yaşamınızla başa çıkabilmek için kendi yeterliliğiniz içingerekli olan cesareti, kuvveti ve kalıcılığı içinizden çağırın.

9) Çevrenizin sizi desteklemenize izin verin ama zorlamayın.

10) “Bunu hep kendi başınıza yapmak zorunda” olma durumuna öfkelendiğinizde, bu duyguları sakinleştirmek için egzersiz yapın; bu sizi eski dikkat çekici, çaresiz rolünüze geri çekmek için bekleyen tuzaklardır.

11) “İçinizdeki çocuğun” beslenmesi ve kendi kendine sevinmesi ile kendi kendine yardım etme girişiminde başarısız olma veya hata yapma özgürlüğü olduğunu her zaman bilerek sağlıklı bir yetişkin olarak büyümesine izin verin.

12) Bazen bir ömür boyu ufak bir tetikleyici ile çaresiz halinize dönme isteği uyanabilir. Bunu ancak siz kendiniz kontrol edebilirsiniz. O zamanlarda çaresizlik anlarında yaşadığınız en kötü şeylere odaklanın, neden bunları tekrar yaşayasınız ki?

13) Mutlaka ihtiyacınızı gidermek için ilk önce tam olarak doğru yapma korkusunda uzaklaşın. Sadece yapabilmeye odaklanın.
14) Hayatınızdaki tüm “düzelticileri,” danışma görevlilerini, kurtarıcıları ve etkinleştiricileri duygusal olarak ayırın böylece çaresiz olmanız için onların ihtiyaçlarına düşmezsiniz.

15) Özürler, inandıklarınız ve klişeler arkasına saklanmayın. Kendiniz olun!

16) Eski siz’e veda edin, kurtulun. Nasıl zavallı olduğunu hatırlayın ve yeni sen’i kucaklayın.

17) Kendini yetkin, kendi kendine yardım eden, kendini iyileştiren, kendine güvenen ve kendini geliştiren “yeni sen”i kucakla ve hayatını yaşamanın sağlıklı, normal, doğal, faydalı sonuçlarını tanımaya odaklanın.