Hamilelik dönemi bir kadının yaşamındaki en hassas ve en çok özen gösterilmesi gereken dönemlerden birisidir. Hamilelikte değişen hormon dengeleri, kadının fiziksel, duygusal, psikolojik tüm dengelerini değiştirmektedir. Bu bakımdan hamilelik döneminde kadın normal yaşamındaki pek çok alışkanlığından vazgeçer, yaşamını tamamen bebeğe ve bu sürece odaklar. İşte bu dönemde değişmesi gereken alışkanlıklardan birisi de beslenme alışkanlığıdır. Zira hamilelik beslenmesi hem anne adayının hem de anne karnındaki bebeğin sağlığının garantisi olacaktır.

Sağlıklı, doğru, yeterli beslenen anne adayı bebeğin fiziksel olduğu kadar zihinsel gelişimini de destekleyecek, aslında kendi geleceğine ve bebeğin geleceğine yatırım yapacaktır. Bu bağlamda öğün atlama, öğünleri aperatiflerle geçiştirme, güne kahveyle başlama, sağlıksız atıştırmalıklar ve bunlar gibi pek çok beslenme alışkanlığına veda etmek en doğrusudur. Hamilelik beslenmesinin en önemli kuralı az ya da çok değil, yeterince ve her besin grubundan gerektiği kadar alabilmektir.

Sağlıklı beslenmeye hamilelik öncesinde başlamak gerek

Beslenme, bir alışkanlıklar bütünüdür ve bebeklikten itibaren öğrenilmeye başlar. Bu bağlamda pek çok kişi ailesinden gördüğü beslenme düzenini yaşamı boyunca ya da farklı bir beslenme türüne geçmesi gerekinceye kadar devam ettirir. Hamile olduğunu öğrenen kadının da bir anda 30 yıllık beslenme alışkanlığını daha sağlıklı yönde değiştirmesini beklemek yanlış olacaktır. Bunun yanında beslenmedeki zararlı alışkanlıklar kişinin tüm yaşam ve metabolizma işlevlerinde hasara, kusura sebep olmaktadır. Bu bakımdan sağlıksız beslenen kadının yumurtlama düzeni, yumurta kalitesi de beklenen ölçüde olamadığından oluşan embriyo da sağlıksız olabilir.

Tüm bunlardan yola çıkarak kadın, erkek herkes tüm yaşamı boyunca sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmeli ve bu düzlemde yaşamaya odaklanmalıdır. Bu başarılamadıysa bebek sahibi olmaya karar veren kadın daha gebelik gerçekleşmeden 3-6 ay öncesinden başlayarak beslenme alışkanlıklarını sağlıklı yönde değiştirmelidir. Bu sayede kadının vücut fonksiyonları çok daha iyi çalışacaktır. Aynı zamanda gebelik gerçekleştiğinde de gebeliğin sağlıklı besleme kurallarına daha kolay adapte olacaktır.

Hamilelikte beslenme esasları

  • Hamilelikte kalsiyum

Genç, yaşlı, küçük, büyük sağlıklı olmak isteyen herkesin günlük beslenmesinde mutlaka kalsiyum yönünden zengin besinlere yer vermesi gerekiyor. Özellikle hamilelik döneminde bu kalsiyum miktarı artırılmalıdır. Hamilelik döneminde kalsiyum hem anne adayının kemik ve diş sağlığı hem de bebeğin gelişimi açısından önem taşımaktadır. Zira bu süreçte yeterince kalsiyum almayan anne adayının bebeği, ihtiyaç duyduğu kalsiyumu anneden karşılayacak ve bu sebeple de kadının dişleri, kemikleri zayıflayacaktır. Hamileliğinde yeterince kalsiyum almayan anne adayları diş kayıpları ve hatta kemik erimesi sorunu yaşayabilmektedirler. Bununla birlikte hamileliğin 8. haftasından itibaren bebeğin dişleri ve kemiklerinin gelişmeye başladığı bilinir. İşte bu süreçteki kalsiyum eksikliği bebekte gelişim geriliğine sebep olabilmektedir. Tüm bunlardan yola çıkılarak anne adayının hamilelik döneminde kalsiyum bakımından zengin yeşil yapraklı sebzelerden, süt ve süt ürünlerinden yoğun olarak tüketmesi önerilir.

  • Hamilelikte protein

Hamilelik döneminde anne adayının besin ihtiyacı artmaktadır. Bu bakımdan hücreleri güçlendiren, yapılandıran protein ihtiyacı da hamilelikte artar. Bu dönemin protein ihtiyacının yeterince karşılanabilmesi için anne adayının protein içeriği zengin olan kırmızı ve beyaz et, kuru baklagiller, balık, yumurta, süt ve süt ürünlerini bolca tüketmesi önerilir. Bu bağlamda hayvansal yağlar ve ürünler ağırlıklı beslenmek hem anne adayının fazla kilo almasına sebep olacak hem de bebeğin gelişimini olumsuz etkileyecektir. Bu sebeple daha çok bitkisel proteinler olmak üzere hayvansal ve bitkisel proteinlerin dengeli olarak tüketilmesi önerilir. Bir başka bakış açısıyla hayvansal proteinlerin az yağlı olanları tercih edilirse, gereksiz kilo alımının da önlenebileceği söylenebilir. Hamilelik döneminde faydalı olduğu için tüketilmesi istenen et ürünlerinin sağlıklı ve hijyenik ortamlarda iyi pişmiş olması önemlidir. Tüm bunlara ek olarak balığa ekstra önem vermek gerekir. Zira balık zengin Omega 3 içeriğiyle bebeğin zihinsel gelişimini yüksek oranda destekler. Bu sebeple tüm anne adaylarına haftada 2 kez balık yemeleri önerilir.

