Günümüzde çoğu kadın ve erkek beraber olduğu kişinin  davranışlarından şikayetçi. Bu hoşnutsuz durumlar arttıkça ilişkinin sonlanmasına da şaşırmamak gerekir. Bir ilişkide yapılmaması gereken 15 davranış nelerdir denince:

  • Sevgiliniz telefonuna bakarken yandan izinsiz göz atmak.


    Bu hareket karşınızdaki kişinin özgürlük alanına izinsiz girmek demektir ve kişi söylemese bile çok rahatsızlık duyacaktır.
  • Başka biriyle sevgilinizi kıskandırmaya çalışmak.

    Bir ortamda örneğin bir partide ya da doğum gününde sevgilinizin tanımadığı karşı cinsten biriyle yakınlaşmak ve flört halinde olduğunuzu göstermeye çalışmak muhtemelen sevgilinizin bir daha size hiç güvenmemesini sağlayacaktır.

  • Birlikte olduğunuz kişinin sürekli nerede olduğunu sorgulamak.

    İlişkinin başlarında hoşunuza giden bu davranış, beraberliğiniz devam ettikçe bu durum sıkboğaz etmekle aynı anlam taşımaya başlayacaktır. Sürekli hesap veriyormuş gibi tutulma hali “Güven” konusunun oluşturulamadığı sinyalini verir ve bu kırıcı bir tutumdur.

  • İlişkide her anlaşmazlıktan sonra küsmek.

    Bu davranış ve düşünce tarzı alışkanlık haline getirmiş kişiler, olgun bir birey olmadıklarını gösterirler. İlişkide olumsuz durumlar karşısında baş edemeyeceğiniz sinyalini verir.

  • Arkadaşlarıyla sosyalleşmesine izin vermemek.

    Sevgilinizin en yakın arkadaşlarıyla yapacağı aktiviteyi bile kısıtlamak, onun kısa süre içinde sizden sıkılmasınnı, bunalmasını sağlayacaktır. Aynı zamanda bu davranış kişiye ve hayatına “Saygı” duymadığınızı gösterir.

  • Sosyal medya hesabından gösteriş yapmak.

    Sevgilinizle bir tatsızlık yaşadığınızda bu durumu yüz yüze konuşmak yerine sosyal medya hesabınızdan ona dönük mesajlar vermek, özelinizi herkesçe bilinen hale getiriyorsunuz demektir. Bu da mahremiyetinizi korumadığınız anlamındadır ve her hangi bir diğer arkadaşlarınız tarafından gelecek yorumu sevgiliniz yanlış anlamasına sebebiyet verip, ilişkinizi zor durumda bırakabilirsiniz.

  • Telefondan başını kaldıramamak.

    En çok şikayet edilen konulardan biri de sevgilinizle buluştuğunuzda onun ile sohbet etmek yerine sürekli telefonunuzla ilgilenip, “Zaten yanındayım ya bu yetmez mi?” anlayışında olmak, bu kişiyi önemsiz ve değersiz hissettirir.

  • Sürekli bir şeyler istemek.

    Kendinizin rahatlıkla yapabileceği bir şeyi bile sevgilinizin yapmasını isteme hali bazen bıktırıcı olabilir. Gerekli sorumlulukları yüklemek en doğal hakkınız ama sürekli tembelliğe kaçmak, ilişkiye aynı katkıyı sunmadığınızı gösterir.

  • Bencil davranmak.

    Her şeyi sadece siz istiyorsunuz diye yapılması, sevgilinizi önemsemediğiniz anlamını taşır.  İlişki içinde ortak kararlar alınarak asker-i müşterekte buluşulması gerekir. Hatta o olmadığı zaman bile bir karar alınması  ya da bir şey yapılması gerekirse o varmış gibi cevap verilmesi gerekir.

  • Yapışık ikiz gibi gezmek.


    Bu durum uzun süreli birlikteliklerde çekilmez hale gelebilir. Nedenine gelince sevgilimizle ilişkimiz dışında da bir hayatımız, işimiz ve yaptıklarımız olduğu gerçeğini göz önünde bulundurarak ona özel alan bırakılması gerekir. Yoksa belli bir süre sonra birbirinize karşı ne özeniniz ne de özleminiz kalır ve anlatacak, paylaşacak da konu bulamazsınız.

  • Başkalarıyla sevgilinizi kıyaslamak.

    Bu kıyaslama hali sevgilinizi beğenmediğiniz sinyalini verir. Onaylanılmayan insan o kişiden uzaklaşır. Bir de karşısındakini mutlu edemediğini hissettiği an mücadeleyi bırakır.

  • Dedikodu yapmak.

    Bir insan hakkında kötü konuşmak anlattığınız kişiye belli bir süre sonra kullandığınız kelimeleri size atfettirmesine ve sizinle özdeşleştirmesiniz sağlar. Çünkü psikolojide, seçtiğiniz kelimeler sizin yorumunuz olduğu için kişiliğiniz ve bakış açınızın ne olduğunu gösterir. Sürekli kötüyü gören bir insan iyi duygularla çevrili olamaz. Dolayısı ile de birey cebinde ne varsa onu çıkarır, mutluluk varsa mutluluk verir, mutsuzluk varsa da mutsuzluk.

  • Bulunduğu ortama uyum sağlayamayıp şikayet etmek.


    Uyumsuz insanlar ile bir ortamda bulunmak ızdırap verici olabilir. Üstüne bir de şikayet ediyorsa rahatsız eediciliği siz düşünün!

  • Sevgilinizi değiştirmeye çalışmak.

    Bu konu başlıca sorunlardan biri, unutmamak gerekir ki o kişiyi o ilk haliyle beğenerek birlikte olmaya başladınız. Bir insan ancak kendi isterse değişir. Başkasının isteği ya da zorlamasıyla kimse değişmez.

  • Sürekli dırdır yapmak.

    Bu durum genelde tabanında ilişkide başka saklanan bir doyumsuzluktan dolayı ortaya çıkar. Kişi esasında memnuniyetsizliğini her konuya her sohbete yansıtarak, karşısındakini suçlayarak gözterir. Böyle bir durumda asıl temel konu halledilmediği için sanki çok küçük bir meseleden tartışma ve kavga çıkartıyormuşsunuz gibi görünür. Yani tam da “Haklıyken haksız durumuna düşmek” hali yaşabilirsiniz.

İlişkilerin sağlam temeller üzerine kurulması esastır. Anlayış ve hoşgörü olmazsa olmazdır. Gönül alabilmek bir sanattır ve karşınızdakini sevdiğinize, değer verdiğinize  ikna eder.

Konu ile ilgili sorularınız ya da paylaşacaklarınız varsa bana z.eylemsenkal@gmail.com adresinden ulaşabilirsniz.

Psikolojik danışman

Zeynep Eylem Şenkal