Özgüven kişinin kendi yeteneklerine, niteliklerine ve yargılamasına duyduğu güveni ifade eder. Sağlığınız ve psikolojik iyilik haliniz söz konusu olduğunda özgüven önemlidir. Sağlıklı bir özgüven seviyesine sahip olmanız, kişisel ve iş hayatınızda başarılı olmanıza yardımcı olabilir.

Özgüvenin Faydaları

Özgüvene sahip olmanın evde, işte ya da ilişkiniz içerisinde çeşitli faydaları bulunmaktadır. Özgüvenin hayatınızda ne gibi olumlu etkileri olabileceğini aşağıda okuyabilirsiniz.

  • Yeni şeyleri denemeye açık olmak

Kendinize inandığınız zaman yeni şeyler deneme konusunda istekli olursunuz. İster terfi için başvurun ya da bir yemek kursuna kaydolun, kendinize güvenmeniz, kendinizi göstermenizin en önemli yoludur.

  • Daha iyi performans 

Özgüvenli hissettiğinizde elinizdeki işlere kaynaklarınızı adayabilirsiniz. Yeteri kadar iyi olmadığınız konusunda zaman ve enerji harcamaktansa enerjinizi uğraşınıza aktarabilirsiniz. Sonuç olarak özgüvenli hissettiğinizde daha iyi performans sergilersiniz.

  • Daha dayanıklı olmak

Özgüven ya da kendine inanmak, dayanıklılığı ya da hayatınızda karşılaştığınız tüm zorlukların ya da mücadelelerin üstesinden gelme yeteneğinizi arttırabilir.

  • Daha iyi ilişkiler

Sağlıklı düzeyde özgüvene sahip olmak, ilişkilerinizin mutlu ve sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlayabilir. Bunun nedenlerinden bir tanesi, özgüvenli olan insanların kendi ihtiyaçları ve duyguları konusunda daha güçlü sınırlar çizmeye yatkın olmalarından kaynaklanmaktadır. Özgüvenli olmak yalnızca kendiniz hakkında nasıl hissettiğinizi etkilemez, aynı zamanda başkalarını daha iyi anlamanızı ve sevmenizi sağlar. Özgüven size ayrıca hak ettiğiniz muameleyi görmemeniz halinde çekip gitme gücü verir.

Neyse ki özgüveninizi arttırmak için yapabileceğiniz bazı şeyler bulunuyor. Belli bir alanda özgüven eksikliği yaşıyor ya da kendinize güvenme konusunda bazı konularda zorluk yaşıyorsanız, aşağıdaki stratejilerden fayda sağlayabilirsiniz.

Kendinizi Başkalarıyla Kıyaslamayı Bırakın

İster Facebook’ta arkadaşlarınızın size göre nasıl gördüğünü kıyaslayın isterseniz arkadaşınızın gelirini kendi gelirinizle kıyaslayın, kıyaslama yapmak sağlıklı bir şey değildir. 2018 yılında yapılan bir araştırmada kıskançlık ve kişinin kendisiyle ilgili duyduğu hisler arasında doğrudan bir ilişki bulunduğu saptanmıştır.

Araştırmacılara göre kendilerini başkalarıyla kıyaslayan insanlar kıskançlık yaşıyor. Ve yaşadıkları kıskançlık arttıkça kendileri hakkında daha kötü hissetmeye başlıyorlar. Bu durum kısır bir döngü halini alabilir.

Kendi zenginliğinizi, sahip olduğunuz şeyleri, yetenekleri, başarıları ve nitelikleri başkalarıyla kıyasladığınız zamanlara dikkat edin. Diğer insanların sizden daha iyi olduğunu ya da daha fazla şeye sahip olduklarını düşünmek, kendinize duyduğunuz güveni azaltabilir. Kıyaslama yapmaya çekildiğinizi hissettiğiniz zaman bunu yapmanın size faydalı olmayacağını kendinize hatırlatın. Herkes hayatı kendi hızında yaşamaktadır ve hayat bir yarış değildir.

Kıyas yapma tuzağına düşmemek için aşağıdaki önerilerden faydalanabilirsiniz.

  • Diğer insanlara karşı iyi olun

Kendinizin en iyi hali olduğunuz zaman, kendinizi diğer insanlarla kıyaslamaya ya da eksik olduğunuz konulara odaklanmaya daha az yatkın olursunuz. Özellikle de sizden daha şanssız insanlara yardım etmek, hayatınızda sahip olduğunuz şeyler için ne kadar şanslı olduğunuza dair güzel bir bakış açısı sağlayacaktır.

