Et yemeyi seviyor ve damak zevkinize düşkünseniz Kobe bifteğini bir yerlerden mutlaka duymuşsunuzdur. Kobe bifteğini duyduysanız daha önce “wagyu” sözcüğünü de duymuş olabilirsiniz. Wagyu, Japon sığırı demektir ve dört cinsi vardır. Bu sığırların fiziksel dayanıklılıkları, onların daha fazla kas içi yağ hücrelerine sahip olmalarını sağlar. Bu yağlar kasın içinde eşit bir şekilde dağılır ve etin pembe görünmesine ve tadının daha iyi olmasına neden olur. Japonya’da bu etlerin üretimi ve kalitesinin korunması için sıkı kurallar uygulanıyor.

Japon sığırları kalitelerine göre belli sınıflara dahil ediliyor. Örneğin, sığırların kalite sertifikaları A1-A5 arası ise Japonya’da sadece A3-A5 aralığındaki yüksek kaliteye sahip olan etlerin Kobe eti olarak satılmasına izin veriliyor. Seviye yükseldikçe etin fiyatı da artıyor.

Wagyu ve Kobe bifteği arasındaki fark nedir?

Wagyu’nun Japon ineği ya da sığırı anlamına geldiğini belirtmiştik. İnternette bulabileceğiniz kimi kaynaklarda Kobe etinin elde edildiği sığırdan wagyu olarak bahsedilse de bu doğru değil. Aksine, herhangi cins bir Japon sığırından bahsederken wagyu kelimesi kullanılıyor. Ayrıca bunun etin kalitesi ile de bir ilgisi bulunmuyor. Yani wagyu ineği ya da wagyu sığırı dediğinizde aslında herhangi bir Japon sığırdan bahsediyorsunuz.

Ancak Tajima gyu’dan konuşursak, bunun wagyu bir cinsi bir sığır olduğu söylenebilir. Yani Kobe etinin geldiği cins Tajima gyu oluyor. Sadece Tajima cinsi sığırlardan elde edilen etler, Kobe bifteği olma kriterini sağlayabiliyorlar. Zaten Kobe eti elde edilen sığır sayısı toplamda 3000’i geçmiyor. Japonya’da Kobe bifteği tüketimi toplam sığır tüketiminin yaklaşık %0.06 gibi küçük bir kısmını kapsıyor.

Japonya’nın Kobe şehri ile ünlenen Tajima gyu cinsi sığır etinin ünü bütün dünyada biliniyor. Tajima gyu sığırlarının tarihine bakacak olursak, Japonya’nın 2. Yüzyıl sırasında pirinç yetiştiriciliği yaparken hayvan gücünden yararlanmaya başlamasıyla bu sığırların diğer sığır cinslerinde ayrı kaldığı ve onlarla karışmadığı görülüyor. Başka cinslerle karışmayan Tajima gyu sığırlarının beslenme tarzlarının da farklı olması, onların tatlarında ve dokularında farklılıklar olmasına yol açmış.

Kobe etine mükemmel tadını veren yüksek orandaki kas içi yağlar onun aynı zamanda bir mermer gibi görünmesini sağlıyor. Hatta yetiştirilme şartlarından dolayı içerisinde yüksek oranda bulunan tekli doymamış yağlar ve Omega-3 sayesinde diğer yediğimiz etlerden daha sağlıklı olduğu söyleniyor.

Kobe bifteği tabi ki yüksek fiyatıyla ünlü. Dünyadaki en pahalı etlerden biri olan Kobe bifteğinin içindeki yağ dokusu mermeri andırdığı için bu özelliği onu diğer etlerden farklı kılıyor. İyi bir Kobe bifteğinin kilosu size en az 500 dolara mal olacaktır. Sığırların kendisini satın almak ise yaklaşık 400 bin dolar tutuyor.

Kobe bifteğinin bu kadar iyi olmasının sebebi nedir?

Tabi Kobe etini bu kadar değerli kılan birtakım özel yetiştirme teknikleri bulunuyor. Bu teknikler işin ustaları dışında kimse tarafından tam olarak bilinmese de Kobe bifteğini diğer etlerden ayrı kılan en önemli nokta etin içinde beyazlıklar halinde bulunan yağlar oluyor. Bu yağlar Japonca’da “sashi” olarak isimlendiriliyor. Bifteğin içindeki sashi denilen kısım etin için düzenli bir şekilde yayılmış halde bulunuyor ve etin mermer şeklinde görünmesini sağlıyor. Bu özelliği sayesinde Kobe bifteği ağızda dağılan bir yapıya sahip olup bugünkü ününe kavuştu. Diğer pek çok ülkede de etin kalitesini belirleyen etin sahip olduğu bu yağların oluşturduğu mermersi yapıdır.

