Kendinizle ilgili sevmediğiniz şeyler aslında güvensizlikten ve kendinizi olduğunuz gibi kabul edememekten kaynaklanıyor olabilir.

Kusurlarınızı nasıl kabul edebilirsiniz? İnsanlara, kendileriyle ilgili sevmediği şeyleri sorarsanız pek çoğu bu soruya nasıl yanıt vereceğiniz bilemez. “Çok fazla var!” diye cevap verebilirler. Kibirli ve aşırı özgüvenli olanlar ise hiç kusurları olmadığını ve kendilerini oldukları gibi kabul ettiklerini söyleyeceklerdir. Bunu söyleyen insanlar, büyük ihtimalle yalan söylüyorlar. Sonuçta hemen hemen herkesin, kendisiyle ilgili sevmediği ve saklamaya çalıştığı bir şeyler vardır. İnsanlar sevmedikleri yönlerinin yanı sıra utangaçlıklarını, güvensizliklerini ve beğenilmeme korkularını da gizlerler.

İlginç olan şey şu ki insanlar, kendilerinde anormal olmayan, kişisel özellikleri olan şeyleri kusur olarak etiketler. Örneğin, göze çarpan bir burun kusur değildir; bu, normal bir fiziksel özelliktir. Birkaç kilo fazlalık, yüzünüzdeki çiller, kısa olmak ya da erkek tipi kellik yaşamak, kusur olarak düşünülmemelidir.

Bu olumsuz benlik algısının altında güvensizlik ve kabullenme yatmaktadır. Gerçek kusurlar, nadiren gözle görülür. Sorumsuzluk, tembellik, bencillik ve gurur, onları değiştirmek ve düzeltmek için eğitilmiş bir duyarlılık gerektiren özelliklerdir. Gelin bunlara göz atalım.

Kusurlarınızı kabul etmenizin yolları

Herkesin kusurları ve üstün yönleri vardır. İnsan olmanın güzel yanı, sizi kusurlu ve eşsiz kılan tüm bu zıt unsurların birleşimidir. Belki kusurlarınızdan bir tanesi sinirli olmanızdır. Ancak zaman içinde sert karakterinizin ve sabırsızlığınızın farkında olmayı öğrenebilir ve bunları kontrol etmeyi başarabilirsiniz.

Belki de çok fazla konuşuyorsunuz ve insanlar yanınızda konuşmakta zorlanıyor. Bunu fark etmeniz ve sorumluluk almanız, bu yönünüzü kontrol etmeyi mümkün kılar. Bu yönünüz, sizi tanımlayan ve büyük ihtimalle kendiniz olmanızı sağlayan şeyin bir parçasıdır. Ancak bu, kötü biri olduğunuz anlamına gelmez.

Kusurlarınızı kabul etmenizin ilk adımı oldukça basittir. Kendinizle ilgili sevmediğiniz şeyin, aslında gerçekten de bir kusur olup olmadığını anlamanız gerekir.

Normal nitelikleri ve özellikleri patolojik hale getirmek

Kişiliğimizin ya da fiziksel görünüşümüzün parçası olan şeyleri, patolojik hale getirmek, yani onları bir hastalık gibi görmek oldukça insani bir özelliktir. Biraz utangaç, güvensiz, gergin ya da sabırsız olmak gibi gayet sıradan olan şeyler, kendi başlarına birer kusur değildir. Bunlar sadece olduğunuz kişiyi meydana getiren özelliklerdir.

Aynı şey, fiziksel özellikleriniz için de geçerlidir. Kilonuz, boyunuz ve cilt sorunlarınız, kusur değildir. Fiziksel engeller, kusur değildir.

O halde gerçek kusur nedir? Kusur, kendinize ve başkalarına zarar verebilecek olumsuz tutumlardır. Örneğin kıskançlık, açgözlülük, kibir, karamsarlık, hoşgörüsüzlük ve narsistlik kusurlara örnek olarak gösterilebilir. Gördüğünüz gibi bunlar, iyi yönlerinizle çok zor dengelenen davranışları ve tutumları içerir. Bunlar, herhangi bir durumu, konuşmayı ya da olayı dengesizleştirmek eğilimindedirler.

Kendini kabul etmek, kendinden emin olmanın sırrıdır

Kusurlarınızı kabul etmek istiyorsanız (gerçekten kusur olmayan, kendinize güvensizliğinizin sonucu ortaya çıkan şeyler), kendinizi kabul etme üzerinde çalışın. Fazla kilolu olmanın, utangaç olmanın veya biraz kekemenin kusur olduğunu düşünüyorsanız, yapmanız gereken ilk şey kişisel gelişiminiz üzerinde çalışmaktır.

Hepsinden önce kendini kabul etmek, özgüvenden daha güçlüdür. Peki neden? Çünkü özgüven, yalnızca olumlu bir öz imgeye bağlı değildir. Başkalarının size söyledikleri ve kendinizle ilgili düşünceleriniz özgüveni besler. Diğer yandan kendini kabul etmek, herhangi bir dış destek gerektirmez.

Ayrıca akılcı duygusal davranış terapisinin yaratıcısı Albert Ellis, yaklaşımının temel taşı olarak kendini kabul etmeyi belirlemiştir. Ellis, “Her zaman -evet, her zaman- kendinizi, kişiliğinizi, varlığınızı, iyi performans gösterip göstermediğinizi ve başkalarının sizi ve davranışlarınızı onaylayıp onaylamadığını kabul ediyor ve saygı duyuyorsunuz” demiştir.

Bu alanı geliştirmeyi öğrenirseniz, şu anda kusur olduğunu düşündüğünüz tüm şeyler hakkında farklı düşünmeye başlayacaksınız.

Kusurlarımı nasıl kabul edebilirim?

Agresif iletişim, sabırsızlık, kıskançlık, diğer insanların bakış açılarını anlayamama… En güç kusurlarınızı, diğer insanlarla ilişkilerinizde sorunlara neden olan kusurlarınızı kabul etmek istiyorsanız, yapabileceğiniz en önemli şey onları nasıl tanımlayacağınızı bilmektir.

İnsanların çoğu, açıkça olumsuz olan bu nitelikleri görecek ve sorumluluk alacak alçakgönüllülüğe sahip değildir. Ancak, bu kusurları bir kez tanımladığınızda, sonraki adım basitçe “onları kabul etmek” olmamalıdır. Bu gerçek kusurlara alan sağlamak ve kalıcılık vermek istemezsiniz. Bunun yerine yapmak istediğiniz şey onları dönüştürmek olmalıdır.

Dönüşüm eylemi genellikle her bir kusurun arkasında neler olduğunu bilmeyi gerektirir. Örneğin, kıskançlık ve çekememezlik, düşük benlik saygısını gizleme eğilimindedir. Agresif iletişim, zayıf duygusal yönetimin ve sosyal beceri eksikliğinin ortaya çıkmasıdır. Sonuç olarak, bu kusurları dönüştürmenin en iyi yolu genellikle terapi olmaktadır.