Polikistik over sendromu, kadınlarda en çok karşılaşılan hormonal endokrin bozukluklar arasında yer alıyor ve belirtileri arasında düzensiz adet dönemleri, sivilce, kilo alımı, saç kaybı ve garip yerlerde tüylenmeler gibi belirtiler bulunuyor. Ayrıca yumurtalıklarda inciye benzer kistler oluşuyorlar ve ileri düzey vakalarda kramplar, sürekli adet belirtileri, insülin direnci ve tip-2 diyabet, baş ağrıları, uyku apnesi ve kısırlık da ortaya çıkabiliyor. Dolayısıyla bu rahatsızlığa karşı mücadele etmek oldukça önemli.

Ancak pek çok hastada polikistik over sendromu tanısı konana kadar doğum kontrol hapı kullanma gibi yollar tercih ediliyorlar çünkü rahatsızlığın tespiti bilhassa hafif vakalarda çok kolay olmuyor. Uzmanlar ise düzensiz adetleri düzene sokabilmek için doğum kontrol haplarını öneriyorlar ve bu da hastalığın belirtilerinin gizlenmesine sebep oluyor.

Bu sendrom kendini her kadında farklı şekilde ortaya koyabiliyor ve bazı bireylerde kistlerin oluşmamaları da mümkün. Bazı kadınlarda ise kistlerin varlığına rağmen hiç bir belirtinin ortaya çıkmadığı da görülebiliyor.

Yani rahatsızlık her bireye özel ve bu nedenle doktorların da bireyleri doğru şekilde teşhis etmeleri gerekiyor ve bunun yanında yan etkileri olan ilaçlardan mümkün olduğunca uzak durulmalı. Hali hazırda tanı alanlar için hormon dengesini düzeltecek ve belirtileri de azaltacak bazı adımları da aşağıda görebilirsiniz.

Hormonlarınızı Kontrol Ettirin

Hangi tip polikistik over sendromuna sahip olduğunuzun anlaşılabilmesi için tam bir hormon testi yaptırmanız gerekli ve böylece hangi hormonların dengesiz durumda olduğunu görebilirsiniz. Bazı kadınlarda fazla miktarda androjen bulunuyor ve bu durum sivilcelere, bel bölgesinde yağlanmaya, yüzde tüylenmeye, adetlerin atlanmasına sebep olabilirken, bazı kadınlarda ise östrojen çok fazla olurken progesteron düşük oluyor ve bu da adet dönemlerinin uzamasına, krampların oluşmasına, adet belirtilerinin ağırlaşmasına ve kısırlığa sebep oluyor.

Östojen, progesteron, testosteron, AMHA, DHEA ve hatta tiroid ve insülin testleri bu konuda kesinlikle atlanmamaları gerekenler arasında.

Anti-İnflamatuvar Beslenme Düzenine Sahip Olun

Beslenme düzenimiz hormonlarımız üzerinde hayli etkilidir ve beslenmeyi optimize edebilmek için inflamasyon karşıtı bir beslenme düzeni belirlemek gerekli. Yani gluten, süt ürünleri, inflamatuvar yağlar, şeker ve işlenmiş gıdalara bir sınırlama gelmeli.

Bu gıdalar yerine organik, bol lifli meyveler, sebzeler, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve kaliteli proteinler tercih edilmeliler. Ayrıca nane, tarçın çayları, elma sirkesi, kemik suyu, kolajen ve adaptojenik mantarlar da beslenme düzenine katılmalılar.

Hormon Dengeleyici Destekler Alın

Vitaminler, mineraller ve diğer ek besin destekleri, hormonlarımızın düzenlenmesine yardımcı olurlar ve bu nedenle bilhassa gıdalardan almakta zorlandığımız bazı vitamin ve mineralleri, eczanelerde satılan besin desteklerinden almalıyız. Özellikle D vitamini eksikliği toplumda oldukça yaygın ve güneşe yeteri kadar çıkmadığımız için D vitamini dışarıdan almamız mecburi hale gelebiliyor.

Spor Yapın

Aşırı egzersiz yapmak, yani 60 dakikadan fazla koşmak veya ağır sporlar yapmak, adrenal bezleri yormaktadır ve bu da stres hormonu düzeylerini arttırarak diğer hormonların da dengesini bozmaktadır.

Bu nedenle ağır sporları haftada bir kaç parçaya bölmeli ve her gün 15-30 dakikadan fazla bunları yapmamalı. Koşmak yerine uzun, sakin yürüyüşlere çıkmak da fayda sağlayacaktır. Dilerseniz yoga, meditasyon, epsom tuzu banyosu, masaj ve kitap okuma gibi etkinlikler ile kortizol düzeylerinizi iyice düşürebilirsiniz. Kafein ve alkol tüketimini bırakmak da size fayda sağlayacaktır.

Hormonları Bozan Toksin Ürünleri Bırakın

Marketlerden aldığımız pek çok gıdada kanser, astım, alerji, nörotoksisite ve hormonal dengesizlik kaynağı olan onlarca kimyasal bulunmaktadır. Bu ürünleri bir kenara bırakmak polikistik over sendromu için de oldukça önemli çünkü bu kimyasalların çoğu östrojen benzeri etkiler gösteriyorlar ve neticesinde hormonal dengesizlik ortaya çıkıyor.

Cilt bakım ürünleri, makyaj ürünleri, kişisel temizlik ve genel temizlik ürünlerinde bu kimyasallar bol bulunuyorlar. Bunlar yerine öz yağlardan ve doğal ürünlerden hazırlanmış kendi bakım ürünlerinizi hazırlamanız daha sağlıklı birer seçenek olacaklardır.

Kan Şekerini Dengeleyin

İnsülin direnci de polikistik over sendromuna sahip olan kadınların başının belasıdır. Kan şekeri düzeyleri çok yüksek olduğu zaman tip-2 diyabet geliştirme riskiniz çok yüksektir ve bundan kurtulmak için rafine karbonhidrat ve şeker tüketimine ara vermeli, sağlıklı yağlar, lifler ve proteinler bakımından zengin bir beslenme düzenine geçmelisiniz.

Düzenli olarak ama az miktarda yemek de kan şekeri dengesinin korunmasına yardımcı olmaktadır.