İlk kez Kasım 2021’de karşılaştığımız Omicron varyantı yeni yılda da Covid vakalarında artış yaratmaya devam ediyor. Doğal olarak insanlar bunun 2022’nin son varyantı olup olmayacağını merak ediyor.

Uzmanlara göre bu yıl başka koronavirüs varyantlarıyla da karşılaşabiliriz. Ancak elbette ortaya çıkacak yeni varyantların ne hızla yayılım göstereceğini, bağışıklık sistemimizi ne ölçüde istila edebileceğini ya da virüsün önceki varyantlarına göre daha şiddetli bir enfeksiyona neden olup olmayacağını şimdiden bilmek mümkün değil.

Omicron varyantının Delta’ya üstün gelmesinin nedeni, Omicron’un bulaşıcılığının fazla olmasından ve aşı olan ya da daha önce hastalığı geçirmiş kişilerin bağışıklık savunmalarını da istila edebilmesinden kaynaklanıyor. Hatta uzmanlara göre bu varyant, nüfus içerisinde Delta’dan etkilenmemiş kişilerin de enfekte olmasına neden oldu. Gelecekteki varyantların Omicron’u alt edebilmesi için hem bulaşıcılık hem de bağışıklıktan kaçınma anlamında Omicron’la benzer kazanımlar elde etmesi gerekiyor.

Uzmanlara göre bu varyant da tıpkı öncekiler gibi laboratuvar ortamında tasarlanmış değil. Virüsler doğaları gereği mutasyon geçirebildikleri için gelecekte daha fazla varyantla karşılaşmamız mümkün. Yeni varyantlar ortaya çıktıkça enfeksiyon oranlarında da artış görülmesi şaşırtıcı olmayacaktır.

Omicron Varyantı Nedir?

Koronavirüsün en son varyantı olan Omicron varyantı hakkında gün geçtikçe daha fazla bilgi sahibi oluyoruz. Şimdiye kadar elde edilen kanıtlara göre bu varyant, aşılarını gerektiği şekilde olmuş kişilerde çok fazla şiddetli olmayan bir hastalığa neden oluyor ve bu hastalık soğuk algınlığı ile benzerlik gösteriyor.

Uzmanlar, Omicron’un neden olduğu hastalığın belirtilerinin genelde şu şekilde olduğunu söylüyor:

  • Öksürük
  • Yorgunluk
  • Burun tıkanıklığı ve akıntısı
  • Boğaz ağrısı
  • Baş ağrısı

Omicron’dan önceki varyantlarda genelde hastalarda tat ve koku kaybı görülüyordu. Ancak Omicron’da bu belirtilerin daha nadir ortaya çıktığı söyleniyor.

Şimdiye kadar elde edilen verilere göre Omicron’un belirtileri, virüse maruz kaldıktan kısa bir süre sonra ortaya çıkıyor. Hatta bu sürenin üç gün veya daha az bir süre olduğu söyleniyor. Bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerekiyor olsa da Omicron’un bulaşıcılığı fazla olduğu için kuluçka süresinin daha kısa olabileceği düşünülüyor. Sonuç olarak virüslerin amacı en kısa zamanda en fazla sayıda insanı enfekte etmek ve hayatta kalmak oluyor.

Tabi ki virüslerin kuluçka süresi çeşitli faktörlere göre farklılık gösterebilir. Kişinin yaşı, altta yatan sağlık sorunları ve aşı durumu gibi faktörler, hastalığın ortaya çıkma süreci üzerinde rol oynayabilir.

Omicron’dan Sonraki Varyant Nasıl Olabilir?

Uzmanlara göre tüm dünyadaki mevcut Covid sayıları ve koronavirüsün mutasyon hızı göz önüne alındığında yeni varyantların ortaya çıkacağı şimdiden tahmin edilebilir. Ancak pandemi sürecinde öğrendiğimiz kadarıyla çıkan her yeni varyant, eskisinin yerini alacak kadar rekabetçi olmayabilir.