  • Minnettar olduğunuz şeyleri düşünün

Başkalarının hayatını kıskanıyor gibi hissettiğiniz zaman kendi güçlerinizi ve başarılarınızı anımsayın. Bunu yapmak için minnettarlık günlüğü tutarak diğer insanların hayatlarına odaklanmaktansa kendi hayatınıza odaklanmayı deneyebilirsiniz.

  • Dost görünen düşmanlarınızı tanıyın ve onlardan uzak durun

Hayatınızda sizi sürekli olarak yargılayan ve kıyaslayan ve hayatınıza rekabet (kötü anlamda) getiren insanlar bulunuyor mu? Bu insanlarla temasınızı olabildiğince kısıtlamanız ve onlardan tamamen uzak durmanız iyi gelebilir.

  • Olumlu destek arayın

Hayatınızdaki olumsuz insanları eledikten sonra destekleyici olan ve kendinizin en iyi halini ortaya çıkaracak insanlardan oluşan bir sosyal çember oluşturmanız ve kendinize içinizdeki iyiyi hatırlatmanız da önemlidir.

Bedeninizle İlgilenin

Bedeninize iyi bakmıyorsanız kendinizi iyi hissetmeniz zordur. Diğer yandan kendinize bakmanız ve zihniniz, vücudunuz ve ruhunuz için olumlu bir şeyler yaptığınızı bildiğinizde doğal olarak daha özgüvenli hissedersiniz. Daha yüksek seviyelerde özgüvene sahip olmak için aşağıdaki kişisel bakım önerilerini deneyebilirsiniz.

  • Beslenme düzeni

İyi beslenmenin daha yüksek özgüven ve özsaygı seviyeleri de dahil olmak üzere çok sayıda faydası bulunmaktadır. Vücudunuzu doğru gıdalarla beslediğiniz zaman kendinizi daha sağlıklı, daha güçlü ve daha enerjik hissedersiniz. Sonuç olarak kendiniz hakkında daha iyi hissetmeye başlarsınız.

  • Egzersiz

Araştırmalara göre sürekli yapılan fiziksel aktiviteler özgüveni arttırıyor. Düzenli egzersiz, beden imajının iyileşmesini sağlar. Beden imajı iyileştiği zaman ise kendinizi daha özgüvenli hissedebilirsiniz.

  • Meditasyon

Uzmanlara göre meditasyon özgüveni çeşitli şekillerde arttırmaktadır. Bunlardan bir tanesi meditasyonun kendinizi tanımanıza ve kabul etmenize faydalı olmasından kaynaklanmaktadır. Meditasyon aynı zamanda kendiniz hakkında kötü düşüncelerinizi durdurmayı öğretir ve özgüveninizi etkileyen zihinsel gevezeliklerin özgüveninize etki etmemesini sağlar.

  • Uyku

İyi ve kaliteli uyku, optimizm ve özgüven dahil olmak üzere olumlu kişilik özellikleriyle bağlantılı olduğundan dolayı uykuya önem vermemek, özgüveninizi olumsuz anlamda etkileyebilir.

Öz Şefkat Deneyin

Öz şefkat, hata yaptığınız, başarısız olduğunuz ya da yenilgi yaşadığınız durumlarda kendinize karşı merhametli olmayı içermektedir. Kendinize karşı acımasız bir şekilde konuştuğunuzda daha iyisini yapmak için motive olmazsınız. Hatta bunu yapmanızın tam tersi yönde etkileri olabilir.

Öz şefkat, daha istikrarlı bir özgüvene de katkıda bulunabilir. “Çok salağım. Her şeyi mahvettim” yerine “Herkes bazen hata yapabilir” diye düşünmek, öz şefkate sahip olmaya bir örnektir ve umduğunuz kadar iyi performans gösteremediğinizde dahi kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

Kendinizi hırpalamak ya da kendinize sövmek yerine kendinizle, güvendiğiniz bir arkadaşınızla olduğu gibi konuşmayı deneyin. Kendi üzerinize gitmeyin, kendinize gülün ve kendinize kimsenin mükemmel olmadığını hatırlatın.

Olumlu İçsel Konuşmanın Gücünü Kullanın

İçsel konuşmayı olumlu bir şekilde kullanmak kendinize şefkatli olmanıza, kendinizle ilgili şüpheleri kucaklamanıza ve yeni zorlukları üstlenmenize yardımcı olabilir. Diğer yandan olumsuz içsel konuşma ise bilinçaltınızı “başa çıkamayacağınıza” ya da bir şeyin “çok zor” olduğuna ya da “denemenizin bile gereksiz olduğuna” ikna ederek becerilerinizi sınırlayabilir ve özgüveninizi azaltabilir.

