Kilo Kaybı için Düşük Karbonhidrat Diyetleri Kısa Dönemde Daha İyi
Mayo Clinic’ten araştırmacılar, düşük karbonhidratlı diyetlerin, kilo kaybı, kardiyovasküler ve metabolik sağlık için güvenli ve etkili olup olmadığını belirlemek için Düşük karbonhidratlı diyet çalışmalarını inceledi.
Piyasada fazlasıyla bulunan birçok zayıflama diyeti fazlasıyla kafa karıştırıcı olabilir, bu nedenle Mayo Clinic’teki doktorlar düşük karbonhidratlı zayıflama diyetlerinin çeşitleri üzerinde çalışmalar yapmışlardır. Bu diyetlerin, sadece kısa vadeli kazançlar için geleneksel düşük yağlı diyetlerden daha iyi olduğu sonucuna varmışlardır. Atkins, Güney Sahili (South Beach), Ketojenik ve Paleo gibi diyetler karbonhidrat alımı bakımından düşüktür, ancak araştırmacılar kilo vermenin yanı sıra, metabolik ve kardiyovasküler sağlık için hangisinin en etkili ve güvenli olduğunu bulmaya odaklandılar. Çalışma, Amerikan Osteopatik Derneği Dergisinde yayınlandı.
Karbonhidrat Kısıtlaması Kişinin Protein İsteğini Arttırır
Batılı diyetlerdeki karbonhidrat tüketimi tipik olarak, günlük kalorinin %50’sinden fazlasını ihtiva eder. Tanım olarak, düşük karbonhidrat diyetleri yüzde 45’ten az karbonhidrat içermelidir, ancak hangisinde olursa olsun incelenen tüm diyetlerde % 4 ila 46 karbonhidrat oranı vardı. Bu şaşırtıcıydı çünkü tüm bu diyetler karbonhidrat kısıtlamasına dayanmaktaydı. Bu farklılık, araştırmanın sürdürülmesini zorlaştırdı.
Yürütülen 41 deneyde, katılımcılar, düşük yağlı diyet programını takip edenlerden, 2,5 ila 9 pound daha fazla kilo kaybetti. Çalışma, düşük karbonhidratlı diyetlerin, kan basıncında olduğu gibi olumsuz sağlık etkileri olmadan, kısa vadede kilo vermede etkili olduğu sonucuna vardı. Bununla birlikte, bu kilo verme durumu az yağlı diyetlere kıyasla azdır ve uzmanlar, şarküteri etleri, pastırma, sosisli sandviç ve jambon gibi işlenmiş etlerden kaçınmak için düşük karbonhidrat diyet programlarını takip eden insanları, bu konuda teşvik etmektedir. Çünkü genelde karbonhidratlar kısıtlandığında insanlar et yemek için can atmaya başlar. Uzmanlar, işlenmiş et tüketiminin kardiyovasküler hastalık ve kanser riskini arttırdığı konusunda uyarıda bulunmuştur. Bu tür bir diyet yapmayı düşünen hastalar, henüz düşük karbonhidratlı diyetlerin sağlık üzerindeki uzun dönemli etkilerine ilişkin bir veri olmadığını akılda tutmalıdır.
Zayıflamada Başarı Diyet Yapanın Motivasyonuna Bağlıdır
“Mayo Clinic” tarafından incelenen çalışmaların çoğu, yağ, su veya kas kaybı dâhil olmak üzere kilo kaybı türleri hakkında geniş kapsamlı sonuçlar elde etti. Hastalardan, sıklıkla kanıtlanması zor olan ve hatalara açık olan, hangi gıdaları tükettiklerini hatırlamaları istendi. Bir kişinin kilo kaybında başarılı olup olmamasının, genetiği de içeren, bireyin bir diyet seçmesi ve ona bağlı kalma becerisi gibi birçok etmeni vardır. Diyet yapanlar, her ne kadar olursa olsun elde ettikleri kilo kaybından memnun kalarak motive olmalıdır. Diyet yapan çoğu kişi için, düşük karbonhidratlı diyet hızlı ve kayda değer kilo kaybı için etkili bir yöntemdir.
Genel anlamda zayıflama açısından düşük yağlı diyetlerin altı ay sonra düşük karbonlu diyetlerle aynı sonuca vardığı çalışmalarla da ortaya konmuştur. Ancak çalışmalar aynı zamanda, düşük karbonhidratlı diyetlerin diyet yapanların kan şekerini azaltmaya ve insülin direncini yönetmeye yardımcı olduğunu göstermektedir. Araştırmacılar, her iki diyet planında da bir şeyi elde etmek için başka bir şeyden vazgeçmeleri gerektiğinin altını çizmektedir.