Herkese merhaba! Uzunca bir süredir kozmetik favorilerimden bahsetmediğimi fark ettim ve sizlere, son dönemlerde çok severek kullandığım ve favorim olan ürünlerden bahsetmeye karar verdim.

Kozmetik dediğimiz şey, gençliğin ve güzelliğin korunması için olan bir şey. Pek çok ürünler var, bana gelen hediye ürünler de oluyor. Ancak, bunların dışında, “marka sadakati” diye bir şey de var. Yani, benim sevdiğim ve kendi üzerimde denedikten sonra faydasını gördüğüm ürünlerden bahsetmek istiyorum. Zaten, daha önceki içeriklerimde de pek çok farklı üründen bahsettim. Bu kez de yine neler kullandığımdan bahsedeceğim.

Bahsedeceğim bu ürünlerden bazıları yeni ve bazıları daha önceden bildiğiniz ürünler. Ben, genel olarak kozmetik ürünlerini çok fazla değiştiren biri değilim. Tabi ki, 30’lu yaşlarda kullandığım bazı ürünleri artık kullanmamam gerekiyor; ancak, onun dışında ürünü beğendiysem ve faydasını gördüysem, o ürünle devam etmeyi tercih ediyorum. Yani, bu anlamda çok sık ürün değiştiren biri değilim. Ancak, bir üründe beklediğim etkiyi göremediysem, değiştirmeyi tercih ediyorum. Sözü daha fazla uzatmadan, son dönemlerde kullandığım favori bakım ürünlerine birlikte göz atalım…

Parafin Eldivenleri

Bunlar, evde el bakım eldivenleri. Ben, bu ürünleri çok seviyorum, oldukça pratik ürünler. Bunları, gittiğim bir davette hediye olarak vermişlerdi, denedim ve sonra tekrar aldım, çok da beğendim. Parafin bakımını zaten kozmetikle ilgilenenler bilir. Parafin, içerisinde çok yüksek oranda nemlendirici içerir. Elde edilme metotlarından dolayı doğallığı tartışılır.

Benim kullandığım üründe, iki tane kocaman eldiven var. Bu eldivenleri mikrodalga fırına koyup 3-5 dakika arasında eritiyoruz ve rengi griye dönüşüyor. Isıttıktan sonra kesiyoruz ve ellerimize takıyoruz. Ne yapıyor? Gerçekten derinden besliyor. Elleriniz çok kuruysa ya da manikürünüz çok kısa sürede geliyorsa, gerçekten işe yarıyor. Mikrodalga fırınınız yoksa, 80-90 derecede ısıttığınız fırında da bekletebilirsiniz.

Kağıt Maskeler

Kağıt ve jel maskeler son dönemde oldukça moda. Benim de elimde Garnier’in kağıt maskesi var. İçerisinde C vitamini var. C vitaminini, antioksidan etkileri, cildi hafif soyma ve onu parlatma etkilerinden dolayı çok seviyorum. Solgun, yorgun, nemini kaybetmiş ciltler için etkili bir ürün. Temiz cilde uygulanıyor. Mümkünse, hafif bir ince peeling yapabilirsiniz. Yaşınız ne olursa olsun, haftada bir C vitamini maskesi yapmaya özen gösterin.

Atelier Rebul Probiyotikli Ürün Serisi

Bu seride, probiyotik ve prebiyotik içeren nemlendirici ve serum var ve ben bu iki ürünü çok seviyorum. Laboratuvar şartlarında elde edilmiş, üst kalite, prebiyotik ve probiyotik bakteriler içeren bu iki ürün; cildi derinden beslerken nemlendiriyor ve ihtiyacı olan faydalı bakterileri sağlıyor. Bu iki ürünü ben de kullanıyorum.

Uygulaması kolay, çok kolay emiliyor ve çok ince yapılı ürünler. Gerçekten de, düzenli kullanımda etkisini göreceksiniz. Ne işe yarar? Gençleştirici bir etkiye sahip değildir, cildi temel bir şekilde nemlendirir. Zararlı bakterileri yüzünüzden kovduğu için, yaşlanma belirtilerini de azaltacaktır.

Gülsha Saf Gül Suyu ve Gül Yağı

Gülsha’yı çok seviyorum. Isparta, dünyanın bir numaralı gül üreticisi. Dünyanın en değerli, en pahalı ve en nadide gül yağı ülkemizden çıkıyor. Elimde, iki adet ürün var; bir tanesi serum, diğeri de saf gül suyu. Gülsha’nın gül suyu, piyasada görebileceklerinizden çok farklı.

