Nevruz Farsça “yeni gün” anlamına gelmektedir.  Geniş bir coğrafyada pek çok halk tarafından farklı ritüellerle kutlanır. Coğrafyaya göre farklı bir inanca bürünür. Güneşin Koç burcuna geçişi olan 21 Mart’a denk gelmesi yenilenmenin işaretidir. Nevruz toprağın uyanışını, yeniden canlanmayı, çiçeklenmeyi temsil eder. Başlangıç enerjisini taşır. Bu sebeple kadim kültürlerde oldukça fazla önemsenmiştir. Eski Türklerde Nevruz kutlamaları arınma ile başlar. Bir Nevruz Ateşi yakılır ve üzerinden atlanır. Ateşin temizleyici ve arındırıcı enerjisinden yardım istenir “Ağırlığım, uğurluğum sende kalsın”, “kırmızılığın bana, sarılığım sana” diyerek ateşten atlanır. Ateş kutsanır, yeniden doğuş ve uyanış ateşle kutlanır. Çünkü ateş dünyayı aydınlatan, doğayı canlandıran güneşin bir yansımasıdır. Bu yüzden Nevruz Ateşi önemlidir. Hem arınmayı hem bereketi sembolize eder. Nevruz yenilenmenin yanında bolluk enerjisini de içerir. Bu sebeple toprağın bereketini artırmak ve bolluk-bereket enerjisinin yayılması niyetiyle Nevruz öncesinde ekilmiş hububatlar o gün toplanır. Bu esnada dans edilir, şarkılar söylenir, çalgılar çalınır. Toprağın yeniden doğuşu bir kutlama haline getirilir. Bugünde toplanan yedi farklı hububat ile bir yemek yapılır ve herkese bu yemek dağıtılır. Nevruz günü mutlaka yeni bir şeyler ekilir. İbadetlerin ardından ibadet edilen yere kayın ağacı dikildiği, filizlerin ekildiği, ağaçların budandığına dair bilgiler vardır.

Bir başka arınma kaynağı olan su da kutlamalar için önemli bir elementti. Kötülüklerden temizlenme, hayatı yenileme, şifa ve kısmet için önemli olduğuna dair inanışlar sebebiyle kutsal kabul edilen su, Nevruz için ateş kadar önemli bir külttü. Eski Türkler suyun üzerinden atlar, birbirlerinin üzerlerine su serperler ya da birbirlerini soğuk su ile yıkarlardı.

Arınma, güzel dilekler ve niyet etme ile devam eden Nevruz Türkler için bir şenlikten öteydi. Bu gün “Bahar Bayramı” olarak kutlanırdı. Bu sebeple mutlaka atalar anılır, onların ruhlarına kurbanlar kesilirdi. Hatta kutlamaların bir kısmının mezarlıklarda ata ruhlarıyla iletişim kurularak yapıldığı bilinmektedir.

Yeni başlangıçların tarihi olduğu için niyetler de bugün de yapılır. Genellikle niyetler rüzgâra söylenir ve ona teslim edilir. Yenilenme, canlanma duaları edilir.

Günümüzde de Nevruz kutlamaları değişik şekillerde devam etmektedir. Nevruz’da evler temizlenir, su kapları yenilenir, taze su içilir ve bu sular hayvanlara da içirilir. Evde tadilat yapılacaksa bugüne denk getirilir. Kapının önüne un serpilerek bereket çağrılır. Niyetler edilip taşlara üflenir ve bu taşlar çatıya bırakılır ya da suya atılır. Ziyafetler verilerek misafirler ağırlanır. Günümüzde de Nevruz’da mezarlık ziyaretleri yapılır. Yüksek yerlere, kırlara çıkılır ve dilek kâğıtları ağaçlara asılır. Bazı bölgelerde yüzler boyanıp ardından dere suyuyla yıkanır.  Bereketi temsilen büyük kazanlarda yemekler yapılarak herkese dağıtılır. Danslar, eğlenceler bugünün vazgeçilmezidir. Semeni geleneği de devam eden geleneklerdendir.

Yöresel olarak Nevruz’a dair farklı inanışlar da mevcuttur. Nevruz sabahı akarsuda yıkanılırsa bunun şifa getireceğine, o gün gök gürlerse yıl boyunca ürünlerin bereketli olacağına inanılır. Genç kızlar evlenmek için Nevruz günü niyetlerini yaparlar.

Uzun kışın nihayete erip hayatı ve doğanın yeniden canlandığının bir göstergesi olan Nevruz, tüm kültürlerde farklı şekillerde kutlanmaya devam eden ortak bir mirastır. Ruhsal bir yenilenme, tekrar başlama, harekete geçme enerjilerini taşır ve nesilden nesile aktarılarak bu enerjiler kutlanmaya devam eder. Bu sebeple Nevruz, birleştiren bütünleştiren, zamanın ötesinde bir bayramdır.

Bir Nevruz Ritüeli;

Bugün evlini temizle ve atman gereken ne varsa hepsini at. Duş alarak ve yeni bir şey giyerek başla güne. Ardından doğanın tüm iyelerine, atalarına şükranlarını sun. Elementlerin desteğini isteyerek masaya otur. Masana buğday, mercimek gibi baklagiller, mum, toprak, su, doğal taş koyarak desteği artırabilirsin. Gözlerini kapat ve biraz derinleş. İstersen su seslerinin, kuş seslerinin olduğu bir müzik açabilirsin. Hayatında neler olmasını istiyorsan onu canlandır gözünde. Orada ol, iyice hisset. Kalbindeki heyecana odaklan. Ardından tüm bu niyetleri beyaz bir kâğıda yaz. Bu kâğıdı bir ağaca asabilir, toprağa gömebilirsin. Gün boyunca negatif bir şey düşünmemeye özen göster. Ve hiçbir candan sevgini, yardımını esirgeme. Doğanın uyanışı hepimize şifa, sağlık, sevgi, bereket getirsin.

Keyifli ve enerji dolu bir gün dilerim.

Dr. Yasemin GEÇERLER