Büyük, küçük kime boş zamanlarında ne yaptığını ya da hobilerinin neler olduğunu sorsak, kesinlikle alacağımız yanıtlardan birisi “kitap okumak”tır. Özellikle ülkemizde pek çok kişi kitap okuduğunu söylüyor, göğsünün gere gere. Ancak kitap satışı rakamları bize gerçeğin pek de öyle olmadığını hatırlatıyor. Öncelikle şuradan başlayalım ki; Azerbaycan’ın nüfusu sadece 7 milyon ve orada kitaplar, ortalama 100.000 tirajla basılıyor, yaklaşık 81 milyon nüfuslu ülkemizde ise bu rakam yaklaşık 3.000 olarak bilinmekte. Aslında sadece bu rakamlar bile kitaba karşı bakış açımızı çok net yansıtmaya yetiyor, değil mi? Ama bu durumun vahametini daha iyi anlayalım diye biraz daha istatistiki bilgi vereyim, ardından size kitap okumanın faydalarından bahsedeceğim.

Kitaplarla aramız nasıl?

  • Şu an “gelişmiş” diye gördüğümüz ülkelerin genelinde kişi başına yıllık 100 dolarlık kitap alınıyor, ülkemizde ise sadece 10 dolarlık. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim ülkemizde kitaba verilen bu paranın çoğunluğu da sınava hazırlık ve test kitaplarına veriliyordur. Zira TEOG, LYS, YGS, YDS, KPSS derken her yaştan bireyler sınavlara hazırlanıyor.
  • Ülkemizde her 100 kişiden sadece ve sadece 4,5 kişisi kitap okuyor.
  • Japonya’da bir yıl içinde 4 milyar 200 milyon tane kitap basılırken ülkemizde yılda sadece 23 milyon kitap basılmakta.
  • Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Raporu’na göre Türkiye, kitap okuma oranında 173 ülke arasında 86. Sırada yer alıyor. Hem de bu ülkelerin arasında Malezya, Libya, Ermenistan gibi ülkeler var.
  • Dünya bilim, teknoloji, gelişmişlik devi Japonya’da yılda kişi başına 25 kitap düşerken, Fransa’da 7 kitap düşüyor. Şimdi sıkı durun ülkemizde ise bir yılda 12 bin 89 kişiye 1 kitap düşüyor. Ne acı ve ne şaşırtıcı değil mi?
  • Yine Japonya’da bir kişi bir yıl içinde 25 kitap okuyor, ülkemizde ise 6 kişi 1 kitap okuyor.
  • Türkiye’de kitap okuma oranı % 4,5 iken, televizyon izleme oranı % 94’tür.

Ülkemizde her geçen gün yüksek öğrenim gören kişi sayısı artarken nasıl oluyor da kitap okuma oranları düşüyor anlamak mümkün değil. Hal böyleyken neden kitap okumalıyız, kitap okursak neler kazanırız, kitabın faydaları nelerdir bir bakalım diyorum.

1-Can sıkıntısı tarihe karışır!

Hiçbir iş yapmazken canımızın sıkılması çok normal. Hele bir de günümüzde pek çok işi elektronik aletlerin yaptığı düşünüldüğünde canımızın sıkılması için çok uzun zaman var diyebiliriz.  Yolculukta, okulda, evde yalnızlıktan ya da bazen kalabalıktan sıkıldığımızda bir kitabın kapağını açıp bambaşka dünyalara gitmek can sıkıntısına birebir!

2-Ukalalık yapma hakkı doğar!

Gezerek, televizyon izleyerek ya da hatta internette sörf yaparak edinebileceğimiz bilgi sınırlıdır. Çünkü takıldığımız siteler ve kanallar bellidir, genellikle bunların dışına çıkmayız. Ancak kitaplarda bilgiler, veriler sınırsızdır. Bir de hangi kitabın içinde nasıl bir bilgi ile karşılaşacağımızı da bilmiyoruz. Bazen çok eski günlerden bir karakter, bazen de az bilindik bir bilim adamı hakkında öğreneceğiniz bir satırlık bir bilgiyi en havalı ortamlarda satabilirsiniz.

