Rio de Janeiro, inanılmaz plajları, sanatsal limanı ve yüksek dağları ile dünyanın en popüler turistik noktalarından bir tanesi olarak karşımıza çıkıyor. Güney Atlas Okyanusu’na bakan şehir, Brezilya’nın en büyük ikinci şehri ve doğası en güzel metropollerden birisi olarak tanınıyor.

Genellikle Rio festivali ile adı anılan şehirde karnaval sezonunda müzik ve dansçıları her daim görmek mümkün ve ziyaretçiler de bu cümbüşü görmeye geliyorlar. Ancak sadece festival değil, şehirde görecek pek çok başka şey de mevcut.

Lapa Arches

Bu su kanalları 18. yüzyılda şehre su taşımak için yapılmışlar ancak 19. yüzyılda artık onlara ihtiyaç kalmadığı için kapatılmışlar. Lakin 1896 senesinde üzerine bir tramvay yerleştirilmiş ve böylece şehrin merkezi ile Santa Teresa mahallesi arasında ulaşım sağlanmış. Sonrasında 2011 senesinde gerçekleşen bir kaza sebebiyle tramvay kapatılmış ve günümüzde tekrar açılsa da daha sınırlı bir alanda hizmet veriyor.

Belediye Tiyatrosu

Şehir merkezinde bulunan belediye tiyatrosu, şehrin ana opera binası olarak karşımıza çıkıyor. İlk olarak 20. yüzyılın başlarında inşa edilen bina, mükemmel bir neoklasik tasarıma sahip ve mermer kolonları, yeşil akik merdivenleri ve aynaları ile dikkat çekici. Binanın Paris’teki Charles Garnier operasından esinlendiği belirtiliyor.

Prainha Plajı

Eğer güzel bir plaj arıyorsanız, Prainha plajı tam sizin için. Yarımay şekilli olan bu plajın hemen dibinde sıkı bir orman ve tepeler bulunuyor. Genelde çok kalabalık olmayan bu plajın suları çok temiz, kumu güzel ve bilhassa sörfçüler için mükemmel dalgalar mevcut. Ancak akıntılar ve dalgalar çok olduğu için sadece deneyimli yüzücülerin buraya gelmeleri gerektiği belirtiliyor.

Barra da Tijuca Plajı

Burası Rio’nun en uzun plajı ve hem temiz beyaz kumları hem de bazı diğer popüler plajlara göre daha sakin olması nedeniyle tercih edilebilir. Özellikle yerel halk burada yüzmeyi tercih ediyor. Burada yine sörfçüleri görmek mümkün ve plajın kenarındaki mahalleler henüz 30 yıllıklar. Yani şehrin yeni yerleşim bölgelerinden de bir tanesi.

Parque Lage

Bu güzel park, yağmur ormanları ile çevreleniyor ve yürüme yollarına, bahçelere ve hatta küçük bir akvaryuma bile sahip. Parkın içindeki yapı ise geçmişte İtalyan bir opera sanatçısına aitmiş ancak günümüzde sanat galerisi olarak kullanılıyor. Parkta kafeler ve güzel manzaralar da mevcut.

Lagoa Mahallesi

Lagoa mahallesi tüm Güney Amerika’nın en pahalı 3. mahallesi ve oldukça ilgi çekici bir bölge. Ortasında ufak bir göl bulunuyor ve yakınlarında ise okyanus ve plajlar var. Dolayısıyla prestijinden dolayı pahalılığı hak ediyor denilebilir.

Maracana Stadyumu

Futbol Brezilya için en önemli spor ve Maracana stadyumu da bu nedenle şehrin önemli noktaları arasında. Bir zamanlar dünyanın en yüksek kapasiteli stadyumu olan bu yer, 1950’de açıldığında tam 200.000 kişiyi misafir edebiliyordu. Ancak sonraki senelerde güvenlik önlemleri nedeniyle kapasitesi 80.000 kişiye düşürüldü ancak yine de tüm Güney Amerika’nın en büyük stadyumu olmaya devam ediyor.

Tijuca Milli Parkı

Tijuca milli parkı, dünyanın en büyük ormanlarından bir tanesi ve genel olarak dağlık bir yapıya sahip. Buradan yürüyerek Rio’nun en yüksek noktasına ulaşmak da mümkün. 1800’lerde kahve tarlaları nedeniyle neredeyse yok olan bu orman, sonrasında 9 milyon ağacın dikilmesi ile kurtarılmış.

Lapa Mahallesi

Rio’nun ana merkezlerinde yer alan bu mahalle, bir zamanlar fuhuşun merkeziymiş ancak şimdilerde biraz daha klasik gece hayatı mekanlarının bulunduğu bir yere dönüşmüş. Yani barlar ve samba okulları, müzik ve dans pistleri gibi pek çok eğlence mekanını görmek mümkün. Mahallenin mimarisi 1800’lere dayanıyor ve oldukça ilginç.

Santa Teresa Mahallesi

Şehrin limanına bakan bir tepenin üzerine kurulu olan bu mahalle, 19. yüzyılın tüm havasını sağlayabiliyor. Mahalle 1896 senesine kadar pek gelişmemiş ancak bölgeye kurulan su kemeri şehri merkeze bağlamayı başarmış. Özellikle sanatçılar burayı kendilerine mekan olarak bellemişler.

Jardim Botanik Bahçesi

Jardim botanik bahçesi, 8000’den fazla çeşit bitkiye ev sahipliği yapıyor ve ziyaretçiler burada 600’den fazla orkide çeşidini de görebiliyorlar.

Sugarloaf Dağı

400 metre yüksekliğe sahip olan bu dağ, tamamen kuvarz ve granitten oluşuyor ve teleferik ile buraya çıkış mümkün.

Ipanema

Şehrin en popüler turistik noktalarından olan bu plaj, yüzenler ve sörfçüler için güzel imkanlar sunuyor. Ayrıca neredeyse her sene dünyanın en güzel plajlarından birisi olarak ödül alıyor. Plajın yakınlarında güzel dükkanlar, kafeler, restoranlar, sanat galerileri, tiyatrolar ve kulüpler de bulunuyorlar.

Copacabana

Burası ise su sporları ile uğraşanlar için daha ideal bir yer. Ayrıca plajda yiyip içmek de mümkün. Plaj 4 kilometre uzunluğa sahip ve çevrede güzel bir manzara da mevcut.

Hz. İsa Heykeli

710 metre yükseklikten şehre bakan bu heykel, kollarını açmış bir Hz. İsa olarak karşımıza çıkıyor. Yapımına 1922 senesinde başlanan heykel, kendi alanında dünyanın en büyük heykeli.