Çok farklı markalar var, diğer markaları kötülemek istemiyorum ama bir çoğunda esans oluyor. Çünkü, gerçek gül yağı ve gerçek gül yağından elde edilen gül suyu biraz pahalı. Kokusunu çok nadir veriyor, saf gül yağının litresi 7000-8000 Euro’lara kadar çıkabiliyor. Bu nedenle, ondan elde edilen ürünler de pahalı. Gül yağı pahalıyken, piyasada çok fazla gül suyu olamaz. Yani, 20-30 TL’ye gül suyu alamayacağınızı söylüyorum.

Ben hep şunu söylerim; “Bazı şeyler pahalı değil, bazı şeyler değerli”. Bu da, değerli bir ürün. Çünkü, bu ürünü kullandığınızda gerçekten etkisini görüyoruz. Gülsha’nın gül sularını seviyorum, mis gibi gül kokuyor. “Ne işe yarıyor?” derseniz; gül suyu her şeye yarar. Kızımın poposunda, pişik probleminde de kullandım, yaz aylarında spreyli şişelerde nemlendirme amaçlı cildime kullandım, cilt bakımında kullandım, her şeyde kullanabilirsiniz. Tonik gibi de kullanabilirsiniz. Örneğin, ferahlamak için buzdolabına koyup güneşten sonra cildinizi nemlendirmek için kullanabilirsiniz.

Gül yağı içeren serum da, farklı yağların karışımından oluşan muhteşem bir yüz serumu. Nemlendirici etkileri ve derinlemesine besleyici etkileri çok fazla. Özellikle, 40 yaş üstü kadınlara ve cildi çok fazla hasarlı olanlara, onarım etkisinden dolayı yapılandırıcı ve geliştirici etkisinden dolayı, bu iki ürünü öneriyorum.

Sensilis Ürünlerim

Geçtiğimiz yıllarda Sensilis ile bir işbirliğim olmuştu ve o dönem ürünlerini keşfetme fırsatım oldu. Sensilis’ten de vazgeçemiyorum. Gerçekten, çok iyi bir İspanyol markası. Elimde, iki tane ürünü var; bir tanesi gece kremi. Gece kremi, içerisinde çok yoğun C vitamini içeriyor. Yukarıda da bahsettiğim gibi, C vitamini içeren bu ürün ile antioksidan etkili, canlandırıcı, gözenekleri sıkılaştırıcı, cildi sıkılaştırıcı ve derinden besleyici bir etki sağlayabilirsiniz. Bu çok yoğun bir ürün, bu nedenle özellikle aşırı kuru ciltlere öneriyorum. Ben bunu, boyun ve dekolte bölgeme de uyguluyorum. Özellikle yorgun ve cildimi çok kuru hissettiğimde, geceleri bunu uyguluyorum.

Diğer ürün de besleyici ve canlandırıcı yüz serumu. Ben bu ürünü, sabah-akşam yüzüme Foreo ile birlikte uyguluyorum. Serumu yüz ve boyun bölgeme sürüyorum ve dairesel hareketlerle masaj yaparak kullanıyorum. İkisinden de çok memnunum. Hem cildimi parlatıyor hem de sarkma etkilerini azaltıp, yüz kontörünü toparlıyor.

The Body Shop Ethipian Honey Mask

Etiyopya balından elde edilen, derin nemlendirici bir maske. Bazen, cildin ölü hücrelerden arınmaya, bazen de beslenmeye ihtiyacı vardır. Özellikle kış aylarından çıktığımız bu dönemlerde, ikisine de ihtiyacımız var. Neye ihtiyacımız var? Önce derin bir şekilde arındırıp ölü hücrelerden arındırarak parlak bir cilde, sonra da kışın o soğuk etkisinin verdiği mat ve cansız cildi nemlendirerek beslemeye ihtiyacımız var. Bu maske de, hakkını gerçekten fazlasıyla veriyor.

Bal, zaten çok yüksek antioksidan etkilere sahip. Ama, onun dışında da, kozmetikte derin nemlendirme etkilerinden dolayı kullandığımız bir ürün. The Body Shop’un Ethipian Honey Mask de bal kıvamında bir ürün.

Formu gerçekten çok güzel ve sürer sürmez cildinizde sakinleştirici etkisini de görebiliyorsunuz. Göz çevrem hariç bütün yüzüme haftada 1 uygulamaya çalışıyorum. Yüzde yüz doğal bir ürün.

Shiseido Waso Purifying Peel Off Mask

Bu, arındırıcı, soyulan, çok ilginç bir maske. Rengine bayıldım! İnce yapılı bir ürün, içinde acai berry var, antioksidan etkili bir maske. Yani, cildi hem arındırıyor hem temizliyor hem de antioksidan etkisi ile fayda sağlıyor. Yüzünüzde bekletiyorsunuz ve donduktan sonra yüzünüzden çıkartıyorsunuz. Ben, bu maskeyi haftada 1 kez uyguluyorum, özellikle cansız olduğumu hissettiğim zamanlarda.

