Eninde sonunda herkes ölür. Bu gerçek ve onun sonucunda doğan korku, insanların günlük yaşamlarını nasıl sürdürdüklerini belirler. Bazıları metodik ve dikkatli bir şekilde yaşayarak bu dünya aleminde olabildiğince uzun kalmaya çalışırken, bazıları ise vaktini kalorilerden keyif almaktan tutun da uçaktan atlamaya kadar en yüksek keyif ile yaşamaya çalışırlar.
Bir avuç girişimci, yıllardır normal olarak kabul edilen yaşam ömrünü arttırmak ve azrailden kaçmak için mücadele gösteriyor. Araştırmalar son hız devam ediyorlar ve ciddi bulgulara işaret ediyorlar. Google’ın ortağı Brin, Oracle başkanı Ellison ve Elon Musk, beklenen yaşam ömürlerinin sınırlarına normal insanlar gibi geliyorlar. Bu seçkin kulübün üyelerinin hedefi ise insanların yaşam ömrünün sınırlarını günümüzdeki yaşam ömründen 120 ve daha ötesine taşımak.
Bu grup için normal zaman içerisinde ölmek yenilgiyi kabul etmek gibi bir şey. Bazıları ölümün yaşamın normal döngüsü olduğunu söylüyorlar ancak buna meydan okuyanlar için ölüm demek çözülmesi gereken bir problem anlamına geliyor. Bu milyarderler hedeflerine ulaşmayabilirler. Yaşamı uzatmak için buldukları bir metot onlara veya başkalarına da direkt olarak fayda sağlamayabilir çünkü bu yöntemlerin klinik deneyler ve regülasyonlardan geçmeleri, FDA tarafından onaylanmaları gerekli.
Bazı diğerleri ise kronik ve yaşa bağlı hastalıkların tedavilerine odaklanmış durumdalar çünkü bunun faydaları arasında insan ömrünün uzaması da bulunuyor. Human Longevity Inc. şirketi, genetik testler sonucunda kişinin kanser veya genetik problemlerini öngörecek algoritmalar kullanırken, Verily ise kronik hastalıkları olan bireylerin yaşam kalitesini arttıracak cihazlar yaratıyor.
İnsanlara bir seçenek verilseydi, çoğu kişi ölümün uykuda hızlı ve ağrısız bir şekilde gelmesini tercih ederdi. Ancak kanser ve kalp hastalıkları oranları yükselişte ve kötü yaşam tarzı seçimleri genellikle insanların istemediği engellere ve ölüme sebep oluyorlar.
Genel topluma uygun ve uygulanabilir uzun ve sağlıklı yaşam için bazı tedaviler var. Bunlar arasında metformin, rapamycin ve tanespimycin bulunuyor.
Umut vaadeden araştırmalara karşın Silikon Vadisi şirketlerinin büyük kısmı, ortalama bir insana yaşlanma karşıtı etkiler gösterecek kullanıma hazır bir çözümden ziyade, yatırımcıların kendilerine yardım edebilecek tasarımlara para yatırmaları ile ilgileniyor.
Hayvanlardan insanlara geçen etkilere dair bilimsel kanıtların yoksunluğuna karşın teknoloji liderleri yeni şeyler denemekten de geri kalmıyorlar. Bunlar arasında sağlıklı ve genç donörlerden alınan kanın enjeksiyonu ile yapılan deneyler, sadece hayvanlar üzerinde çalıştığı görülen teknikler, duyma yardımcıları gibi biohacking uygulamaları ve en iyi yaşamı yaşamak için MDMA mikrodozları almak bulunuyor. Bu uğraşların yaşamı uzatma ihtimalleri olsa bile, muhtemelen normal bir insan için uygulanamayacak düzeyde pahalı olacaklardır ve bu de 2 farklı sınıf insanın doğmasına sebep olabilir: 150’sini gören zenginler ve onlardan artakalan damlaları, ona da ancak bilmelerine ve kullanmalarına izin verilirse kullanabilecek diğer kitleler.
Eski Facebook başkanı Sean Parker bu konuda şunları söylüyor: “ABD’deki gelir dengesi uçurumu ölümsüz lordlar yaratacak. Ben bir milyarderim ve daha iyi sağlık uygulamalarına erişim olacak, yani 160’ı göreceğim ve ölümsüz lordlar sınıfının bir parçası olacağım.”
Para ve kendi üzerinde yapılan deneyler insanlığın başına dert olmuş ve çözülememiş bazı sorunların çözümünü sağlayabilir ve insanoğlunu 2 biyolojik olarak farklı sınıfa ayırabilir. Bu insanlar dünyayı değiştirmeye bu kadar etki ettikleri için mi ölümlülüklerini reddediyorlar? İnanç bu konuda bir rol oynayabilir. İnsanlığı kurtarmak için teknolojinin ve bilimin gücüne inanmak, ölümde huzur bulma konsepti için çok genç ve bu korkunun bir kısmını alacak travmaları deneyimlememiş olan liderler için uzun yaşamın bir takıntı haline gelmesine sebep olacak ortamı oluşturmuş olabilir.
Şimdiye dek daha uzun yaşamı sağlayacak herhangi bir hap, enjeksiyon veya bitki bulunamadı ancak bilim, daha sağlıklı ve uzun yaşamayı sağlayacak yaşa bağlı rahatsızlıklar konusunda aşama kaydediyor. Daha uzun yaşamı sağladığı kesinlikle kanıtlanmış olan tek şey tam tahıllar, meyveler, sebzeler içeren zengin ve dengeli bir diyet ile fiziksel olarak aktif kalmayı içeren sağlıklı yaşam tarzı seçimleri. Şu anda herhangi bir kestirme bulunmuyor.
Silikon Vadisi’ndeki milyarderler gerçekten ölümü bozmak istiyorlarsa, daha sağlıklı yaşam tarzı tercihleri yapmaları ve egolarını bastırmak için kişisel deneylere daha az para harcamaları gerekiyor.
İnsanlar sonsuza kadar yaşamak için doğmadılar ve bunun için yeteri kadar yer de yok. Ölümsüzlüğün etkileri arasında “herkes sonsuza kadar yaşamak istiyor” düşüncesine kadar varabilecek toplumsal adaletsizlikler bulunuyor. Hepsi ölümsüzlük konusunda şansını denemek istiyor ancak tüm kanıtlar bunun aksini gösteriyor. Herkes bir istisna olacağına inanıyor. Fakat gerçek şöyle: Bir kaçının ölümsüz olması için pek çoğunun ölmesi gerekli. Her şeye rağmen yeter artık denilen gün de gelebilir. Bedeniniz olmasa bile zihniniz ölümü isteyebilir. Hepimiz ölmek isteriz, ve zamanla ölmeliyiz de.
İnsanların teknoloji ile mükafatlandırıldıkları ve ölümsüzlük yoksunluğundan dolayı buna takıntılı hale geldikleri bir gelecekle karşı karşıya olabiliriz. Ölüm, daha az gerekli hale gelmesi ve daha kazalara bağlı olması nedeniyle yaşamlarımızı tüketebilir.
Kazalardan kaçınmak için stratejilere başvurabilir ve kaçınmak için evlerimizdeki sanal arkadaşlarımızla sosyal medyanın gelişmiş bir formunu kullanarak iletişime geçip durabiliriz.
