Doğru şekilde uygulandığı zaman ketojenik diyet veya kısa adıyla keto diyet, büyük faydalar sağlayabiliyor. Bu diyetin savuncucuları, yağların erimesinin, enerji düzeylerinin artmasının, zihnin temizlenmesinin ve sağlığın iyileşmesinin keto diyetinin faydaları arasında yer aldığını belirtiyorlar.

Ancak keto diyetini yanlış yollardan uygulamak da mümkün ve bu her zaman çok fazla karbonhidrat tüketmek olmayabiliyor.

Adaptasyon Sürecinde Zorlanma

Keto diyetine geçmeden önce anlamanız gereken bir nokta var: Hayatınız boyunca karbonhidratlar ile beslendiniz. Şimdi vücudunuzun bambaşka bir metabolizmaya geçmesini istiyor, karbonhidrat yerine yağı kullanmasını istiyorsunuz.
Bu süreçte zaman zaman yoksunluk belirtileri sergileyeceksiniz ancak buna rağmen diyetinize bağlı kalmanız gerekli. Diyeti sürdürdükçe başlarda oluşan rahatsızlıklar ortadan kalkacaklardır. Pek çok insan ketosis sürecine girebilmek için 3-4 haftalık bir süreye ihtiyaç duyuyor.

Yeterince Yağ Almamak

Ketojenik diyet sadece düşük karbonhidratlı bir beslenme düzeni değildir, bol yağlı bir beslenme düzenidir. Elbette karbonhidrat alımınız azalacak ancak sadece karbonhidratlardan kaçınmak yeterli değil, yeterince yağ da almalısınız.
Aldığınız toplam kalorilerin en az %75’i yağlardan gelmeli ve yumurta, sosis, avokado, yağlar, hindistan cevizi yağı ve tereyağı gibi kaynaklardan bunu alabilirsiniz. Hepimiz zihinsel olarak yağlardan kaçınmaya meyilliyiz ancak birdenbire kendimizi yağ dolu bir beslenmeye adapte etmemiz gerekli.

Yağ artık yeni enerji kaynağınız ve artık karbonhidratlar ile çalışmıyorsunuz. Yağa ihtiyacınız var ve yağ almazsanız enerji düzeyiniz düşecektir ve muhtemelen diyete son vereceksiniz.

Fazla Protein Tüketmek

Gerçekten yağa adapte olmuş olan bireyler farklı oranlarda proteinle başa çıkabilirler ancak özellikle diyetin başlangıcında fazla protein tüketmeniz, gluconeogenesis adlı bir duruma yol açar ve bu durumda vücut proteinleri karbonhidratlar gibi kullanmaya başlar ve onu glukoza çevirir. Bu da ketosis sürecine sekte vurur.

Yüksek yağlı ve düşük proteinli gıdaları seçmeniz çok önemli. Yani pek tavuk yemeyeceksiniz, balık tüketiminizi de sınırlayacaksınız. Et aldığınızda tam yağlı dana eti alacaksınız. Toplam kalorilerinizin sadece %20’sinin proteinden gelmesi gerekli.

Yeterince Elektrolit Almamak

Elektrolitler nasıl beslenirseniz beslenin önemlidirler ve bu diyette daha da önemliler. Yeterince sodyum, magnezyum ve potasyum almadığınız zaman, baş ağrıları, yorgunluk, kabızlık ve rehavet belirtileri göstereceksiniz ve muhtemelen diyeti bırakacaksınız.

Bu neden oluyor? Çünkü insülin hormonu böbreklerin sodyum depolamasını uyarır ve insülini bastırdığınız zaman böbrekler sodyumu vücuttan atmaya başlarlar, bilhassa spor yaparken bu durum daha belirgin hale gelir. Bu nedenle ihtiyaç olan sodyumu yemeklerinize tuz atarak kompanse etmeniz gerekir.

Potasyum ise kas kasılmalarında kullanılan önemli bir mineraldir. Yeterince potasyum alabilmek için yeşil yapraklı sebzeler ve avokado tüketebilirsiniz. Her gün 1-2 avokado tüketmek fayda sağlayacaktır çünkü avokadoda aynı zamanda bol miktarda yağ bulunuyor.

Magnezyum ise vücutta neredeyse her reaksiyonda kullanılır. Magnezyumu ceviz, badem, fıstık ve kabak çekirdeğinden alabilirsiniz ve bu gıdalar ketojenik diyette tüketilmesi önerilenler arasındadırlar. Dilerseniz magnezyum almak için hazırlanmış besin desteklerini de eczanelerden edinebilirsiniz.

Gizli Karbonhidratları Tüketmek

Kalorilerinizin sadece %5’i karbonhidratlardan gelmeli ve bu konuda hata yapmamanız gerekli. Bol bol yeşil yapraklı sebze, kuruyemiş ve çekirdek yemeniz gerekli ancak işlenmiş gıdaların içindeki gizli şekerlere karşı dikkatli olmanız gerekli.

Yemek şirketleri karbonhidratları gizleme konusunda profesyonel hale geldiler ve karbonhidratlara bağımlı hale gelmenizi istiyorlar. Bu nedenle besinlerin etiketlerini iyi okumanız gerekli.

Bir gıdayı satın aldığınız zaman besin değerlerindeki karbonhidrat miktarını incelemelisiniz. Ancak buun yanında şekerin farklı isimler altında saklandığını da unutmamalısınız. Sukroz, fruktoz, mısır şurubu, laktoz, arpa maltı, dekstroz, pirinç şurubu, maltoz, agave, molaz, meyve suyu, bal ve malt şurubu gibi bileşenlerin hepsi şekerdir ve bir bu kadar daha şeker olarak yazılmayan ancak şeker olan gıda mevcut.