Son yıllarda bilim şunu çok açık hale getirdi: İnsanların zaman zaman büyük yeşil alanlara maruz kalmaya, ayaklarını çimlere basmaya ve ormanların taze kokusunu içine çekmeye ihtiyaçları var. Küresel çapta doğaya maruz kalmanın hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı iyileştirdiğine dair artan sayıda araştırma var ve bu sadece anlık ruh halini iyileştirmenin ötesinde.

Örneğin Japonya’da çok sayıda araştırmada “orman banyosu” yani ormanda uzun yürüyüşlerin terapörik etkilerinin olduğu, tansiyonu düşürdüğü ve bedenin anti-kanser özelliklere sahip natural killer cell adlı bağışıklık sistemi fonksiyonlarını iyileştirdiği görülüyor ve 100’den fazla çalışmada doğanın ruh sağlığına faydaları incelenmiş.

Peki doğada ne kadar vakit geçirmemiz gerekli? Hangi faydaları elde etmek istediğinize bağlı olarak geçirmeniz gereken zaman değişebilir ancak Scientific Reports’ta yayınlanan yeni bir çalışmada hem erkekler hem de kadınlar için yaş ve gelir düzeyinden bağımsız olarak haftada en az iki saati doğada geçirmenin iyi bir sağlık ve psikolojik durum için önemli olduğu belirtiliyor.

Çalışmada doğal dünya ile haftalık olarak iletişimde olan 20.000’den fazla insanın anket verileri değerlendirilmiş ve bu iki saatin tek bir ziyarette olması veya bir kaç seferde olmasının fark etmediği görülmüş. Günde 17 dakikalık doğaya maruz kalmanın bile dikkat çekici bir etki yarattığı görülmüş.

Hangi doğal ortamın en avantajlısı olduğu konusunda uzmanlar evin yakınlarındaki parktan plajlara kadar çok sayıda seçenek olduğunu belirtiyorlar. Çalışmanın baş yazarı Mathew White şöyle diyor: “Bu araştırmadaki doğa ziyaretlerinin büyük kısmı evin bir kaç kilometre çevresinde oldu. Yani yerel yeşillikleri ziyaret etmek bile fayda sağlayabilir.”

Uzmanlar doğanın iyileştirici gücünün farklı şekillerde ortaya çıktığını düşünüyorlar. Bunlardan bir tanesi doğal uyaranlara maruz kalmanın otonom sinir sisteminin düzenlenmesinde büyük bir rol oynaması ve böylece savaş veya kaç tepkisini azaltması. Ayrıca kortizol ile adrenalin gibi stres hormonlarının düzeyleri de azalıyor. Buna ek olarak ağaç ve bitkilerden yayılan belli mikrop karşıtı bileşenler de bağışıklık sistemi üzerinde pozitif etkilere sahipler.

Sonuç olarak, en sağlıklı halde olabilmek, mutlu olmak için doğaya ihtiyacımız var. Yürüyüş ayakkabılarınızı giymek ve köpeğinizi bu haftasonu parkta çok uzun bir yürüyüşe çıkartmak için bunu kendinize bir motivasyon kaynağı olarak seçin.