3-Kelime dağarcığı gelişir!

Herkes gün içinde sınırlı kelimelerle derdini anlatmaya çalışırken, ifade etmekte zorlanırken, düzenli olarak kitap okuyanlar için durum hiç de öyle olmaz. Her sözcüğün bir de yan ve eş anlamlarını bilen kitap kurdu, tam bir laf cambazı olabilir.

4-Vizyona girmemiş filmlerin bile konusuna hakimdir!

Pek çok film, aslında bir kitaptan uyarlanma olduğu için, filmler daha vizyona girmeden öykülerini kitaplardan okuyup öğrenmek mümkün. Hele bir de sosyal bir ortamda vizyona girecek fil hakkında ahkam kesmenin vereceği karizma hiçbir şeyle değişilmez.

5-Her duruma uygun bir özlü söz bulunur!

Yazarlar, şairler genellikle tam da yerinde laflar etmek konusunda, bizlerden çok daha becerikli ve donanımlıdırlar. İşte çok kitap okuduğumuzda biz de bu donanımdan nasibimizi almış oluruz. Tam da yerinde, en uygun alıntıyı, cümleyi söyleyiveririz. Bence çok da iyi olur!

Aşağıdaki videoda neler okuduğumu ve hangi kitapları önerdiğimi izleyebilirsiniz.

6-Başka dünyalara dalıp kendi dertlerini unutmak şahane!

Her birimizin onlarca derdi var ve biz nereye gitsek dertler beynimizde bizle beraber geliyor. Yalnız kitap okurken biz kitabın kahramanlarına, olaylarına kendimizi kaptırıp kendi dünyamızdan uzaklaşıyoruz, dertli hayatımıza bir mola veriyoruz.

7-Farklı karakterlerle tanışmak, bizden “farklı” olanı anlamak güzeldir!

 

Hepimiz kısıtlı bir çevre içinde iş ve okul yaşantısında sıkışıp kalmışız. Ekstra bir tatil ya da eğlence organizasyonu olmadığı sürece yeni birilerini görme, onlarla tanışma gibi bir lüksümüz de neredeyse hiç yok. İşte belki de bundandır ki, sadece kendimiz gibi, sadece bizim çevremizdeki kişiler gibi olanları seviyor, anlıyoruz. Ancak biraz farklı bir karakterle karşılaştığımızda yadırgıyor, beğenmiyoruz, anlayamıyoruz. Oysaki her kitap, yeni bir dünya, her kitap yepyeni karakterlerle tanıştırırı bizi ve böylece bizim aşina olduklarımız, tanıdıklarımız çeşitlenir. Aslında bunun sonu da empati becerisini kazanmaya çıkar. Dolayısıyla da çevreyle iletişim, sosyalleşme

8-Bakış açısını zenginleştirir!

Hep aynı çevre, aynı insanlar, aynı kanallar, aynı internet sitelerinde geçen yaşam içinde bakış açımızın aynı kalması elbette normal. Ancak eğer çevremizi ve küçük dünyamızı değiştiremiyorsak, kütüphanemizi zenginleştirmeliyiz. Zira farklı türlerde, tarzlarda kitaplar okuyarak dünyamız, yani iç dünyamız değişecektir. Dolayısıyla hep aynı çerçeveden bakmak yerine olaya ya da duruma göre kah Dostoyevski, kah Sabahattin Ali, kah Franz Kafka gözlükleriyle dünyayı izleyebiliriz.

9-Zeka seviyesi yükselir!