Glam Glow Exfoliating Mask

Bu kadar etkili bir ürün daha görmedim! Ben, bu maskelerini seviyorum. Bu arada, ne yazık ki Dolar ve Euro’nun artmasından dolayı, bu ürünlere neredeyse bir tek taş parası veriyorsunuz ama arada bir cildinizin buna ihtiyaç duyduğunu düşünüyorsanız, bu parayı verebilirsiniz.

Ben bunu önceden almıştım, elimdeki ürün biraz kurumaya başladı. Kuruduğunu hissettiğimde, üzerinden çok az miktarda sıcak su ve yağ ekleyerek kullanmaya devam ediyorum. Bu, gençlik verici bir maske. Cildi ölü hücrelerden arındırıyor ve içerisindeki volkanik killer ile cildi canlandırıyor. Hücrelerimiz, böyle bir mineralle beslendiği zaman, vereceği tepki her zaman iyileşme yönünde oluyor. Glam Glow’un bu ürününü haftada 1 kez kullanabilirsiniz.

Institut Esthederm

Ben bu markayı seviyorum. İçerisinde dermatologların ve bilim insanlarının olduğu, klinik bir ortamda, bilimsel olarak hazırlanan ürünler. Bir Fransız markası.

Kozmetikteki en büyük problemlerden bir tanesi; mikron seviyesine inecek ürünlerin olmaması. Çünkü, hücrelerimiz çok minik. Atom altı seviyelere inebilecek ürünleri bulduğumuzda, işte o zaman kozmetik dünyası coşacak demektir! Kozmetik dünyası, özellikle son 10 yılda nano teknolojiye yoğunlaşıyor. Peki, nano teknoloji nedir?

Ürün, sürüldüğü andan itibaren cildin altına ne kadar hızlı iniyorsa; bu ürün o kadar nano teknolojik bir ürün oluyor. Aynı zamanda, ürünün cildi çok iyi beslemesi gerekiyor. Cildin beslenmemesinin en büyük nedenlerinden biri; hücre yapımızın içerisindeki su miktarının az olması. Çevresel şartlar ya da kişinin metabolizmasının verdiği şartlar nedeniyle, ağız yoluyla aldığımız su bazen yetersiz olabilir. İşte, Esthederm de bunu fark ediyor ve sprey formatta bir su çıkarıyor. Bu su, patentli bir teknoloji ile üretiliyor.

İçerisinde cildi besleyecek çok farklı mineraller, elementler, antioksidanlar ve süper gıdalardan elde edilmiş içerikler var. Cildinize bir sprey olarak sıkıyorsunuz ve bu ürünün çok farklı boyları var. Bendeki, cep boyu. Yani, çantanıza da atabiliyorsunuz.

Institut Esthederm Hyaluronic Serisi

Aynı markanın başka bir ürünü daha var. Bu ürün de; cildi içeriden beslerken canlılık da veriyor. Bunu, aslında vücudumuzda da olan bir asit ile yapıyor; hyalüronik asitten bahsediyorum. Hyalüronik asit, vücudun nem ihtiyacını karşılayan ve nemli olmasını sağlayan en önemli içeriklerden bir tanesi.

Elimde, bu seriden iki tane ürün var. Bir tanesi, günlük nemlendirici, diğeri de maske. Hyalüronik asit içeriyor ve bu sayede, cilt üzerinden sürekli olarak cilde hyalüronik asit vererek cildin nem dengesini sağlıyor. Böylece etkisi ne oluyor? Işıltı, gençlik ve cildin hyalüronik asitle derinlemesine beslenmesi sonucunda gözeneklerde sıkılaşma. Bu ürünü, son 1 yıldır kullanıyorum.

Peki, nasıl kullanıyorum? Sabah- akşam mutlaka Gülsha gül suyumu kullanıyorum. Daha sonra, herhangi bir serum olabilir ama ben genelde yine Gülsha’nın gül yağı serumunu sürüyorum ve cilt onu emdikten sonra bu ürünü kullanıyorum. Biraz yoğun bir ürün, kıvamı da krem gibi ve çok etkili bir ürün. Nemsizlikte, kırışıklıklarda ve yaşlanma etkilerini minimize etmede kullanılıyor. Yüzüme, boynuma ve arta kalanı da ellerime sürüyorum. Göz çevresine sürmüyorum. Haftada 1-2 kez de, yine aynı serinin nem maskesini kullanıyorum.