İleride ortaya çıkacak olan varyantlar çeşitli yollarla eski varyantı devre dışı bırakabilir. Örneğin; yeni varyant, Omicron’dan daha bulaşıcı olabilir ve Omicron’u saf dışı bırakabilir.

Virüsler, yayılabilmek ve çoğalabilmek için yeni konaklara ihtiyaç duyar. Bu konuda en başarılı olan virüsler, bunu belirtilere neden olmadan hızlı bir şekilde yayılarak yapar. Çünkü bu sayede enfekte olan konaklar kolayca hareket edebilir ve virüsü diğer konaklara bulaştırabilir. Virüsün yayılmadan önce tutunduğu kişiyi öldürürse bu durum virüse avantaj sağlamaz.

Omicron’un önceki varyantlara göre ciddi hastalıklara neden olma ihtimalinin daha az olduğu gibi iddiaları duymuş olabilirsiniz. Bu iddianın nedeni Omicron’un üst solunum yollarında daha kolay çoğalması ve akciğerlere daha az inmesinden kaynaklanıyor. Bu ise Omicron’un daha kolay yayılmasına yardımcı oluyor olabilir. Virüs bu sayede kişiden kişiye kolayca yayılıyor ve öldürücülüğü azalacak şekilde evrimleşiyor gibi görünüyor.

Tabi ki bir sonraki varyantın aynı şekilde davranacağının bir garantisi yok. Gelecekteki varyantların Omicron gibi olmayıp daha ciddi hastalıklara neden olması şimdilik mümkün görünüyor. Örneğin, virüse hızlı bir şekilde çoğalma ve virüsün hücrelere girmesini engelleyen antikorlardan kaçınma yeteneğini veren mutasyonlar, ciddi enfeksiyonların tetiklenmesi ihtimalini arttırabilir.

Bu durum ise diğer enfeksiyonlarla karşılaştırılarak örneklendirilebilir. HIV ve Ebola gibi virüsler onlarca yıldır var olmalarına rağmen daha az şiddetli olacakları şekilde evrimleşmediler. Buna yine bir diğer örnek olarak uzun bir süre boyunca insanlığı tehdit etmiş olan çiçek hastalığı gösterilebilir.

Koronavirüs Varyantları Engellenebilir mi?

Sorun yaratabilecek yeni varyantların ortaya çıkma riskini azaltabilmek için yapabileceğimiz şeyler olup olmadığını merak ediyor olabilirsiniz. Uzmanlara göre yapabileceğimiz en iyi şey, virüsün çoğalabileceği alanları azaltmak. Bunu yapmanın yolu ise aşılamadan geçiyor. Dünyanın hala önemli bir kısmı koronavirüs için aşılanmadı.

Mevcut aşılar gelecekte ortaya çıkabilecek varyantlara karşı yalnızca kısmi koruma sağlasalar dahi insanların virüse yakalanma ve hastalık geçirme ihtimalini azaltacaklardır. Bununla birlikte aşının yanı sıra maske kullanımı, fiziksel mesafeye dikkat etme ve sık sık test olma gibi yöntemler de hastalıkla mücadele etme konusunda dikkat edilmesi gereken önlemler arasında yer alıyor.

Uzmanlara göre gün geçtikçe daha fazla insanın aşılanmasıyla ya da enfekte olunmasıyla diğer varyantlara karşı daha yüksek bağışıklık seviyeleri oluşacak. Dünya genelinde bağışıklık seviyelerinin artmasıyla koronavirüsün geçirdiği evrimlerin azalacağı ve pandeminin, endemik hale  geleceği söyleniyor.

Pandeminin bu şekilde sona ereceği söyleniyor olsa da önlemleri elden bırakmamak gerekiyor. Çünkü pandemi sona erene kadar yeni endişe uyandıran varyantlarla karşılaşmak zorunda kalabiliriz.

 

Kaynaklar

https://www.livescience.com/coronavirus-variants-after-omicron-2022

https://www.nbcnews.com/health/health-news/omicron-symptoms-covid-what-to-know-rcna9469