Obsesif Kompülsif Bozukluk (OKB), obsesyonlar veya kompülsiyonlara sahip olmak olarak tanımlanır (bu bozukluğa sahip olan bireylerin büyük kısmında ikisi birliktedir) ve zaman tüketicidir.

Obsesyonlar şu iki davranış ile tanımlanırlar:

• Deneyimlenen tekrar eden ve kalıcı düşünceler, ihtiyaçlar ve görüntüler, bazen rahatsızlık verici, istenmeyen ve anksiyeteye sahip olabilen rahatsızlıklar (bunlar sadece gerçek yaşam sorunlarına dair aşırı kaygılar değillerdir).

• Bireyin bu düşünceleri, ihtiyaç ve görüntüleri bastırmak ve yok saymaya çalışması, veya onları diğer düşünce ve eylemler ile nötralize etmeye çalışması (kompülsiyon göstermek).

Kompülsiyonlar şu iki davranış ile tanımlanırlar:

• Tekrar eden davranışlar (örneğin el yıkama, sipariş verme ve kontrol etme) veya zihinsel eylemler (örneğin dua etme, sayma, kelimeleri sessizce tekrar etme). Kişi bunları obsesyona bir tepki olarak yapmak zorunda hisseder ve uygulanması gereken kurallar gibidirler.

• Davranışlar veya zihinsel eylemler anksiyete ve huzursuzluğu azaltmak ve önlemek içindirler veya bazı istenmeyen durum ve işleri önlemek içindirler. Bu davranış ve eylemler önlemek veya ortadan kaldırmak için tasarlandıkları şeyle gerçekçi bir bağ içinde değildirler veya açıkça aşırıdırlar.

Not: Genç çocuklarda bu davranış ve zihinsel eylemlerin hedefini anlamak imkansız olabilir.

AYRICA

• Obsesyonlar ve kompülsiyonlar ciddi huzursuzluk verirler veya kişinin normal rutini, iş ve akademik hayat fonksiyonları, sıradan sosyal aktiviteleri ve ilişkileri üzerinde etkileyici olurlar.

• Önemli şekilde, obsesif kompülsif davranışlar zaman tüketirler (günde 1 saatten fazla). Bu kriter bozukluğun genel nüfusta sık görülen (örneğin kapı kitli mi diye iki defa bakmak) arada bir gelen intrüsif düşünceler ve tekrar eden davranışlardan ayırt edilmesini sağlar. Obsesyon ve kompülsiyonların sıklığı ve ciddiyeti OKB’li bireylerde değişkenlik gösterir (bazılarında az-orta düzeyde belirtiler olabilir, obsesyon ve kompülsiyonlar için günde 1-3 saat ayırabilirler, bazıları içinse bu düşünce ve eylemler her şeye engel olabilirler).

• Eğer başka bir bozukluk mevcutsa, obsesyon ve kompülsiyonlar onunla bağlantılı değillerdir (örneğin genel anksiyete bozukluğuna bağlı aşırı kaygılar, beden dismorfik bozukluğuna bağlı görünüme takıntılı olma gibi). Rahatsızlık maddenin direkt fizyolojik etkileri (ilaç veya madde kullanımı) veya genel tıbbi durum sebebiyle değildir.

Özetle, obsesyonlar tekrar eden ve geçmeyen düşünceler (örneğin mikrop kapma düşüncesi), görüntüler (korkunç veya şiddet dolu sahneler), isteklerdir (birini bıçaklama isteği gibi). Obsesyon ve kompülsiyonların içerikleri kişiler arasında değişir. Ancak belli temalar, boyutlar yaygınlardır ve bunlar arasında temizlik ve arındırma, simetri takıntısı, yasak ve tabu düşünceler ile zarar verme bulunur.

Obsesyonlu bireyler, bu düşünceleri geçirmek içn zihinsel eylemler (sayma, kelimeleri tekrar etme) veya ritüel davranışlar (el yıkama, kontrol) gerçekleştirirler ve buna kompülsiyon adı verilir. Ancak kompülsif davranışlar genelde yeterli değildir ve obsesyonu nötralize etmekte başarısız olurlar. Bunun yerine bu düşünceler iyice abartılır ve sonucunda daha fazla huzursuzluk ortaya çıkar. Obsesyona karşı yapılan kompülsif davranışlara dair bir örnekte, kişi mikrop kapmaya dair aşırı düşüncelere sahiptir ve bunun için doğru hissedene kadar (örneğin 10 defa) elini tekrar tekrar yıkar. Hedefi obsesyondan kaynaklanan huzursuzluğu ve korkulan bir işi (hasta olmak) atlatmak olsa da, orijinal obsesyon ve kompülsyon gerçekçi bir şekilde bağlantılı değildir ve genelde aşırıdır (her gün saatlerce duş almak gibi). Kompülsiyonlar keyif için yapılmazlar ancak bazı bireyler anksiyetelerinde geçici bir hafifleme sezebilirler.

Bunun yanında, OKB’ye sahip olan pek çok bireyin fonksiyonel olmayan inançları vardır. Bu inançlar aşırı şişmiş sorumluluk hissi veya tehditleri fazla ciddiye alma eğilimi, mükemmeliyetçilik, düşüncelerin aşırı önemliliği (örneğin kötü bir düşünceye sahip olmanın onu uygulamak kadar kötü olmasına inanmak gibi) ve düşüncelerin kontrol altına alınması gerekliliğine dair olabilirler.

Bu inançların kişinin genel kişiliği ile uyumlu gibi görünmelerine karşın, OKB’li bireylerdeki fark, bu obsesyonların tatmin edici veya istemli olmamalarıdır. Obsesyonun en belirgin özelliklerinden birisi rahatsız edici ve istenmeyen durumlar olmalarıdır.

OKB sahibi bireylerin, obsesif kompülsif belirtilerinin altında yatan inançlarının doğruluğuna dair bir miktar kavrama yetileri olabilir. Çoğu birey iyi veya yeterli kavrayışa sahiptir (örneğin ocağı 30 defa kontrol etmezse evin yanmayacağını veya yanmayabileceğini bilir). Ancak kötü kavrayışa sahip olanlar (örneğin birey ocağı 30 defa kontrol etmezse evin yanacağına inanır) veya %4 oranında sanrısal inançlara sahip olanlar da var (kişi ocağı 30 defa kontrol etmezse evin yanacağına ikna olmuştur). Bu kavrayış kişinin rahatsızlığı süresince değişim gösterebilir. Zayıf kavrayış uzun vadede daha kötü bir sonuç ile ilişkilendirilir.

Koronavirüs ( Covid-19), sizde travma oluşturduysa ve sürekli olarak bu konu ile ilgili yoğun ve süreğen kaygı hissediyorsanız ve  neler yapacağınızı, nasıl baş edeceğinizi bilmiyorsanız bunu birlikte çalışabiliriz. Online terapi almak isterseniz bana bu numaralardan ulaşabilirsiniz.

Uzman Klinik Psikolog Diana Güler
Telefon: 0216 266 24 48 & 0533 086 30 22
Mail: info@dianaguler.com
İnstagram: dianagulerr