Bir dahaki sefere toplantıda konuşacak hiçbir şeyiniz olmadığını ya da egzersiz yapacak kadar formda olmadığınızı düşünmeye başlarsanız, bu düşüncelerin her zaman doğru olmadığını kendinize hatırlatın.

Kötümser içsel konuşmalara nasıl meydan okuyabileceğinize ve düşüncelerinizi daha olumlu düşünce biçimleri şeklinde nasıl biçimlendirebileceğinize dair bazı örnekleri aşağıda okuyabilirsiniz.

  • Kendinize “Bunu yapamam” ya da “Bu imkansız” demek yerine “Bunu yapabilirsin” ya da “Yapmam gereken tek şey denemek” deyin.
  • Hata yaptığınız zaman “Hiçbir şeyi doğru yapamıyorum” demek yerine “Bir dahaki sefere daha iyisini yapabilirim” ya da “En azından bir şey öğrenmiş oldum” deyin.
  • Topluluk önünde konuşmaktan “nefret ettiğinizi” söylemek yerine “hoşlanmıyorum” gibi daha hafif şeyler kullanın ve kendinize “herkesin güçlü ve zayıf yönleri olduğunu” hatıratın.

Kendinizden Şüphe Duyduğunuz Konuları Kucaklayın

İnsanlar bazen kendilerini daha özgüvenli hissetmeye başlayana kadar birisini yemeğe davet etmek ya da terfi istemek gibi şeyleri yapmaktan vazgeçer. Ancak bazen özgüven kazanmanın en iyi yolu “yapmaktan” geçer. Beyninizin size yapamayacağınızı söylediği şeyleri yapmayı deneyin.

Özgüven eksikliğinden kaynaklanan korkularınızla yüzleşin. Kendinizi küçük düşüreceğinizden ya da bir şeyleri berbat edeceğinizden korksanız bile deneyin. Kendinize bunun yalnızca bir deneyi olduğunu söyleyin ve olacakları görün.

Biraz kaygılı olmanın ya da birkaç hata yapmanın sandığınız kadar kötü olmadığını öğrenebilirsiniz. Ve her ilerleyişinizde kendinize daha fazla güven duyabilirsiniz. Bu ise sonunda çok büyük olumsuz sonuçlarla karşılaşmanıza neden olacak riskler almanızı engellemeye yardımcı olacaktır.

Kendinizden biraz şüphe duymanız aslında daha iyi performans göstermenize yardımcı olabilir. 2010 yılında sporcularla ilgili yapılan bir araştırmada kendilerinden şüphe duyan sporcuların, kendilerine yüzde yüz güvenen sporculardan daha iyi performans gösterdiklerini ortaya koydu.

Elbette ki bu hazırlanmamanız ya da pratik yapmamanız gerektiği anlamına gelmez. Yakın zamanda büyük bir konuşma yapacaksanız, bu konuşmayı arkadaşlarınızın ya da ailenizin önünde pratik edin, böylece biraz özgüven kazanabilirsiniz. Ancak ilerlemeden önce kendinize yüzde yüz güven duymayı beklemeyin. O noktaya asla ulaşamayabilirsiniz.

Sonuç Olarak

Herkes zaman zaman özgüven sorunlarıyla uğraşır. Bununla birlikte özgüvenle ilgili yaşadığınız sorunlar işinize, sosyal hayatınıza ya da eğitiminize engel oluyorsa bir akıl sağlığı uzmanından yardım almayı düşünebilirsiniz.

Düşük özgüven bazı durumlarda geçmişte yaşanan travmatik bir olay gibi daha büyük bir sorundan kaynaklanır. Bazense ruh sağlığıyla ilgili bir sorunun belirtisi olarak ortaya çıkabilir.

Ve çok fazla özgüvene sahip olmak diye bir şey de vardır. Becerilerinize aşırı derece güveniyorsanız harekete geçmeyebilirsiniz. Bir sınavı geçme konusunda kendinizden aşırı emin olmanız ders çalışmanızı engelleyebilir. Veya bir sunum için hazırlık yapmanız gerekmediğini düşünürseniz sunum sırasında hazırlıksız kalabilirsiniz. En yüksek düzeyde performans göstermenize yardımcı olacak şekilde sağlıklı dozda özgüvene sahip olmanız önemlidir.