  • Hamilelikte demir

Hamilelikte demir açısından zengin gıdaların tüketilmesi önerilir ve bununla birlikte genellikle doktorlar anne adaylarına demir içeren şurup ya da haplar reçete ederler. Zira hamileliğin özellikle 4. ayından sonra kadında kansızlık ve kansızlığa bağlı hastalıklar çıkma ihtimali yüksektir. Bu bağlamda neredeyse tüm hamilelerin kullandığı Folik Asit’in de yüksek oranda demir içerdiğini belirtmekte fayda vardır. Hatta doktorlar hamilelik gerçekleşmeden öncesinde Folik Asit kullanmaya başlamayı önermekteler.

Anne adayı demir açısından zengin beslenmez ve doktorun önerdiği kan ilaçlarını kullanmazsa bir türlü geçmek bilmeyen halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, nefes darlığı ve çarpıntı halleri yaşayacaktır. Bununla birlikte gebelik döneminde yeterince demir almayan anne adaylarının düşük ya da erken doğum yapma olasılıkları da yüksektir. Tüm bunlardan yola çıkılarak anne adayının hamilelik döneminde zengin demir içerikli pekmez, kuru üzüm, kırmızı et, yumurta, kuru baklagiller, C vitamini içeren sebze, meyve tüketmesi gerekir. Ayrıca doktorun önerileri doğrultusunda demir ilaçları da kullanılmalıdır.

  • Hamilelikte C vitamini

Vücudumuzun bağışıklık sistemini güçlendiren, demir emilimini artıran, metabolizmamızın tam fonksiyonla çalışmasını sağlayan C vitamini beslenmemiz açısından çok değerlidir. Hamilelik dönemi içinde diğer besin grupları gibi C vitamini ihtiyacı da artmaktadır. Ancak bu ihtiyacın hamilelikte besinlerle karşılanması yeterlidir, anne adayının dışarıdan ekstra C vitamini almasına gerek yoktur. Bu sebeple yüksek oranda C vitamini içeren portakal, limon, biber, greyfurt, karnabahar, lahana, Brüksel lahanası, domates, çilek ve taze sebze, meyve tüketerek hamilelikteki C vitamini ihtiyacı karşılanabilir. Fakat C vitamini her gün düzenli olarak, yeterli miktarda alınmalıdır. Zira C vitamininin vücutta depolanma özelliği yoktur. Bir gün içinde alınan C vitamini depolanmaz, sadece o gün içinde kullanılır, bir sonraki gün yeniden alınması gerekir. Bununla birlikte C vitamini içeren besinlerin çiğ ve taze olarak tüketilmesinde fayda vardır. Çünkü ısıl işlemden geçen, birkaç gün bekleyen besinlerin içeriğindeki C vitamini oranı azalmaktadır.

  • Hamilelikte lifli gıdalar

Hem metabolizmayı hızlandıran hem de vücudu canlandıran lifli gıdalar hemen herkesin beslenmesinin önemli bir parçası olmalıdır. Bu bağlamda hamilelik beslenmesinde de lifli gıdalar kıymetlidir. Özellikle de kabızlıktan, bağırsak fonksiyonlarının yetersiz olmasından sıkça şikayet edilen hamilelik döneminde lifli gıdalar hayat kurtarıcı olabilir. Bu bakımdan meyve ve sebzelerin hepsinde, kepekli, yulaflı, tam buğday unundan yapılmış tüm besinlerde yüksek oranda lif bulunmaktadır. Bu dönemi daha sağlıklı ve rahat geçirmek isteyen anne adaylarına lifli gıdalar tüketmeleri önerilir.

  • Hamilelikte su

 

Hamilelik döneminde sıvı alımına dikkat edilmesi, özellikle de su tüketiminin artırılması üzerinde durulur. Bu süreçte anne adaylarının sıklıkla karşılaştıkları idrar yolları ve solunum yolları enfeksiyonları, bebeğin amniyon sıvısında azalma, kabızlık, ishal, erken doğum gibi pek çok sorunun önüne geçebilmenin anahtarı bol su içmektir. Bununla birlikte hamilelikte gereğinden daha az su içmek anne adayının kronik yorgunluk, halsizlik, bitkinlikten şikayetçi olmasına sebep olabilir. Ayrıca bol su içerek hamilelikte sık karşılaşılan eller, ayaklar, bilekler ve kimi zaman tüm vücutta ödem oluşması sorununun da önüne geçmek mümkün olabilir. Ancak altını çizmekte fayda vardır ki; burada genel olarak sıvı almaktan değil, su içmekten bahsedilmekte. Hamilelere günde 2 litre su, buna ek olarak da ayran, kefir, süt, sade maden suyu içmeleri önerilir.