Her gün daha talepkâr hale geldiğimiz için kendimize öz şefkatte bulunma konusunda zorlanabiliyoruz. Her an kendimizden beklentilerimiz artıyor ve bu kişisel bir kaos haline geliyor. Bu yazı durup bir adım geriye çekilmeniz ve dengede kalmanız için dostça bir hatırlatma. Arkanıza yaslanın, rahat olun; kendinize net ve şefkatli olmak için vakit ayırın.

Merhamet ve nezaket herkeste güzel çağrışımları olan duygulardır. Nezaketin hem fiziksel hem de zihinsel faydalarının olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Başkalarına karşı gösterdiğimiz nazik tutumlar ve merhameti bir kenara koyarsak, öz şefkatin ne kadar farkındayız? Kendimize ne kadar anlayışlı, nazik ve merhametli olabiliyoruz? Hepimiz durumun farkında olarak bu yönde adımlar atmak istesek de kendimize nazik olmayı başarmak tahmin edildiğinden daha zor olabiliyor. En ufak hataları büyütmek, kendimizi yargılamak ve suçlamak işi daha da güçleştiriyor.

Öz şefkat alanında çalışan ve kendini buna adayan bilim insanları, kişilerin kendilerine nasıl daha şefkatli olabileceklerini araştırıyorlar. Texas Üniversitesi insan gelişimi alanında öğretim üyesi olan Kristin Neff neredeyse tüm kariyerini bu konuya adamış durumda. 10 senesini insanların kendi öz şefkatlerini nasıl kazanabileceğini araştırmakla geçiren Neff, kendimize nazik olabilmemiz adına bazı ipuçları sunuyor.

1.Farkında Olun

kendinin farkında olmak
kendinin farkında olmak

Sürecin farkındalık olmadan başlaması mümkün değil. Duygu ve düşüncelerimizin farkında olmadığımızda onları nezakete dönüştürmemiz oldukça zor. Bu yüzden ilk adım farkında olmak ve kendimizi sürekli takip etmek. Bunun için bazı sorulardan yararlanabilirsiniz. “Kendimle nasıl konuşuyorum?”, “Kendimi destekliyor muyum?”, “Kendime karşı net ve sıcak mıyım?”, “Kendi ihtiyaçlarıma değer veriyor muyum?”, “Son noktaya gelene kadar başkalarına sürekli evet mi diyorum?”, “Sınırlarımın farkında mıyım?” gibi sorular size yardımcı olacaktır. Dilerseniz bu soruların cevaplarını bir not defterine dürüst bir şekilde yazarak olayı daha geniş bir perspektiften görmeyi kolaylaştırabilirsiniz.

2.Acılarınızı Kabul Edin

Acılarınızı Kabul Edin
Acılarınızı Kabul Edin

Acıları kabul etmek hatta onlara değer vermek hayatınızda farklı bir bakış açısı oluşturacaktır.  Acıyı yok saymak yerine onunla olmaya gönüllü olmalısınız. Böylece acınızı yaşayabilir ve onu bastırmamış olursunuz. Acıları sürekli yok saymak, görmezden gelmek ve bastırmak kendimize merhametli olmamıza da engel olacaktır. Acıyı görmezden gelmek aslında büyük bir efor sarf etmek demektir. Bu durum işin çıkılmaz bir hal almasına sebep olacaktır. Kendinizi bunalmış ve endişeli hissetmeniz de kaçınılmaz bir hale gelecektir. Böyle durumlarda bir adım geriye çekilerek kendinizle konuşabilirsiniz. Şu an bir acı çektiğinizi ve bunun normal olduğunu kendinize hatırlatabilirsiniz. Hatta kendinize “Sana nasıl yardımcı olabilirim?” diye de sorabilirsiniz. Ardından nezaket ve şefkatle bir dostunuza yaklaşır gibi çözüm odaklı davranabilirsiniz.  Böylece bir kısır döngüyü kırmış olacaksınız.