Zekanın doğumla birlikte getirdiğimiz bir değer olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak kız çocukların yarı yarıya anne ve babadan, erkek çocuklarınsa tamamen anneden aldıkları bu zekayı geliştirmek, artırmak mümkün. İşte burada da elbette doğumdan itibaren yaşananlar, öğrenilenler, sosyal çevre ve beslenme gibi pek çok faktör yatıyor. Madem bazı şeyleri değiştiremiyoruz, değiştirebileceklerimize full konsantre şekilde yüklenmek durumundayız. Bu bağlamda bize en çok yardımcı olacak olan elbette ki, okumak, okumak ve yine okumak! Zira yapılan araştırmalar düzenli olarak kitap okuyanların, beyninde yeni nöron bağlantılar oluştuğunu gösteriyor. Bu düzlemde bakıldığında ne kadar çok okursak, o kadar zeki bir kişi olabiliriz.

10-Kitap okuyan kendini yalnız hissetmez!

“Yalnızlık” sözcüğü genellikle kötü duygular uyandırır. Oysaki yalnız olmak başkadır, kendini yalnız hissetmek başkadır. Hiçbir şey yapmayan ya da faydalı şeyler yapmayanlar yalnızlıktan korkarlar. Fakat kitap okuyan kişiler yalnızlığı sever, yalnız kalmaktan keyif alırlar. Çünkü kitaplar sayesinde kendilerini yalnız hissetmezler.

11-Daha donanımlı bir birey olabilmek değerlidir!

Okuduğunuz kitap hangi konuda, hangi türde olursa olsun mutlaka bilmediğiniz, daha önceden duymadığınız bazı bilgiler içeriyordur. Her kitabın içinde sizin bilgi dağarcığınızda var olmayan birtakım bilgiler mevcuttur ve bilgili bir birey olabilmek için öncelikle bilgiyi almaya aç olmak, kitaplara sarılmak gerekir.

12-İnternet bağımlılığından uzaklaştırır!

Genç, yaşlı, çocuk, büyük milyonlarca insan internet bağımlısı olmuş durumda. Alışveriş, yemek, sohbet, hatta vakit geçirmek için ilgilenilen hobiler bile artık internet üzerinde. Durum böyle olunca da internet bağımlılığından bahsetmek kaçınılmaz. İşte bu bağımlılıktan kopabilmenin, sürekli ekrana bakmaktan kaynaklı göz ve zihin uyuşukluğundan kurtulabilmenin, radyasyonsuz yaşayabilmenin yolu kitap okumaktan geçiyor.

13-Elektrik kesintisi sorun değil!

Günümüzde tüm yaşamımız elektrikli aletlere bağlı ve bağımlı hale geldi. Birkaç saatliğine elektrikler kesilse, depresyona girecek, işimizi, gücümüzü yapamayacak haldeyiz. İşte böyle zamanlarda daha gündüz vaktiyse hiç sorun değil, alın elinize kitabınızı ve okuyun, havanın karardığı gece vaktiyse bir tek mum sizin için yeterli olacaktır. Elektrik kesintisinden hiç mi hiç olumsuz etkilenmezsiniz.

14-Kitap sevenlere hediye almak çok kolay!

“Hediye” kavramı çok geniş bir sözcük olduğundan hem çeşit olarak hem de para olarak hediyede sınır yok, maalesef! Oysaki kitap okumayı seven, düzenli olarak her gün kitap okuyan birine en değerli hediyeyi bulmak hiç de zor değil.

Aşağıdaki videoda neler okuduğumu ve hangi kitapları önerdiğimi izleyebilirsiniz.

15-Sıkıcı rutinden kurtulun!

Hayatınız ne kadar canlı, hareketli, eğlenceli olursa olsun sonuçta bir rutin seyrediyordur. Zira her gün Bungee Jumping yapsak, bir zaman sonra o bile heyecanını kaybeder. Ancak söz konusu olan kitaplarsa, “rutin” kelimesi size çok uzak bir sözcük olacaktır. Her kitap ayrı bir hikaye, bir biri ayrı bir dünya, her karakter birbirinden ilginç olacağı için, kitapların dünyasında sıkıcılığa yer yok.

16-Hayal gücünüz gelişir!

