Ayşe’nin Mottosu:

“Vücudun makinen. Ondan en iyi performansı almak için, bakımını çok iyi yap.”

Hayat Harekettir, Hareket Et!

Hayat hareket demektir. Hareket derken bir yerden bir yere gitmekten bahsetmiyorum. Bir akış ve sürekli olan seyahatten bahsediyorum. Kendi çocukluğunuzu hatırlayın veya varsa çocuğunuza bakın. Zıplıyor, oynuyor, oradan oraya atlıyor. Hareket ediyor. Aynı doğadaki vahşi hayvanlar gibi. Efor sarf etmeden ve tüm doğallığıyla koşan hayvanları izlemek size de iyi gelmiyor mu? Peki spor müsabakalarını izlediğinizde? O heyecanı ve yüksek enerjiyi siz de hissetmiyor musunuz?

Hareket etmek hayatın coşkusu ve anlamı bence. Vücudunuz hareket ettiğinde canlıdır. Metabolizmanız, damarlarınızdaki kanınız, içinize çektiğiniz hava, hepsi canlıdır. Dinamiktir. Hareket etmediğinizde, hayatınız durur. Fark ettiniz mi, neden insanlar yaşlandıkça hareket etmeyi, aktif olmayı daha çok arzuluyor? Seksen yaşında olup hâlâ çok sağlıklı ve dinç kişilerle konuştuğumda cevabı “Sürekli aktif olmak” oluyor. Aslında yaşlandığımız için sporu bırakmıyoruz, sporu bıraktığımız için yaşlanıyoruz. Bunu anladığımız anda İyi Yaşam’ın en önemli prensibini hayatımıza katacağız demektir. Hareket sağlık için yaşamsal ve dinç yaşlanmak için temeldir. Hareket ettiğinizde vücudunuzdaki pek çok mekanizma uyanır. Hormonlarınız, kaslarınız, kemikleriniz, organlarınız, damarlarınız. Sadece fiziksel boyutta değil, hormonal dengeniz yerinde olduğundan ve kaslarınız ve vücudunuz daha fazla oksijenle beslendiğinden siz, zihinsel boyutta da fikirleri net, duygusal durumu dengeli ve daha mutlu bir insan haline gelirsiniz. Bu yüzden:

Hareket edin… Hayat için…

Gençlik yıllarımdan itibaren hep kendimle uğraştım. Aslında normal kilosunda ve vücudunu hep beğenen bir genç hanımdım, ancak basenlerimi hiç sevmiyordum. Yirmili yaşlarımdan beri düzenli olarak spor yapıyorum. Hayatımda hareket etmediğim nadir zamanlar var. Bu zamanlardaki kendimi hatırlıyorum da, sürekli yemek yemek isteyen, TV karşısında oturmak dışında bir şey yapmak istemeyen, hep geçmişteki olaylarla kafasını meşgul eden, yargılayıcı ve memnuniyetsiz biriydim. Üzerimdeki bu kötü enerjiyi atıp tekrar hareket etmeye başladığımda bu farkı anladım. Sağlam kafa gerçekten sağlam vücutta bulunuyormuş. Hareket etmediğimde her boyutta hastalanıyorum aslında. Sürekli oturduğunuzda neden bir şeyler yeme ihtiyacı duyuyorsunuz biliyor musunuz? Aslında vücudunuz hareket etmek istiyor. Enerjisini tüketmek ve yeniden enerji kazanmak istiyor. Gün içinde yersiz bir şekilde esnemeye başladığım zaman uykusuz kaldığımı veya yeterince hareket etmediğimi anlıyorum. Bu yüzden hareket hareketi getirir diyelim ve nasıl hareket edebileceğimize bakalım.

Nasıl hareket edebiliriz?

Nasıl hareket edebiliriz? Sürekli aktif olarak, düzenli spor yaparak hareket edebiliriz. Düzenli spor yapmak, kaslarımızı ve kalp ritmimizi yani kardiyovasküler sistemimizi belli bir grafik içerisinde tutmayı bilinçli bir şekilde programlamak aslında. Yani kaslarımız için, yağ ve kilo kontrolümüz için, kalbimizin belli bir nabız aralığında çarpmasını sağlayarak yaşımız ve cinsiyetimizin normal ve sağlıklı değerlerini korumayı hedefliyoruz. Sürekliliğinin önemini söylememe gerek yok sanırım.

Vücudumuz ve kaslarımız çalıştığı ve akabinde dinlendiği zaman en iyi performansı gösterir. Kaslar dinlenmediğinde kasılırlar, bu duruma “kronik gerginlik” denir ve vücudunu hareket ettirmeyen kişilerde görülür. Vücudun hareket etmeye ihtiyacı vardır, tıpkı nefes almak gibi. Bilgisayar karşısında bir saat geçirdikten sonra ayağa kalktığımızda ilk içgüdümüz gerinmek olur. Ameliyattan çıkan hastalar (istemeseler bile) en kısa zamanda yataktan kalkıp hareket etmeye mecburdurlar. Araştırmalara göre, bu dönemde yatakta kalmayıp hareket eden hastalar çok daha çabuk iyileşmektedirler. Nedeni basit, kan dolaşımı ve organların beslenmesi gereklidir.Düzenli egzersiz tam olarak da tüm vücudumuzu hareket ettirmektir. Hareket etmenin kas ve kalp-damar sağlığına faydaları yanında, hareket ve fiziksel aktivite yaşamsal sıvıları vücuda pompalar. Böylece hücreler ve dokular besin alır, hareket ve egzersiz ile oluşan fiziksel basınç ve gerinme sayesinde atık maddeler uzaklaştırılır.

Sağlık, vücudun hareket zincirindeki tüm bireysel bağlantılar yani kinetik zincir dediğimiz bağlantıyı ve kontrolle hareket etme yeteneğini gerektirir.

Yaşlılığınızda kimseye muhtaç olmadan hareket edebilmek, kaliteli yaşlılık için hep söylediğim gibi:

“Yaşlılığınızda hareket etmeye devam etmek istiyorsanız, yaşlanırken hareket etmelisiniz.”

Daha çok çalışacağım, daha iyi besleneceğim.

Zayıflıklarını biliyorum, kuvvetli yönlerini de.

Daha önce beni yendi ama su sefer izin vermeyeceğim, avantaj bende.

Çünkü onu çok iyi tanıyorum.

O eski BEN’im…”