3.Herkesin Zor Dönemlerden Geçebileceğinin Farkında Olun

Herkesin Zor Dönemlerden Geçebileceğinin Farkında Olun
Herkesin Zor Dönemlerden Geçebileceğinin Farkında Olun

Acıyı kabul etmek ve onu bastırmamak kendimize acıyarak kurban bilincinde kalmak anlamına gelmiyor. Herhangi bir problemle karşılaştığımızda bunu kendimize acıma işine dönüştürürsek, dünyada bizden başka acı çeken insan olmadığına dair bir yanılgıya kapılırız. Bu durum bizi hem ruhsal hem de enerjisel olarak aşağıya çeker. Bu yüzden herkes için zaman zaman hayatın zor olabileceğini, acının ve problemlerin hayata dair şeyler olduğunu kabul ederek yaşadığımız zorluklara karşı farklı bir bakış açısı geliştirebiliriz. Bu genel bakış açısı kendimizi acınacak halde görmemize engel olarak olayı normalleştirmemizi kolaylaştıracaktır. Böylece öz şefkat ve kurban bilincini de ayırmamız mümkün olacaktır.

4.Öfkenizi Onurlandırın

Öfkenizi Onurlandırın
Öfkenizi Onurlandırın

Belki kulağa farklı geliyor ancak öfke bilinçli bir farkındalıkla izlendiğinde oldukça faydalı olabiliyor. Popüler pozitif olma öğretileri, sürekli sakin kalmayı öğütleseler de insan olduğumuzu ve öfkelenebileceğimizi unutmamak öz şefkat konusunda bize yardımcı oluyor. Duygularımızı kabulde olmak, onları yok saymamak ve yargılamamak kendimizi bütün olarak algılamamızı kolaylaştırıyor. Elbette yıkıcı öfkeler hem bize hem de başka kişilere zarar verebilir. Fakat öfkeyi kabulde olmak ve bunun doğal olduğunu bilmek öfkenin güçlendirici etkisini kullanmamızı sağlıyor.

Öfkeli olduğumuz anlarda “Sakin kalmalıyım” diyerek olan duyguyu bastırmak yerine, niçin öfkelendiğinizi tespit edebilmek oldukça önemli. Böylece sizi öfkelendiren şeylerin kökenine inebilir ve buna bir çözüm bulabilirsiniz. Bu da yıkıcı öfkeleri, kontrol edilebilir öfkelere dönüştürmenize yardımcı olur. Sizi öfkelendiren şey görünenin ötesinde olabilir. Öfkelendiğiniz anda bunun size neyi çağrıştırdığını anlamaya çalışın. Böylece kendinize daha anlayışlı yaklaşabilir ve çözüm odaklı olabilirsiniz.

5.Kendinize Bir Arkadaşınıza Davrandığınız Gibi Davranın

5.Kendinize Bir Arkadaşınıza Davrandığınız Gibi Davranın
5. Kendinize Bir Arkadaşınıza Davrandığınız Gibi Davranın

Çoğumuz başkalarına kendimizden daha fazla şefkat gösteriyoruz. Bu durumda yapacağınız şey basit. Kendinize “Arkadaşlarım kendilerini kötü hissettiklerinde onlara nasıl davranıyorum?” diye sorun. Cevaplarınızı verdikten sonra kendinize nasıl davrandığınıza bakın. İki davranış şekli birbirinden çok farklıysa kendinize nazik ve şefkatli davranmadığınız sonucuna ulaşabilirsiniz. Başkalarına gösterdiğiniz özen, merhamet ve nezaketi niçin kendinize göstermeyesiniz? Bu gibi bir durumu fark etiğiniz anda arkadaş örneğini hatırlayın ve kendiniz için uygun gördüğünüz davranışlarınızı kontrol edin.

Belki pek çoğunuz “Kendime davrandığım gibi arkadaşıma davranırsam beni hayatından çıkarır” gibi bir noktaya bile varabilir. Bu durum bakış açınızı değiştirmek için kilit noktalardandır. Arkadaşlarınıza olan tavırlarınızla kendinize olan tavırlarınız arasındaki fark kendinize nazik olmayışınızı fark etmenizi ve bunu düzeltmenizi sağlayacaktır.

Kendinize nazik davranmak ve merhametli olmak konusunda güçlük çekmeniz oldukça normal. Bu konuda da kendinizi zorlamadan hareket etmeye gayret edin. Gözlemde kalın ve dışarıdan kendinizi izleyin. Pek çok insanın bu konuda zorlandığını unutmayın ve kendinize zaman verin. Bu pratikleri uygulayarak ve farkındalık penceresinden bakarak olayları daha iyi idrak edebilirsiniz. Kendinizle tanışmaktan ve her yönünüzü kabul etmekten çekinmeyin.

 

Keyifli ve enerji dolu bir gün dilerim.

Dr. Yasemin Geçerler