ABD’deki kriterlere bakarsak %6-8 arasında mermer görünümlü yağ dokusuna sahip olan etler en kaliteli olanlar olarak sınıflandırılmıştır. Japon bifteğinde ise bir etin en kaliteli olarak sayılması için %25 oranında bu yağ dokusuna sahip olması gerekir. Aslında genel olarak sahip olduğumuz bilgi, yüksek yağ oranının sağlığımız için kötü olduğudur. O halde yüksek oranlarda yağa sahip olan Kobe bifteğinin de sağlıksız olması gerekir. Ancak araştırmalar durumun tam tersi olduğunu gösteriyor. Kobe bifteğindeki yağ, tekli doymamış yağ olduğu için kötü kolestrolü düşürücü etki gösterir. Ayrıca tekli doymamış yağ olması sebebiyle etin ağzınızda dağılmasına neden olur. Japonya’da yiyebileceğiniz bu kaliteli ve lezzetli etin maliyeti size 500 dolar ve üzeri fiyatlarda olacaktır.

Etin bu kadar lezzetli olmasını sağlayan başka faktörler de bulunuyor. Sığırlar kaliteli tahıllarla besleniyor ve her çitfçinin sığırlara soya fasülyesi yedirmek gibi kendine özel sırları bulunuyor. Beslenme düzenini yanında sığırların su ihtiyaçları da önem taşıyor. Yerel çiftçiler sığırların su ihtiyacı için ise yerel mineralli sular kullanıyorlar.

Kobe bifteğinin nasıl elde edildiğine dair ortalıkta birtakım söylentiler dolaşıyor ancak kimse bifteğin tam olarak nasıl yapıldığını bilmiyor. Gelin bifteğin nasıl elde edildiğine dair dolaşan söylentilere göz atalım.

Klasik müzik

Tajima gyu sığırlarına beslenme zamanları geldiğinde klasik müzik dinletildikleri söylentiler arasında yer alıyor. Klasik müzik çalınmasının amacı sığırların rahatlamasını sağlamak ve beslenme zamanı geldiğinde pozitif duygular hissetmelerini ve iştahlarının artmasını sağlamak.

Sake ile masaj

Masaj yapmak sığır etinin güzel olması için tercih edilen seçeneklerden bir tanesi. Sığırlar küçük alanlarda yetiştirildiğinden ortamda rahatsız hissediyorlar. Ancak onları yetiştiren kişiler masaj yaptıklarında rahatlıyorlar ve kendilerini rahat hissettikleri için de stresten uzak kalıyorlar. Japonların ünlü içkisi olan sakenin de bu mesaj esnasında kullanıldığı söyleniyor. Sake sayesinde ciltleri ve tüyleri parlak ve yumuşak olan sığırlar elde ediyorlar.

Bira tabanlı beslenme

Sığırlar, sıcaklığın ve nemliliğin artarak onları rahatsız ettiği yaz mevisimde bira ile besleniyorlar. Söylenenlere göre bira iştahı açıyor ve sığırın normalde yemeyeceği şeyleri yemesini sağlıyor. Bu nedenle bira, sığırların beslenme alışkanlıklarında önemli bir yere sahip.

Kobe bifteği sadece Japonya’da mı bulunuyor?

Tajima gyu cinsi sığırın yurt dışına çıkarılması yasak. Ancak Japonya’da belli yerlerden bu et ithal edilebiliyor ve o şekilde farklı ülkelerde tadılabiliyor. Japonya’daki Kobe Eti Derneği her yıl hangi ülkelere et ihraç ettiklerini internet sitelerinden duyuruyorlar. Aslında listeye baktığınızda Türkiye’nin olmadığını görebilirsiniz. Ancak ülkemizde de Kobe bifteği sunan restoranlar olduğunu görebilirsiniz. Bu restoranlar genelde eti Japonya’dan başka bir ülkeye sipariş edip daha sonra kendi restoranlarına getiriyorlar. Ancak Kobe etini kolayca bulamayacağınız için Kobe bifteği sattığını iddia eden her yere güvenmemeniz gerekiyor. İyi bir Kobe etinin 100 gramlık porsiyonu size yaklaşık 200-300 liraya mal olacaktır.