Neredeyse her iki koşucudan biri koşu esnasında dizlerinde ortopedik problem yaşar. Koşabilmek için dizler çok önemlidir. Çünkü dizler vücuda yerden gelen darbeyi absorbe eder ve yumuşatır. Aynı zamanda da bu darbeyi enerji ve itici kuvvete dönüştürürler. Bunu yapabilmek için de tabii ki dizlerin sağlıklı olması gerekir. Peki o zaman sorunlar ne zaman ortaya çıkar?

Kemikler, bağ dokuları, tendonlar, kaslar, menisküs ve diz kapakların oluşturduğu sistemde, sistemi oluşturan bu ayaklardan herhangi birinde  bir sorun olduğunda, sistemin tamamı olumsuz olarak etkilenir. Yani işte sorunların yaşanması bu nedenle olur.

 

Koşucuların Ortak Sorunları

Dizin dış tarafında keskin bir ağrıyı tüm koşucular çok iyi bilir. Önce sadece koşarken hissedilir, ancak zamanla merdiven çıkarken ya da sadece yürürken bile hissedilmeye başlanır. Koşucu Dizi, diğer adıyla ITBS (Iliotibial Bant Sendromu) yani sürtünme, koşucuların yaşadıkları en önemli sorunlardan biridir. Genellikle dizin dış kısmında bulunan tendonların fazla kullanılması nedeniyle aşınması sonucu meydana gelir. Sertleşmiş olan bağ dokusu çok gerilir ve femur kemiğine sürtünmeye başlar. Bant şeklindeki bağ dokusu kalçanın dış kısmında yer alır ve o bölgedeki kaslara destek olur. Bu yaşanan sorunları çoğu teknik bozukluğu, hatalı antrenman ve gelişmemiş kaslar nedeniyle yaşanır.

Peki bu sorunu yaşamamak için neler yapmalıyız? 

Koşu tekniğinizi geliştirin.

Koşu, sadece uzun kilometrelerce koşmak demek değildir. Maalesef zamanla motor becerilerimiz büyük çapta bozulmaya uğradı. Tabanı destekli ya da yumuşatılmış ayakkabılar, son derece yumuşatılmış parkurlar ve rahatlığa odaklı yaşam tarzı sonucunda vücutlarımız koşuya yönelik gereken hareketleri yapmamızı sağlayan kas gerilme yeteneğini kaybetmeye başladı. Bunun sonucu da koşma tekniğinin bozulması olarak yine bize geri dönüyor.

Nasıl koştuğunuzu öğrenin.

Nasıl koştuğunuzu yani koşu formunuzu bilirseniz, zayıf kaldığınız durumlarla ilgili daha fazla çalışabilirsiniz. Bu tip analizler spor bilimadamları ya da koşu antrenörleri ile  yapılabilir. Ya da bir arkadaşınız koşarken sizin videonuzu                   çekebilir. Böylece rahatlıkla nasıl koştuğunuzu, duruşunuz, adımlarınız gibi detayları kare kare görebilirsiniz.

Dik şekilde koşun.

Koşarken vücudunuzun üst kısmını olabildiğince uzatarak dik koşun. Bu şekilde koşmak vücut merkezinizi sıkı tutar ve  dizdeki bağ dokularına gelecek baskıyı da azaltmış  olursunuz.

Vücut koordinasyonunuzu geliştirin.

Vücut koordinasyonunuzu geliştirip, daha dengeli koşmak için, koşu için hazırlanmış parkurlardan çıkıp şehrin her                       yerinde koşmaya başlayın. Toprak alan, ahşap yerler, kumsal  kısaca aklınıza gelen her farklı yüzeyde koşun. Bu tip                         yerlerde yapacağınız koşular vücut stabilitenizi geliştirecek ve daha koordineli koşmanızı sağlayacaktır. Kısaca yaşam tarzı               ile kaybetmeye başladığınız motor becerilerinizi yeniden kazanacaksınız.

Ağrıyı önemseyin.

Koşucu dizi sorunu yaşadığınızı düşünüyorsanız, panik olmayın. Özel antrenmanla bu sorunun üstesinden  gelebilirsiniz. Temel kural ise asla ağrıyı kendi haline bırakmayın, önemseyin. Sakatlanmamak için de koşu programınızı hafifletin. Vücut koordinasyonu, dayanıklılık ve güç egzersizlerinden oluşan kombine bir koşu antrenman programı hazırlayın. Bu şekilde sadece koşu yaptığınızda kaslarınızın yaşayacağı dengesizliği de ortadan kaldırmış olacaksınız. Uzun yıllar da sağlıklı olarak koşabileceksiniz.