Yoğun iş günlerimin sabahlarında dolabımda hazır bulunan yıkanmış sebzelerimi, haşlanmış sebze ve bakliyatı gözden geçiririm.

 

Evdeki malzeme ile tüm besin gruplarınca zengin ögle yemeğimi hazırlamak kendim için bir şey yaparak güne başlamak çok motive edici bir şeydir.

Günümüzün koşturmacasında kendimize ne kadar az hizmet ettiğimizi fark ediyor muyuz? Yemeğimizi başka biri hazırlıyor, çayımızı başka bir veriyor. Yani hayatımızı devamını sağlayan her şeyimizi bu işi sadece para ile değiştirdiğimiz hizmet vericilerinden alıyoruz, şanslı isek anne yemeği yiyenlerimiz için geçerli değil tabi bu.

Her şeyin niyet ve enerji olduğuna inanıyorum.

Tabağıma gelen ve vücuduma giren şeylerin enerjisi de buna dahil. GDO’lu tohumlarla, serada yetişen, makine tarafından toparlanarak, insan eli değmeden tabağıma gelen bir yiyecek ne kadar canlı olabilir ki?

Hiç bu açıdan düşünmediniz değil mi?

Tabağınıza kadar gelen gıdalar üretim zinciri içinde nasıl dönüşüyorlar? Bugün yediklerimize biraz da bu felsefeden bakmanızı rica edeceğim. Ben küçükken annemle semt pazarına giderdim, annemin ürünleri satan üretici ile konuşması, üreticinin ürünlerini kağıttan yapılmış kese kağıtları ile seçerek bize vermesi, annemin eve gelip onları pişirmesi ne güzel bir döngü idi. Bunu bugün çok azımız yapabiliyor. Ancak biraz kendimizi zorlayarak bunu kendimiz, çocuklarımız için yapmayı öneriyorum. Her hafta olmasa bile bir aile geleneği olarak ayda bir beraber pazar gidiniz. Yiyeceğiniz her şeyi kendiniz seçiniz, onlara dokununuz, böylece onlarla bir etkileşiminiz olacak. Sizin için daha faydalı hale geleceklerine ben eminim. Çok severek okuduğum Anastasya- Çınlayan Sedir kitabını okumanızı öneririm. Doğanın bilgeliğini, onun içinde yaşayan biz varlıkların uyumu halinde hayatlarımızın ne kadar dengeli olacağını muhteşem bir dilde anlatmış, verdiği harika bilgiler de cabası. Neyse lafı fazla uzatmayayım, size lezzetli ve besleyici yanınıza alıp her yere götürebileceğiniz kavanozda salata tarifimi vereyim.

 

 

 

Ayşe’nin Yolcu Salatası

  • 1 fincan haşlanmış Kinoa
  • 1 fincan haşlanmış Nohut
  • 1 Tutam roka, 1 tutam semiz otu, 1 tutam maydanoz İnce kıyılmış
  • 2 Çorba kaşığı Lor peyniri
  • İncecik kıyılmış bir tutam Nane
  • 1 tatlı kaşığı nar ekşisi, 1 tatlı kaşığı Dijon hardalı,
  • 1 Çay kaşığı Bal
  • 3 tatlı kaşığı zeytin yağı
  • Deniz tuzu isteğe bağlı olarak karabiber

300 ml. civarında kapağıda olan bir cam kavanoz bulun.

Kavanozun en dibine kinoaları, sonra üstüne nohutları, yeşillikleri yerleştirin.

Sosu dökün, loru üstüne ekleyin.

Kapağı kapatıp, yanınıza alın.

 

E tabi afiyetle yiyin.