Gerçekler, pek çoğumuz için yaklaşık olarak aynı ve biz bu gerçeklerden genellikle hoşlanmıyoruz. Çünkü gerçekler bize hep olması gerekeni, yapılması gerekeni söylüyor. İşte bu gerçeklerle yaşamaya çalışırken genellikle hayallerimizden uzaklaşıyor, hayal kurma yetimizi bile kaybediyoruz. Aslında hayal kurmamaya başladığımızda da bizi biz yapan değerlerden kopuyoruz. Ancak her gün düzenli olarak kitap okuduğumuzda bizim gibi olmayan pek çok kişi ve olayla yüz yüze kalıyoruz ve dolayısıyla kendimiz, geleceğimiz için de hayal kuracak yetiye sahip olabiliyoruz. Unutmamak lazım ki, hayal kurmazsak asla bir adım ileri gidemeyiz.

17-Kitaplarla dolu raflar hoş bir merhaba sunar!

Kitapları, dekorasyon malzemesiymiş gibi düşünmek elbette ki, mantıklı değil. Ancak evinizin ya da odanızın havasını daha cool, daha bohem bir hale getirmek istiyorsanız en iyi aksesuarınız kitaplar olacaktır. Elbette ki bu kitapları okuyor olmanız gerekiyor. Zira evinize gelen birisi kitaplarla ilgili bir şeyler sorduğunda bilgi ve fikir sahibi olmak önemlidir.

18-Yaratıcılığınız tavan yapacak!

Bu gün kullanmakta olduğumuz pek çok alet, malzeme, cihaz ya da her hangi bir eşya hayallerin ve yaratıcı bir ruhun eseridir. Günlük rutinin sıkıcı ve tekdüze gidişinden kurtulabilmeniz sizin ne kadar yaratıcı düşünen bir zihne sahip olduğunuzla ilgilidir. İşte bu bağlamda çok kitap okuyun, zihniniz çok çalışsın, farklı fikirlere açık ve yaratıcı bir gözle, ruhla dünyaya bakın.

19-Yeni tanıştığınız birisi kitap okumaktan hoşlanmadığını söylüyorsa, hızla orayı terk edin!

Kitap okuyup okumamak, kişi hakkında çok önemli bilgi veren bir özelliktir. Kişinin dünyaya bakışının ne kadar çağdaş, ne kadar laik, ne kadar açık olduğu onun kitap okuyup okumaması ya da hangi kitapları okuduğuyla doğrudan bağlantılıdır. Hiç kitap okumuyorsa; değişime kapalı, öğrenmeye dirençli, her şeyi sadece kendisinin bildiğini iddia eden, sabit fikirli bir kişiyle karşı karşıya olduğunuzu aklınızdan çıkarmayın. Fakat bir de her “ben çok kitap okurum” ya da “kitap okumayı çok severim” diyene aldanmayın. Bir sorun bakalım en son hangi kitapları okumuş ve o kitaplar hakkında da sohbet açmaya çalışın. Bakalım gerçekten okumuş mu, yoksa sadece kitapların adlarını mı ezberlemiş. Zira ülkemizdeki herkes hobilerini saymaya başlarken ilk olarak kitap okumaktan bahsediyor. Fakat kitap satışı ve okuma oranları gün gibi ortada!

20-Çok okuyanlar hoşsohbettir!

Kitap okumak demek hem bilgi dağarcığının genişlemesi hem de sosyal, ekonomik, politik, tarihi pek çok konuya hakim olabilmek demektir. Bu bakımdan kitap okuma alışkanlığı olanlar, bulundukları her ortamda pek çok konu üzerine konuşabilecek donanıma sahiptirler. Bulundukları ortamlarda yeni sohbet konusu açmak konusunda da sıkıntı yaşamazlar. Zira malzeme bol olduğu için, gayet hoşsohbettirler.

21-Ne istediklerini bilirler!

Kitap okumak insana tam yerinde bir özgüven kazandırır. Zira her hangi bir konuda okumak demek, o konuda bilgi sahibi olmak demektir. Farklı alanlarda, farklı kitaplar okuyan kişiler de bu bağlamda pek çok kişi, olay ve hayat tanımıştır ve kendi kişiliğini bulmuştur. Bu sayede ne istediğini ve neyi asla istemediğini bilen bireyler, kesinlikle kitap okuyan kişilerdir.

22-Kitap okuyarak tüm engelleri görünmez hale getirmek mümkün!

İster bir ofiste, bir evde, odada, isterseniz de otobüste, metro-büste olun. Zamanın, mekanın hiçbir önemi yok. Elinize bir kitap alıp okumaya başladığınızda, etrafınızı saran tüm duvarlar görünmez hale gelecektir. Kitabın yazarı nereyi ve kimi işaret ettiyse, oraya uçup gidebilirsiniz.

23-Farklı kültürleri tanımak zenginlik katar!

Herkes kendi yaşadığımız coğrafyanın koşullarını, özelliklerini doğa gereği tanıyor. Ancak pek az kişi, kendi coğrafyasının dışına çıkabilmekte, kendi kültürünün dışındaki kültürleri gidip görme şansına sahip olmakta. Hal böyle olunca farklı kültürleri tanımanın, kendini, zihnini zenginleştirebilmenin tek yolu da kitaplara sığınmaktır.

24-Kitap okumak, odaklanma ve konsantrasyonu artırır!

Kitap okuyan kişiler, işleriyle ilgili, okuma alışkanlığı olan öğrenciler de dersleriyle ilgili odaklanma sorunu, dikkat dağınıklığı problemi yaşamazlar. Kitaplar okuyarak güçlendirilen zihin, istenilen zamanda istenen konuya odaklanabilir.

25-Okumak, uzmanlık kazandırır!

Okuma alışkanlığınız varsa, hangi alanda olursa olsun mutlaka uzmanlık kazanabilirsiniz. Eğitim aldığınız alanda, sizinle aynı şartları taşıyan kişilerin bir, hatta birkaç adım önüne geçmek istiyorsanız alanınızla ilgili kitaplar okuyun. Sadece eğitimli değil, aynı zamanda uzman olun.

Aşağıdaki videoda neler okuduğumu ve hangi kitapları önerdiğimi izleyebilirsiniz.

26-Okumak, hayatınızı değiştirebilecek fikirler sunar!

Hep aynı hayatın aynı günlerini yaşamaktan sıkıldıysanız, yaşamınız içinde bazı şeyleri değiştirmek istiyorsanız, bir kitap alın ve okuyun. Yeni fikirler, yeni hayallerle hayatınıza bir renk, bir değişiklik getirin.

27-Hafızayı güçlendirir!

Okuyan kişinin zihni her daim çalışıyordur. Bilirsiniz ki “işleyen demir, ışıldar.” Düzenli olarak okuyun ki, beyin hücreleriniz her daim çalışsın, hafızanız her daim canlı kalsın.

28-Okumak, stresi azaltır!

Yoğun ve karmaşık bir iş gününün ardından, yapmanız gereken tek şey bir kitap alıp okumaktır. Okuyacağınız kitabın içindeki karakterler, olaylar sizi sakinleştirecek, dinginleştirecek ve rutin kaostan uzaklaştıracaktır.

29-Düzenli olarak okumak, öz disiplin kazandırır!

Düzenli olarak kitap okumak; kişinin yaşamını daha planlı hale getirmesine yardım eder. Zihinsel olarak daha güçlü kişiler, kendi yaşamlarını ve de duygularını çok iyi yönlendirebilirler.

30-Daha fazla para kazanma yolları açabilir!

Para kazanmak için sadece hemen herkesin bildiği doktor, mühendis, öğretmen, avukat gibi meslekler yapmak gerektiği klişesi artık çok demode ve geçersiz. Düzenli olarak kitap okuyan, donanımlı, kelime dağarcığı gelişmiş kişiler rahatlıkla pek çok farklı mecralarda çalışabilir, daha sıra dışı yollardan para kazanabilir. Her şeyden önce “çok okuyan kişiler, çok iyi yazarlar” demekte fayda var.